"Asıl provokatör YÖK Başkanı'dır"

YÖK Başkanı Özcan, kendi tercihleri dışında yaşadıkları yerlerin yüzlerce kilometre uzağında sınava giren öğrencileri ve kendilerine destek verenleri “provokatörler” diyerek suçlarken, yaşananlar esas provokatörün Özcan olduğunu ortaya koyuyor.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) geçtiğimiz hafta yapıldı ancak tartışmalar sürüyor. Mardin’den, Şırnak’tan ve Van’dan binlerce öğrenci sınava yaşadıkları yerlerin kilometrelerce uzağında hatta Kıbrıs’ta girmesine rağmen, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan yaptığı açıklamada “Hiç kimse Mardin'den Kıbrıs'a, Mardin'den Edirne'ye yollanmıyor. Kesin böyle bir şey yok. Bunlar sadece provokatörlerin ortaya attığı sözlerdir'' dedi.

Geçtiğimiz Pazar günü yapılacak sınav öncesinde ve sonrasında gündeme getirdiğimiz “YGS sürgünleri” tartışması sürüyor. Özellikle Mardin, Şırnak ve Van’da gündeme gelen uygulama nedeniyle binlerce öğrenci çeşitli kurumların desteğiyle yaşadıkları yerlerden kilometrelerce uzaklıkta sınava girdi ya da maddi imkanları yetmediği için sınav yerlerine gidemediği için sınava giremedi. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “10 sınav merkezinin kapasitesinin yetersiz kalması nedeniyle yaklaşık 17 bin adayın sınav yerini, tercih ettiği iller yerine yakın iller arasından belirlendiğini” iddia edilirken, “Hakkari, Van, Şırnak, Batman, Mardin, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Gebze ve Nazilli'de kapasite yetersiz olduğu için bu merkezleri birinci tercihinde isteyen adayların bir kısmının isteğinin karşılanamadığı” öne sürüldü.

“Bunlar sadece provokatörlerin ortaya attığı sözlerdir''
YÖK Başkanı Özcan’da Türkiye Bilinçli Gençlik Projesi'nin tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda, gazetecilerin konuya ilişkin sorusunu yanıtladı. 25 bin adayın birinci tercihlerinde sınava giremediğini, bunlardan 7 bin tanesinin ikinci tercihlerinde sınava girebildiğini belirten Özcan, 17 bin öğrencinin de yakın illerde sınava girdiğini söylerken, “Ama hiç kimse Mardin'den Kıbrıs'a, Mardin'den Edirne'ye yollanmıyor. Kesin böyle bir şey yok. Bunlar sadece provokatörlerin ortaya attığı sözlerdir'' iddiasında bulundu.

Özcan yaptığı bu açıklamayla günlerdir duruma tepki gösteren duyarlı vatandaşları ve öğrencileri “provotörlükle” suçlarken, esas olarak yalan söyleyerek kendisi provokatörlük yapıyor. Konuye tepki gösteren birçok eğitimci ve vatandaş 11 Nisan’da yapılan sınava Kızıltepe’den Kıbrıs’a giden, Adana’ya, Adıyaman’a, Denizli’ye giden birçok kişinin olduğunu belgeleriyle ispatlamaya hazır olduklarını kaydediyorlar.

“Asıl provokatörlüğü kimin yaptığı ortada”
YGS sınavında şehir dışına birçok öğrenci gönderen Mardin’in Kızıltepe İlçesi Belediye Başkan Vekili Şerife Alp konuyla ilgili soL’a yaptığı açıklamada, “Herkes bizim öğrencileri otobüslere bindirip sınav yerlerine gönderdiğimizi gördü. Biz o öğrencileri Kızıltepe’de otobüse bindirip sonra başka bir durakta indirmedik. Özcan bizi provokatörlükle suçluyor, asıl provokatörlüğü kimin yaptığı ortada” şeklinde konuştu.

“En yakını 5 saatlik mesafe”
Kızıltepe Belediyesi Çok Amaçlı Eğitim Destek Evi Müdürü Nurullah Tunç’ta sorularımızı yanıtlarken, sınav için Kıbrıs’a giden öğrencilerin varlığını belgeleriyle ispatlamaya hazır olduğunu kaydetti. YÖK Başkanı’nı bu açıklamasından dolayı kınadığını fade eden Tunç, “Buradan öğrencilerimiz Malatya’ya, Denizli’ye, Adana’ya, Adıyaman’a, hatta Kıbrıs’a sınav nedeniyle gitmek zorunda kaldı” dedi. Tunç ayrıca akşam saatlerinde yazılı bir açıklama yaptı. Tunç açıklamasında, Özcan’ın açıklamasını haddini aşan bir açıklama olarak değerlendirirken, “Eğer YÖK bir çok noktada demokratik, adil ve bilimsel olsaydı 17 bin öğrencimizi Adana, Malatya, Denizli, Zonguldak, Mersin, Adıyaman, Kayseri, Kıbrıs vb. onlarca yere yollamazdı. Bunlar içerisinde en yakını 5 saatlik kara yolu mesafesi olan Adıyaman'dır” dedi. Tunç açıklamasıyla YÖK’ün anti demokratik bir kurum olduğunu bir kez daha kanıtladığını da ifade ederken, “YÖK Başkanı’nın Kıbrıs’a öğrenci gönderilmedi açıklaması bir çarpıtmadır. Adil Yavuz, Sinan Urtekin adlı öğrenciler bizzat KKTC/Lefkoşa'da sınava, yani sürgüne gönderilmişlerdir. Bu öğrenciler gibi ondan fazla kişi Kıbrıs’a gönderilmişlerdir” dedi.

