'Eleştiriye karşı hazımsızlar'

Gerçek Hayat dergisinin "Mizah Muhalefetini Arıyor" manşetine Uykusuz dergisinden cevap: Okumadan eleştiriyorlar, farklı düşünceye tahammülleri yok.

soL (HABER MERKEZİ) Faruk Yücel yönetimindeki "Gerçek Hayat" dergisi geçtiğimiz hafta "Mizah Muhalefetini Arıyor" manşetini atarken, mizah dergilerinin muhalefet anlayışını eleştirmiş ve dergilerin, "iktidara değil" hükümete muhalif olduklarını iddia etmişti.

Gerçek Hayat dergisi, mizahçıların, "28 Şubat", "27 Nisan bildirisi", "Ergenekon" gibi gündemleri görmezden geldiklerini ileri sürerken, Uykusuz dergisi bu değerlendirmeye cevap vererek, kendi muhalefetlerinin açık ve tutarlı olduğunu, eleştiride bulunan "Gerçek Hayat"ın dergiyi ilgili başlıklarda okuma zahmetine girmediğine işaret etti.

Eleştiriye karşı hazımsızlık
"AKP mizahı" kavramının gündemde olup olmadığına ilişkin sorumuza cevap Uykusuz, "AKP'ye yakın gazetelerin" ısrarla yakındığının aksine, Tayyip Erdoğan'ın, daha önce aynı görevde bulunmuş isimlerden daha çok ve daha sık eleştirildiği kanısında olmadıklarının altını çizdi. Dergi, bazı kesimlerde eleştiriye karşı bir hazımsızlık söz konusu olduğunu belirtirken, "Sanki Tayyip Erdoğan hiçbir başbakanın eleştirilmediği kadar eleştirilmiş gibi bir intiba oluşuyor" ifadelerinde bulundu.

Türkiye'de şu anda bazı isimlerin, mizah dergilerine yönelik bir düşmanlık yaratmak için elinden geleni yaptığını belirten dergi çalışanları, "bunu yaparken de, çok basitçe çürütülebilecek onlarca yalanı arka arkaya sıralamaya çekinmiyorlar. Bu da son derece üzücü bir durum... Aynı zamanda sindirme, korkutma ve susturma amaçlı görünen bu düşmanlığı körüklerken demokrasiden, ifade hürriyetinden dem vurmaları, bu kavramlarla ilgili nasıl çelişkiler yaşadıklarını da ortaya koyuyor" diyorlar.

İzah mizahı da bozar, okuma kabiliyetini de
Dergi adına değerlendirmede bulunan Barış Uygur parti kapatma, türbanı yasaklama anlayışına karşı olduklarını ifade etti. Uykusuz Dergisinin özgürlükçü olmadığını iddia etmek için öncelikle dergiyi okumuş olmak gerektiğini söyleyen Uygur, sadece bir sayının kapağına göz atarak, okumadan yapılan "toptancı" bir saptamayı gerçek diye okurlara sunmanın ahlaki olmadığını söyledi.

Kendilerini iktidara karşı tavır koymadıkları ve tavırlarının "net" olmadığı konusunda eleştiride bulunan "Gerçek Hayat" dergisine cevap veren Uygur, İzahın mizahı bozacağına dikkat çekti. Uygur, açıklamasında, bu durumda mizahçıdan çok, mizahı anlamak için izaha ihtiyaç duyanların ve izaha ihtiyaç duyduğu halde izah yazılarını bile okumaya tenezzül etmeyenlerin payının büyük olduğuna işaret etti.

Demokrat saldırganlığı
Dergi olarak, Ergenekon operasyonu sürecine bazı kesimlerden daha farklı bir şekilde yaklaşmalarının "bazı çevreleri" son derece rahatsız ettiğini söyleyen Uygur, "Demokrat" olduğunu iddia eden kesimlerin "ya bizim gibi yaklaşır, bizim gibi algılar, bizim gibi değerlendirir ve bizimle aynı yorumu yaparsınız ya da darbecisiniz işte!" gibi bir saldırganlık içerisinde olduğunu vurguladı.

28 Şubat'a dair eleştiriler haksız
Uygur, Ergenekon sürecindeki tutumlarını, 28 Şubat'takiyle eş tutan Gerçek Hayat'ın, 28 Şubat'ta dergi çalışanlarının sessiz kaldığında ısrar etmesini tutarsız bulduklarını söyledi. Uygur, "Burada yine iki ihtimal söz konusu ya bunlar gerçekten hiç mizah dergisi okumamışlar ya da gerçekten kendi okur kitlelerini mizah dergilerine karşı cephe almaya zorlayan çirkin bir tavır içindeler" diye konuştu. Bugün Uykusuz çizerlerinin büyük çoğunluğunun 28 Şubat sürecinde "Pişmiş Kelle" dergisinde çalıştığına işaret eden Uygur, başörtüsü sorununda Teziç uygulamalarını eleştirdiklerini aktarırken, "13 sayımızın bulunduğu birinci cildimiz hala piyasadayken ve o cildi alan herkes tarafından anında çürütülebilecekken, ısrarla bu yalanı söylemek nasıl bir cesaret örneğidir merak ediyoruz" dedi.

Star'ın çizeri cemaaten haberdar
Gerçek Hayat dergisinde yayınlanan haberde Star gazetesi çizeri Necdet Şen'in kendilerine "Emekli generallerle ve ittihatçı artıklarıyla aynı dili konuşan mizahçı hangi 'baskı'ya baş kaldırıyor olabilir?" sorusunu yönelttiğini belirttiğimiz Uygur, Necdet Şen'in bu sözleriyle kendilerini "ifade etmiş olamayacağı"nı vurguladı. Uygur, başörtüsü "yasağına" karşı çıkan, parti kapatmaya hangi parti için söz konusu olursa olsun itiraz eden, Ergenekon çetesinin suyun altında kalan kısmının da ortaya çıkartılmasını isteyen ve AKP ile CHP'nin karşı çıkmasına rağmen konunun meclis gündemine de alınmasını talep eden Uykusuz'dan Şen'in bahsetmediğini düşündüklerini iletti.

Uygur, şu anda, Türkiye'de, hiçbir sermaye grubundan, siyasi örgüt, cemaat ya da oluşumdan destek almadan piyasaya çıkan mizah dergileri olduğunu söylerken, Şen'in bunu iyi bildiğini tahmin ettiklerini, Uykusuz'un ne tekelci sermayeyle ne de cemaatçi sermayeyle ilişkisi olduğunu belirtti.

"Cımbızlama sanatı eleştiri yapabilir mi?"
Uygur, gönül rahatlığıyla "sadece kendi dillerinde" konuştuklarını ifade etti. Necdet Şen'in son tahlilde meslektaşların olduğunu ifade eden Uygur, "Tabii bu arada elbette kendisi bu iddialarından bizi vareste tutmuş ancak gazetesinin altın makasına takılmış olabilir, anlayışla karşılıyoruz. Benzer şeyler oluyor. Örneğin bir gazeteye, "ya aynen yayınlayın ya hiç yayınlamayın" ricasıyla verdiğimiz dört sayfalık bir mülakatın çeşitli yerlerinden cımbızlanan dört cümle, üstelik alıntı kurallarına tamamen aykırı bir şekilde, tırnak içinde, birtakım kelime eklemeleriyle sunuldu. Dolayısıyla sayın Şen'in bu ithamlarının bizimle ilgili olduğunu düşünmüyoruz" dedi.