Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından geçtiğimiz hafta açıklanan 2011 IV. dönem işgücü maliyet endeksi istatistiklerine göre, ücretli olarak çalışanlara yapılan düzenli ve düzensiz ödemelerdeki saatlik değişimin göstergesi kabul edilen saatlik kazanç endeksi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 10,4 arttı. Sektörel olarak ise endeks değerindeki yıllık artış oranı sanayide yüzde 9,1, inşaat sektöründe yüzde 14,2, hizmet sektöründe ise yüzde 11,8 olarak gerçekleşti.

İşgücü maliyet ve kazanç endeksleri reel değil, nominal olarak ölçülüyor. Geçtiğimiz yıl TÜFE’deki artış oranının yıllık bazda yüzde 10,45 olduğu hesaba katılacak olursa ücretli çalışanların kazançlarının reel olarak yerinde saydığı, hatta sanayide çalışanların reel olarak yoksullaştıkları söylenebilir.

Rantiye kazandı
Öte yandan TÜİK tarafından dün açıklanan, şubat ayına ait “finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları” istatistiklerine göre geçtiğimiz yıl elindeki 100 TL’yle altın alan bir kişi bu yıl gidip altını bozdurduğunda 127,12 TL elde etti. Başka bir deyişle altının “reel” getirisi, TÜFE’ye göre indirgendiğinde, yüzde 27,12 oldu. Amerikan dolarına yatırım yapanlar da bir yıl içerisinde yüzde 0,13 oranında kazandı.

Son altı ay içerisinde İMKB 100 Endeksi’nde kayıtlı şirketlerin hisse senetlerine yatırım yapanların kazancı ise, yine reel olarak yüzde 2,42 oldu.
Diğer yandan parasını Euro’ya ya da mevduat hesabına yatıranlar reel olarak, sırasıyla yüzde 2,96 ve 3,23 kaybetti. Geçen yıl İMKB 100 Endeksi içerisinde bulunan şirketlerin hisse senetlerini alanlar da bu sene bunları sattıklarında yüzde 15,20 zarar ettiler.

Ancak sonuç olarak eldeki parayı çeşitli finansal araçlar arasında dağıtarak elde edilebilecek reel getiri, bir kez daha çalışarak kazanılan ücretten daha yüksek oldu. Yani bir kez daha rantiyeler kazandı, işçiler ise yerinde saydı.

(soL-Ekonomi)