“ODTÜ Rektörlüğüne açık mektup

Üniversitemizin bünyesinde yer alan Faika Demiray öğrenci yurdunda bir yılı aşkın bir süredir kalıyorum. Şu zamana kadar ciddi bir sorun ile karşılaşmadım. Ancak geçen hafta yurt müdürü tarafından yurdu boşaltmam gerektiği söylendi. Gerekçe olarak ise aile ikametgahının Ankara'da olduğu gösterildi.

Ben yurda ilk başvurduğumda ailemin Ankara'da olduğunu gizlememiştim. Ancak ailemle sıkıntılar yaşadığımı belirtmiştim. Dönem ortasında ve sınav zamanı bana hiç süre vermeden yurdu boşalt deniyor ve görüşebilecek yetkili kimse yok. Geçen hafta tüm zamanımı görüşebilecek birilerini arayarak geçirdim. Ve yurtlar müdürünün yerine vekaleten bakan Müslüm Bey ile görüştüm. Kendisine durumumdan bahsettim. Ancak Müslüm Bey tüm gayri ciddiliği ile bu durumun kendisini ilgilendirmediğini yapacak hiçbir şeyi olmadığını ve yurdu boşaltmamı söyledi. Geçen sene yurda başvururken bana böyle birşey söylenmediğini belirttiğimde ise yönetmeliğe bakmakla öğrencinin yükümlü olduğunu söyledi. Ayrıca Türkiye koşullarında bir kız öğrencinin ailesinden ayrı yaşamasının mümkün olmadığını, reşit de olsa hatta otuz yaşında da olsa kız öğrenci için ailenin esas olduğunu söyledi. Böylesine bağnaz bir düşünce ODTÜ gibi bir üniversitede nasıl dillendirilir? Hem de yönetsel sorumluluk sahibi biri tarafından. Müslüm Bey aynı zamanda kalacak yerimin olmamasının onu ilgilendiren bir konu olmadığını ve zaten 80 tane kız öğrencinin açıkta olduğunu ekledi.Bu konuyu daha yetkili kiminle görüşebileceğimi sorduğumda Rektörlükte Sağlık, Kültür ve Spor Müdürlüğüne gitmemi orada Serap Hanım ile görüşmemi söyledi gene tüm gayri ciddiliğiyle. Ertesi gün Serap Hanım'ın yanına gittiğimde zaten durumdan haberdardı ve ilk andan itibaren konu ile ilgili birşey yapmayacağını belli etmişti.Ona da durumumu ve durumun ciddiyetini en baştan anlattım ve o da yapacağı hiç bişey olmadığını nerede kalacağım sorununun kendisini ilgilendirmediğini söyledi. Yurtlar ile ilgilenen bir kurumun yurt problemi çeken bir öğrenci ile ilgilenmeyip ne ile meşgul olduğunu ciddi anlamda merak ediyorum.

Ailemin Ankara'da yaşıyor olması yurttan çıkarılmamı mı gerektiriyor? Peki o zaman geçen sene bana niye sıralamasız yerleşim hakkı verdiniz? Ayrıca dönem ortasında böyle bir karar alıp beni nasıl mağdur edersiniz? Bu durumun bana yurda ilk kayıt olduğumda söylenmesi gerekirdi. Öğrencisi için sağlıklı, nitelikli barınma koşullarını hazırlamak üniversite yönetiminin görevi değil mi?

Bütün bunları söylediğimdeyse verilen cevap dilekçeyle başvurmam gerektiği oldu. Yazacağım dilekçenin de Aralık veya Ocak ayında değerlendirmeye alınacağı söylendi.Ancak aradaki 3 aylık süreçte ne yapacağıma ilişkin hiçbir şey söylenmedi.

Bütün bu çabalarımdan sonuç alamayınca meseleyi ODTÜ Öğrenci Temsilcileri Konseyi'ne taşıdım. ÖTK başkanı ve yurtlardan sorumlu temsilci arkadaş ile görüştük. Mağduriyetimi ayrıntılarıyla aktardım. Onlar da sorunu rektörlüğe ilettiler. Ancak yaptıkları görüşmede herhangi bir sonuç alınamadı.

Sizden en kısa zamanda benimle birlikte onlarca öğrenci arkadaşımın yaşadığı bu mağduriyeti ortadan kaldırmanızı ve yurtlar müdür vekilinizin sergilediği gerici ahlak anlayışını kınadığınızı belirten bir açıklama bekliyorum.

Elektrik-Elektronik Bölümü 1. sınıf öğrencisi
Ceyda Kara"

(soL - Ankara)