“ÖSYM Türkiye’de yapamayacak kadar aciz mi?”
Tunç bu öğrencilerin Kıbrıs’ı seçse dahi oraya gönderilmemesi gerektiğini kaydederken, “ÖSYM bu sınavı Türkiye'de yapamayacak kadar aciz ve çaresiz mi?” dedi. Tunç açıklamasında ayrıca, Burhan Kurt adlı yoksul bir öğrenciyi isteği dışında Denizli gibi 20 saatlik yere gönderdiğini söyledi. Tunç gösterilen tepkiler üzerine, YÖK Başkanının konuyu gündemine almak zorunda kaldığını söylerken, “Özcan, doğru konuşmak, kamuoyunu doğru bilgilendirmek sorumluluğuna sahiptir. Ancak son sınav sürgünüyle ilgili olarak manipüle edici açıklama yapmış olması, YÖK'ün ne kadar aciz bir hale geldiğini gözler önüne sermiştir” dedi. Tunç açıklamasında öğrencilere de seslenerek, “Moralinizi bozmayın, ÖSYM başka bir sınavda böyle bir haksızlığı yapmaya cesaret edemeyecektir. Sizler bu ülkenin geleceğisiniz ve sizler bu ülkeyi bir gün özgür, demokratik, eşitlikçi ve adil hale getireceksiniz” şeklinde konuştu.

Tunç , örneğin Adil Yavuz isimli öğrencinin KKTC’nin Lefkoşa kentinde Lefkoşa Türk Lisesi’nde 940008026 no’lu salonda sınava girdiğini, bunu belgesiyle kanıtlayabileceğini söyledi. Tunç ayrıca bazı öğrencilerinde Kızıltepe dışında sınava gönderildiği için sınava giremediğini kaydetti.

“YÖK ve ÖSYM özür dilemelidir”
YÖK Başkanı Özcan’ın yaptığı “provokatör” açıklaması üzerine görüşlerini aldığımız Mardin Eğitim-Sen Şube Başkanı Doğan Anğay ise, Özcan’ın doğru söylemediğini kaydederken, Mardin Eğitim-Sen olarak Edirne’ye Kıbrıs’a öğrenci gönderildiğini ispatlamaya hazır olduklarını kaydetti. Anğay, YÖK ve ÖSYM’nin bölge öğrencilerden özür dilemesi gerektiğini ifade ederken önümüzdeki günlerde konuyla ilgili olarak suç duyurusunda bulunabileceklerini kaydederek, Kızıltepe’nin tekrar sınav merkezi haline getirilmesi gerektiğini kaydetti.

“İlk defa Kızıltepe dışına çıktım”
Kızıltepe’den 6 saatlik yolculuğun ardından sınava girmek üzere Adıyaman’a giden Ferhat Bilge adlı öğrenci de, soL’a yaptığı açıklamada, ÖSYM’nin yolladığı sınava giriş belgesi ilk eline ulaştığında kaygı ve stres düzeyinin arttığını ifade ederken, bu sınavla birlikte Kızıltepe dışına ilk defa çıktığını söyledi. Kızıltepe Belediyesi’nin desteğiyle Adıyaman’a gidebildiğini söyleyen Bilge, “İnsanın evinde uyuyup, ailesiyle kahvaltı yapıp sonra sınava girmesi ile bizim gibi başka bir yere gidip sınava girmemiz bir olur mu?” dedi. Adıyaman’da öğrenci evlerinde kaldıklarını söyleyen Bilge, hiç bilmediği bir yerde sınava girmesinin kendisini çok etkilediğini ifade etti. Bilge bunun çok yanlış bir uygulama olduğunu söylerken, kendilerine karşı bir ayrımcılık uygulandığını söyledi. Birçok arkadaşının sınava başka yerlere gönderildiği için giremediğini de kaydeden Bilge, “Bazı arkadaşlarımız durumu protesto ederek sınav giriş kağıtlarını yırttı, gitmiyorum dedi. LYS’de de aynı şeyi yaşamak istemiyoruz” dedi.

Sınav sırasında kimliğine el konuldu
Osman Çakmak isimli aday da Kızıltepe’den çıkıp Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde sınava giren öğrencilerden biri. Çakmak sınava yaşadığı yerin dışında girmesinin dışında sınavda kendisini daha da strese sokan bir uygulamayla karşılaştı. Çakmak soL’a verdiği bilgide, sınavın hemen başında daha önce de sınava girdiği kimliğindeki soğuk damganın normalden büyük olduğu iddia edilerek kimliğine el konulduğunu söylerken, bu sırada sınavının iptal edileceğini düşünerek kaygısının çok arttığını ifade etti. Sınav başladıktan bir süre sonra sınav görevlilerinin kendisine kimliğinin şüpheli olduğunun bildirildiğini söyleyen Çakmak, sınav sırasında hiç birşey yapamadığını ifade etti. Çakmak sınavın ardından emniyet görevlileri tarafından 5-6 saat gözaltında tutulduğunu kaydederken, sonra serbest bırakıldığını ancak kimliğinin halen Bismil emniyetinde tutulduğunu belirtti.

YÖK Başkanı Özcan dün yaptığı açıklamayla yaşadıkları yerler dışında sınava girenleri ve kendilerine destek verenleri “provokatör” diyerek zan altında bırakırken, Kıbrıs’tan Edirne’ye kadar sınava giren birçok öğrenci ve yaşadıkları gerçek provokasyonun kimler tarafından ortaya konduğunu gösteriyor.

(soL-Haber Merkezi)