Avrupa Birliği’nin en önemli iktisadi karar alıcılarından biri olan eski İtalya başbakanı Gentiloni, Birliğin Avrupa ekonomisini kurtarmak için plan hazırlarken ‘‘tarihsel bir fırsat’’la da karşı karşıya olduğunu belirtti.

The Guardian’dan Jennifer Rankin’in özel haberine göre, Gentiloni, Avrupa Komisyonu’nun kıtanın ‘‘tarihindeki en derin ekonomik resesyona’’ girdiğini açıklamasından birkaç gün sonra verdiği bir mülakatta, AB’nin ekonomik bölünme riskinden kaçınmak için ‘‘sağlam bir toparlanma planına’’ ihtiyaç duyduğuna dikkat çekti. Covid-19 önlemleri nedeniyle AB ekonomisinin 2020 yılında yüzde 7,5 küçülmesi beklenirken, bu 2009 finansal krizinde yaşanandan daha büyük bir düşüş anlamına geliyor.

'Ülkeler arasındaki eşitsizlik risk yaratıyor'

Gentiloni, ülkelerin bu iktisadi şoku atlatmak için aynı kaynaklara sahip olmadıklarını belirterek, Yunanistan, İtalya, İspanya ve Hırvatistan’da 2020 yılı için GSYH’deki düşüşün yüzde 9'u geçebileceğini, Almanya’nın yüzde 6,5, Avusturya’nın ise yüzde 5,5 küçülmesinin beklendiğini ifade etti. AB üyesi ülkelerden gelen devlet yardımı taleplerinin son derece dengesiz olduğunu vurgulayan Gentiloni, toparlanma düzeylerinin eşitsizliği ve bunun Avrupa ortak pazarı açısından yarattığı risklerin, Birlik için varoluşsal bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

'Ortak araçlardaki boşluk doldurulabilir'

Ekonomi Komiseri, ‘‘Eğer iyimser bir açıdan bakmak istersek, bu sadece varoluşsal bir tehdit değil, aynı zamanda iktisadi ve mali politikalardaki ortak araçlarımızda bıraktığımız boşlukları doldurabileceğimiz tarihsel bir fırsat da olabilir’’ diye konuştu. İktisadi ve mali entegrasyonun derinleştirilmesine ve bir avro bölgesi bütçesi ve maliye bakanına duyulan ihtiyacın geçtiğimiz on yıl boyunca tartışılmasına rağmen somut adım atılamadığını ve sonunda bu krize yakalandıklarını söyleyen Gentiloni, ortak araçların yaratılmasının aciliyetine dikkat çekti.

Nisan ayında AB liderlerinin ekonomik şoka yanıt verme çağrısının ardından Avrupa Komisyonu tarafından 1 trilyon avroluk bir kurtarma planı hazırlanırken, paranın nereden geleceğine ilişkin tartışmalarsa duruyor. Fransa, İspanya ve İtalya, kaynağın mali transferler yoluyla yaratılmasını savunurken, Almanya, Hollanda ve kuzey ülkeleri plana desteğin borç yoluyla verilmesini istiyor. Gentiloni, bu tartışmaya ilişkin olaraksa hibe ve borç arasında bir ayrım yapamayacağını, fakat ancak turizm gibi bazı sektörler için ilkesel olarak hibe türü desteklerin sağlanması gerektiğini belirtti ve borçlanmaya çok fazla yüklenilmesi durumunda ülkelerin borç batağına sürüklenebileceği uyarısında bulundu.