Sezen İçin Adalet: Korunan katil, vazgeçirilmeye çalışılan aile

Alkollü sürücü Ali Güler’in ölümüne neden olduğu Sezen Kaplan'ın kardeşi Fidan Dinç, verdikleri adalet mücadelesini soL'a anlattı.

Ali Mert Canel

Sezen Kaplan, 7 Ağustos Cumartesi sabah saat 5.30'da Arsuz'un Gökmeydan Mahallesi'nde alkollü sürücü Ali Güler tarafından öldürülmüştü. 

Kazanın üzerinden bir aydan uzun bir süre geçmesine rağmen tutuklamaya yönelik herhangi bir kararın çıkmadığı soruşturmada Kaplan'ın ailesinin verdiği kararlı mücadele sonucunda dün tutuklama kararı çıktı.

Sezen Kaplan için verilen adalet mücadelesini, ilk günden bu yana neler yaşandığını Kaplan'ın kardeşi Fidan Dinç ile konuştuk. 

Ekmek almaya giderken öldürüldü 

İlk olarak olayı anlatabilir misiniz, neler yaşandı?

‘‘40 yaşındaki, 3 çocuk annesi ablam Sezen Kaplan, 4 yıl önce Urfa’da kocasından şiddet gördü. Ablam şiddet görünce ağabeyim, ablamı rahmetli babamızın evine getirdi. Ablam annem ve çocuklar bir arada yaşamaya başladı. Sonrasında ablam iş buldu ve çalıştı. Hem kendi rızkını hem çocuklarının rızkını kazandı. Ablam, 7 ağustos sabahı 5.30 civarında 13 yaşındaki kızıyla 200 metre ilerideki fırına gitmiş. Çocukların kahvaltısı için ekmek, simit almış. Dönüşte tam evin orada karşıdan karşıya geçerken kaldırıma bir adım kala hızı 150 ile 200 km arası olan sürücüsü alkollü bir araç maalesef ablama korkunç şekilde çarpıyor. Ablamı 100 metre savuruyor. Ablam, havada taklalar atarak ne yazık ki tekrar aracın üstüne bu sefer tavan camına düşüyor, oradan da asfalta fırlıyor. Yerde yuvarlana yuvarlana maalesef feci şekilde katledildi.’’

Katil olay yerinden kaçıyor 

Sonrasında şahıs olay yerinden kaçıyor mu?

‘‘Katil şahıs o sırada sağ şeritten sol şeride geçiyor, dümdüz devam ediyor. 13 yaşındaki yeğenim olaya tanık oluyor. Aynı araçla katledilmekten kıl payı şans eseri kurtuluyor. Katil arkasına bile bakmadan yola devam ediyor. Yeğenim annesinin 70 metre ilerideki cansız bedenine koşuyor feryat figan içinde.’’

Ailevi bağları nedeniyle korunuyor 

Peki, kazaya neden olan kişi kim, kimliği belli mi?

‘‘Ablama aracıyla vuran kişi, Arsuz’a bağlı CHP Gözcüler eski belde başkanının oğlu. Şimdilerde AKP’li olmuş. Katil, olay yerinden ayrıldıktan sonra babasının yanına gidiyor, oradan bir müddet sonra 3 avukatla karakola gidiyor, ifade verip serbest kalıyor.

Olaydan saatler sonra yapılan alkol ölçümü sonucu 101 promil alkol çıkıyor. İfade yalanlarla dolu.  İfadesinde normal hız sınırlarında seyir halinde olduğunu, ‘‘iki bayan’’ gördüğünü, bunlardan birinin önüne atladığını fakat kendisinin frene bastığını ve arabayı durduramadığını söylemiş. Çarptıktan sonra aracı kenara çekmiş, şarjı bittiği için ambulansı arayamamış ve yola devam etmiş. Bu şahsın, ailevi bağları sebebiyle korunması, alkollü olması ve ölüme sebebiyet vermesi aracın hali ortada olduğu halde sadece onun ifadesine dayanılarak olaydan 2 saat sonra serbest bırakılması olayı özetliyor.’

‘Şikayetimizden vazgeçirilmeye çalışıldık’

Sonrasında neler yaşandı?

‘‘Kamera görüntüsünü abim buldu getirdi, fotoğrafların bir kısmını polis değil bir yakınımız çekmiş. Biz karakola şikayete gittiğimizde çeşitli söylemlerle şikayetten vazgeçirilmeye çalışıldık. Vazgeçmedik tabii ki, 8 kardeş ve annem şikayetçi olduk. Savcı bize ulaşan belgede, direkt 'tutuklamaya gerekli şartlar oluşmadığından' diyor. Yani daha kaç ölü olması lazım ki yeterli şartlar olsun. Hakim de uygun görmüş. Bu katil hop iki saat içinde sıcak evine, yatağına dönmüş.’’

‘Utanmasalar ablama ölesi gelmişti diyecekler’

‘‘Üç avukatın savunması rezilce. Avukatlar, 'olay sabah saatlerinde olmuş ve yaya geçidinde olmamış' diyor, ablamın kendini arabanın önüne attığını bile ifade ettiler. Müvekkil suçsuzmuş. Denetimsiz serbestlik istiyorlarmış. Utanmasalar ablam için ölesi gelmişti, öldürdüm diyecekler. Öyle bir aymazlık, rahatlık, utanmazlık.’’

‘Ceza indirimi almak için taziye evini ziyaret ettiler’

''Bu savunmayı yapıp aynı zamanda taziye evimizi ziyaret ettiler. Bu kişiler 'gelmeyin' dediğimiz halde taziye evine geldiler. Bunun cezada indirim sebebi olduğunu bildikleri için taziye evimizi ziyaret ettiler."

Basın yaptığı haberleri kaldırdı

‘‘9 Ağustos’tan beri tweet atıyorum. Paylaşımlar yapıyorum ve herkes olayı görmezden geldi, etiketlemediğim kimse kalmadı. Whatsapp ihbar hattından haber kanallarına yazdım. Müge Anlı ve Hakan Ural’a dahi yazdım. Fotoğrafları gönderdim, 'sesimizi duyurun' dedim ama nafile. Kendi çevremdeki insanlar haricinde paylaşım da yapılmıyordu ve sesini kimsenin duymaması tahammülü zor bir karanlıktı. Yayın organları kaza haberini girip kısa bir süre sonra yayından kaldırıldı.’’

‘Sezen İçin Adalet’

‘‘Bunun üzerine internette 'Sezen Kaplan'ın Katili Ali Güler Tutuklu Yargılansın' diye bir imza kampanyası başlattım. Sosyal medya hesaplarımdaki ismimi ‘‘Sezen İçin Adalet’’ şeklinde değiştirdim. Twitter'da olayı anlattığım tweetler atmaya başladım ki bu çok zordu benim için çünkü sürekli ablamın nasıl katledildiğini izlemek zorunda kalıyordum veya o lanet arabayı defalarca paylaşmak zorunda kalıyordum. Adalet mücadelemi başka bir alanda duyurmakta sorun yaşıyorum.

Henüz duruşma tarihi bile yok ortada. Bizi bu şekilde oyalayacaklardı çünkü katil dışarıdaydı hayatına devam ediyordu.

Tepkiler büyüyüp yayılınca bugün çok güzel haberler aldık. Katilin tutuklanıp cezaevine girdiği haberi geldi. Dava süreci bizim lehimize işlemeye başladı. Hiçbir şekilde bu işin peşini bırakmayacağım.’’