TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan: Sol yancılıktan vazgeçmeli

Sosyal demokrasinin ve düzen siyasetinin solu yedeklemeye çalıştığını belirten Okuyan "Burada ortaya çıkan fırsatı siyasal alanda değerlendirmeye çalışırsak hapı yutarız, figüran oluruz" dedi.

Haber Merkezi

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Enver Aysever’in YouTube kanalına konuk olarak seçimlere günler kala önemli değerlendirmelerde bulundu.

TKP’nin Defne’deki iddiası programın ana gündemi oldu. Okuyan, AKP’nin Defne’yi yeniden inşa planının rant, kâr ve Defne’den kurtulma amacı içerdiğini vurgulayarak Defnelilerde bundan ötürü çok ciddi bir kaygının olduğunu ifade etti. 

'Defne'de örgütlü bir halk var'

“Biz bu kaygıyı pozitif bir enerjiye örgütlemek için çok erken bir çalışma başlattık.” diyen Okuyan Defne’de başarı için gerekli üç koşulun sağlandığını şu sözlerle anlattı:

“Başarı üç unsura ihtiyaç duyuyor. Bir: Ne dediği belli, plan yapan, sistemli çalışan, dünya görüşü olan, tutarlı bir parti. İkincisi örgütlü bir halk. Halkın kahraman gelip beni kurtaracak duygusundan çıkması lazım. Bu iki koşulun üzerinde dürüst, sağlam bir aday üçüncü unsur. Biz Defne’de bu üç unsuru yan yana getirdik. Defne’de örgütlü bir halk var. Acılarını ve öfkelerini bir enerjiye çevirmişler, umutlanmışlar, adaya sahip çıkmışlar, partiye sahip çıkmışlar. Ama asıl özne kendileri.”

'Kadıköy’de ilginç bir sonuçla karşılaşabiliriz'

Sokakta gördükleri tablonun Kadıköy'de Maçoğlu dışında heyecan yaratan başka bir çalışma olmadığı yönünde olduğunu paylaşan Okuyan, Maçoğlu’na dönük muazzam bir ilgi ve destek olduğunu, sokaktaki insanlarda umuda tutunma isteği olduğunu ifade etti. 

Genel Sekreter, Defne’de yapıldığı gibi Kadıköy’e de uzun süre TKP adaylarının anket seçenekleri arasında eklenmediğinin altını çizerken anket şirketlerinin siyasi partilerin siparişleriyle çalıştıklarını ve onların istedikleri sonuçları vermeye çalıştıklarını hatırlattı. 

Anketlerde TKP’nin Kadıköy’de ikinci parti göründüğünü söyleyen Okuyan, sahada gördüklerinin biraz daha farklı olduğunu, ilginç bir sonuçla karşılaşılabileceğini ifade ederek şunları ekledi:

“Değişim bazen insanları korkutuyor, olumsuz yönde değişim diye bir şey var çünkü. Böyle bir olasılık sıfır. Türkiye’nin neresinde olursa olsun bir komünist belediye her zaman olumlu değişim nedenidir. Kadıköy’de haydi haydi böyledir. Çünkü Kadıköy komünistlerin iyi bildiği ve hakim olduğu ilçelerden bir tanesidir. Bir de bunun üzerinde halkın benimsediği ve onayladığı bir belediye başkan adayı var.”

'Kurulu düzen Lütfü Savaş’ın arkasında duruyor'

Hatay’da Lütfü Savaş’a yönelik itirazlara dair değerlendirmeleri sorulan Okuyan, Lütfü Savaş’ın Türkiye siyasetinde başka yerlerde de karşılaşılan örneklerin en uç versiyonlarından bir tanesi olduğunu söyledi.

Savaş’ı geniş bir ittifakın ürünü olarak gören Okuyan bu ittifakın unsurlarını şöyle tarif etti:

“AKP korkusu, Hatay’ın ilçelerinin özgün dağılımı yüzünden AKP korkusunun getirdiği bir boyut var. İkincisi, Türkiye sağının CHP içinde zaman zaman kabullendiği figürler oluyor, sağ derken toplumu değil Türkiye siyasetini dizayn eden kesimleri kastediyorum. Savaş 'aman AKP kazanmasın' korkusunun adayı ve buna ek olarak rant çevreleri için kolaylaştırıcı bir figür, iş çevirenlerin, milliyetçilerin, devletin sevdiği bir figür. Savaş 'beni buradan alamazsınız' demişti, kurulu düzen Savaş’ın arkasında duruyor. Ama yine de seçilememe olasılığı var.”

'CHP ve DEM içine bakılmaya devam edilirse sol bir kez daha yancı olur'

Muhalefet cephesindeki gelişmelere dair değerlendirmeleri sorulan Okuyan, CHP’deki dağılmaya ve DEM Parti çizgisindeki tartışmaya dikkat çekerek solun “bunlar içinde bize alan açılacak, burada pozisyon toplamaya çalışalım” diyerek konum almasının Türkiye solunun bir kez daha yancı olması anlamına geleceğini vurguladı.

Sosyal demokrasinin ve düzen siyasetinin zaten solu yedeklemeye çalıştığının altını çizen Okuyan, “Burada ortaya çıkan fırsatı siyasal alanda değerlendirmeye çalışırsak hapı yutarız, figüran oluruz” diyerek sola açılan alanı TKP’nin toplumsal alanda değerlendirmeye çalıştığını anlattı: 

“Türkiye’nin yoksullarına 1 Nisan’dan itibaren bir alternatif sunabilirsek, ki bunların içinde ciddi oranda sağ seçmen de var, ve bu seçimlerde bazı örnekleri gösterebilirsek, o zaman mecburen gri alanda tutunmuş olan çaresiz insanlar umutlanacaklar. Biz partilerin iç işleriyle ilgilenmiyoruz. Toplumu uyarıyoruz ve alternatif oluşturmaya çalışıyoruz. AKP seçmeninde büyük bir arayış var, bu arayışa hitap etmeyen hiçbir proje başarılı olamaz. Sağa oy veren geniş bir toplumsal kesim için bu politikacılara teslim oldular dersek büyük bir hata yapmış oluruz. TKP birçok zor yerde, CHP’nin dahi olmadığı yerlerde, sert bir mücadeleye girmiş durumda. Toplumunun yoksul kesimlerini birleştiren bir seçenek olmamız gerekiyor.”

'TKP’yi gündem dışına itemiyorlar'

Solun birleşmesi üzerine tartışmalar dair, Okuyan, Türkiye solunun temel sorununun birleşme konusu değil, CHP ve Kürt siyasi partileri ile ilişkisinde bir türlü sağlıklı bir zemine çekilememesi olduğunu ifade etti. TKP’nin bu bağımsız yaklaşımının onun gündem dışına ittirilmesine yetmediğini vurgulayan Okuyan, TKP’nin en çok tartışılan Kadıköy ve Defne dışında da birçok yerde iddia taşıdığının ve eninde sonunda TKP diye bir gündemin olduğunun altını çizerek şunları ekledi:

“Devrimci mücadelede seçim aritmetiği olmaz. Bir hedef olur, seçimler de onun parçası olur. Biz seçimleri öncesi ve sonrasıyla bir bağlantı noktası görüyoruz. 30 Mart’ta söylediklerinle 1 Nisan’da yapacakların arasında 31 Mart seçimlerinin bir köprü olması gerekiyor. TKP’nin bunu sağladığını düşünüyoruz. Herkesi doğru bildikleri, beğendikleri partiye oy kullanmaya çağırıyorum. İnanmadığı partiye kimse oy vermesin.”