İstanbul Üniversitesi HAYEF Hadımköy'e taşındı, öğrencilerin çilesi başladı

İstanbul Üniversitesi’nin, akademisyen ve öğrencilerin itirazlarına rağmen Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi şehrin dışına, Hadımköy'e taşındı. Öğrenciler çok uzakta olan üniversiteye gitmekte bir hayli zorlanıyor. Yurt ve kalacak ev bulmakta zorlanan öğrenciler; disiplinlerarası eğitimden uzak kalmaktan, kültür sanat etkinliklerinden tamamen uzakta kalmaktan şikayetçi.

soL - Ali Mert Canel

İstanbul Üniversitesi’nin, akademisyen ve öğrencilerin itirazlarına rağmen Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nin (HAYEF) Hadımköy'e, kayyum atanıp kapatılan Fatih Üniversitesi'nin yerine taşındı. 

AKP, üniversiteleri bölme dayatması devam ediyor. İstanbul Üniversitesi önce ikiye bölündü. Ardından Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi'ni Avcılar veya Hadımköy'e taşımak için akademisyenlere anket yapıldı. Ankette istisnasız Avcılar yerleşkesi seçilmiş ise de AKP'li rektör ve yönetim yerleşkeyi Hadımköy'e taşıma kararı aldı.

Hadımköy'e taşınma kararının bir diğer nedeni ise Erdoğan 'ın "Hadımköy'ü turizm bölgesi "yapma hayali olduğu konuşuluyor.

2017 yılında çıkan kararname ile cemaatin Fatih Üniversitesi kapatılmış, atıl durumda bırakılmıştı.

2019-2020 öğretim yılında, eylül ayı itibariyle İstanbul Üniversitesi -Cerrahpaşa -Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi'ni, kapatılan Fatih Üniversitesi'nin yerine taşındı. 

Taşınma esnasında akademisyenlerin eşyalarını almasını beklemeyen okul yönetimi, eşyaları direkt hepsini dışarı attı.

Öğrenciler soL'a taşınmayı değerlendirdi:

Mert: HAYEF'in Beyazıt'tan ayrılması hem tarihi dokusu açısından hem de disiplinlerarası çalışmalar açısından büyük zarar verdi fakülteye. Başka fakültelerden hocalarımız gelip ders veriyorlar bu artık nasıl olacak bilemiyoruz. Şu anki konumunda bile öğrenciler staj yapmakta zorlanırken örneğin Hadımköy'de hangi okulda staj yapacağız?

Hasan: Yol zaten hepimiz için ayrı bir eziyet olacak, Hadımköy herkese çok uzak.

Elif: Hadımköy'de taşıyacakları yere, Hadımköydeki yerleşim yerleri bile uzak aslında.

'BARINMA SORUNUMUZ VAR'

Hicran: Fen Edebiyat Fakültesiyle HAYEF birbirine çok yakın fakültelerdi. Birlikte çok fazla etkinlikler yapılıyordu. Fen Edebiyatta kültür-sanat etkinlikleri olduğunda biz onlara katılabiliyorduk. Taşınmayla birlikte bu elimizden gitmiş oldu. Biz kültür-sanat etkinliklerinden uzak kalmak istemiyorduk. Bunun dışında şehir dışından gelen birçok öğrenci yaşamını Beyazıt konumuna göre kurdu. Bu civarlarda ev tuttular, buralarda yurtlarda kalıyorlar. Hadımköyde yurt ve ev imkanları sınırlı.

Duygu: Etrafında hiçbir şey yok Hadımköy’ün. Öğrenciler nasıl, kimi etkinlikliklere katılacaklar örneğin.

Elif: Biz öğretmen adayıyız ve bizim disiplinlerarası çalışmamız gerekiyor Mert’in de söylediği gibi. Bu imkan elimizden alınmış olacak. Biz sabahları staja öğleden sonra okula geliyoruz. Hadımköy buna hiç uygun bir yer değil. Staj yapacak doğru düzgün yer yok olan da yine kampüse çok uzak. Nasıl stajdan sonra derse yetişeceğiz. Herkes bunları gözardı ediyor. 

'TARİHİ YARIMADAYI SATIP RANTA AÇACAKLAR'

Hicran: Üniversite yerleşkesi kurup yerleşim kurmaya çalışıyorlar. Hadımköy'de Avcılar'da da benzer bir şey oldu.

Duygu: Beyazıt tarihi yarımada. Hükümetin ve turizm patronlarının burada gözünün olmasında şaşılacak bir şey yok zaten. Buraları kamu binaları yapmayacaklar, özel şirketlere satacaklar. Otel yapacaklar, lüks restoranlar yapacaklar. Cerrahpaşa binasını da Araplara satmışlar mesela.

Halen üniversitede KHK operasyonları ile gözaltına alınan akedemisyenlerin eşyaları binada atıl durumda bekletiliyor.

Okula giderken çok vakit harcayan, uzun yollardan gelen öğrenciler bu durumdan hoşnutsuz.