Özak Tekstil işçilerinden İstanbul ve Urfa'da eylem: 'Bir adım geri atmayacağız'

Özak Tekstil işçileri direnişlerinin 63. gününde İstanbul Bakırköy'de ve Urfa Topçu Meydanı'nda çok sayıda sendika, siyasi parti ve emek örgütünün katılımıyla basın açıklaması düzenledi.

Haber Merkezi

Özak Tekstil işçileri direnişlerinin 63. gününde İstanbul'da Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

63 gündür direnişte olan Özak Tekstil işçileri, direnişlerini geçtiğimiz günlerde Urfa'dan İstanbul Zeytinburnu'ndaki Özak Holding binası önüne taşımışlardı.

İşten atılan işçilerin işe geri alınması, eylemde geçen günlerinin ücretlerinin ödenmesi, sendika seçme, sendikal örgütlenme ve temsil edilme haklarına saygı gösterilmesi ve insanca çalışma koşulları için direnen işçiler bugün de bu taleplerini yinelemek için Bakırköy Özgürlük Meydanı ve Urfa Topçu Meydanı'nda basın açıklaması düzenlediler. İki açıklamaya da pek çok sendika, siyasi parti ve emek örgütü katıldı.

'Urfa’yı sömürüde şanlı yapmak istiyorlar, biz bunu kabul etmedik' 

Bakırköy Özgürlük Meydanı'ndaki basın açıklamasında direnişteki işçiler adına konuşan Seher Gülel taleplerinin açık ve net olduğunu, tüm talepleri kabul edilene kadar da direnişlerini ve eylemliliklerini sürdürmeye kararlı olduklarını belirtti.

Gülel "Merhaba İstanbullu emekçi kardeşler. Biz Urfa’dan geliyoruz. Özak Tekstil işçileriyiz" diye başladığı konuşmasına şöyle devam etti:

"Hakaretlere, baskılara uğrayarak, en kıdemli arkadaşlarımızın bile asgari ücretle çalıştığı, bazı günler uyumadan mesai yapan işçileriz.

Bizi böyle çalıştırdığı için Özak patronu zenginliğine zenginlik kattı.

İnsanca çalışmak istediğimiz, işverenin değnekliğini yapan değil işçilerin sesi olan bir sendikaya üye olmak istediğimiz için kapı dışarı edildik."

Sadece Özak patronunun değil bütün Urfa sanayicilerinin kendilerini tehdit olarak gördüğünü söyleyen Gülel "Çünkü biz onların ucuz işgücü sömürü düzenlerine karşı çıktık. İnsanlık dışı çalışma koşullarına, örgütsüzlüğe karşı çıktık. En başta Özak patronu olmak üzere hiçbir patron karşısında bizim gibi kendi haklarına sahip çıkan, her türlü baskıya rağmen birliğini bozmayan işçi görmek istemiyor. Çünkü Urfa’yı sömürüde şanlı yapmak istiyorlar. Biz bunu kabul etmedik" dedi.

'63 gündür sarı sendika, patron, vali, müftü, jandarmayla boğuşuyoruz'

Taleplerinin açık ve net olduğunu belirten Gülel şöyle konuştu:

"İşten atılan arkadaşlarımızın işe geri alınmasını,

Eylemde geçen günlerimizin ücretlerinin ödenmesini,

Sendika seçme, sendikal örgütlenme ve temsil edilme hakkımıza saygı gösterilmesini,

Bu taleplerin güvence altına alınması  için üyesi olduğumuz BİRTEK-SEN ile karşılıklı protokol imzalanmasını istiyoruz.

Bu taleplerimiz için başlattığımız mücadelenin 63. günündeyiz. 63 gündür sarı sendikayla, patronla, valiyle, jandarmayla, müftüyle, yargıyla boğuşuyoruz. Ama güçlü olan biziz. Bunu biliyoruz. Bakın yılmadık, geri çekilmedik. Bizim kararlılığımızdan öyle korktular ki Urfa'da pek çok fabrikada bizim direnişimizin sayesinde işçilerin çalışma koşullarında iyileştirme yaptılar. Özak Patronu taleplerimizi karşılamadan bir adım geri atmayacağız."

'Biz olmasak Levis 'giyilen en güzel hikaye' diye satamaz kıyafetleri'

Özak Tekstil'de Levis ve Zara gibi uluslararası markalara kıyafet ürettiklerini ancak aldıkları ücretin, ürettikleri bir pantolonu almaya yetmedğini söyleyen Gülel şöyle konuştu:

"Bu markalar taraf oldukları sözleşmelerin gereğini yerine getirsinler diye Özak patronu bağlı olduğu anayasanın, yasaların gereğini yerine getirsin diye kar kış demedik; taleplerimizi kazanabilmek için kalktık İstanbul’a geldik" dedi.

Gülel "Özak’ta biz kölece çalışıyoruz. Biz olmasak Levis 'giyilen en güzel hikaye' diye satamaz kıyafetleri.
İşte bu yüzden bizim taleplerimiz karşılanmazsa her mağazanın önünde eylem yapacak; “giyilen en güzel hikaye” değil. Giyilen bizim emeğimizin ucuz sömürüsüdür diye iki yüzlülüğünüzü herkese anlatacağız.

Biz işimize geri dönene, tüm taleplerimizi kazanana kadar da üstümüzdeki önlüklerimiz bizim en güzel hikayemiz olacak! Birleşe birleşe kazanacağız! Özak işçisi kazanacak!"

Özak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Platformu adına KESK yöneticisi Hüseyin Özev, Özak Tekstil işçilerinin mücadelesinin emeğiyle geçinmeye çalışan tüm işçilerin mücadelesi olduğunu ve bu mücadelenin büyütülmesi gerektiğini söyledi.

Yaptırım uygulanmazsa mağaza önlerinde eylemler başlayacak

BİRTEK-SEN Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi temsilcisi Çayan Dursun ise Levis ve Zara’nın fabrika sahiplerine yaptırım uygulamaları için zaman tanıdıklarını, eğer gerekli yaptırımlar uygulanmazsa çarşamba gününden sonra mağaza önlerinde eylemlere başlayacaklarını belirtti. Mağaza eylemleri ile de sonuç alınamazsa Levis ve Zara’yı boykot edeceklerini söyleyen Dursun fabrika yönetimini sorumlu davranmaya çağırdıklarını belirtti.

'İşçiler anayasal haklarına saygı istiyor'

Urfa’da yapılan açıklamada konuşan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen "İşçiler sadece anayasal haklarına saygı duyulmasını istiyor. Patron bu hakka saygı duymadığı gibi devleti ve iktidarın gücünü arkasına alarak, yaptıkları bütün haksızlıklar, hukuksuzluklar, işçilere karşı işledikleri bütün suçlar yanlarına kâr kalır sandı. Ama kalmayacak. Biz ilk günden beri söyledik, işçiler sadece anayasal haklarına saygı duyulmasını istiyor. Biz bu sorunları çözmek, işten atılan işçilerin işine geri dönmesi ve bu fabrikanın üretim yapabilmesi için görüşmeye hazırız. Siz de bu hak ihlallerinden, işçilerin anayasal haklarını tanımayan bu işçi düşmanı ve sendika düşmanı tutumunuzdan vazgeçin ve işçiler işine geri dönsün diyoruz" dedi.