İstanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nden Ebru Kırancı’nın aktardığına göre baskın için polis bir gün öncesinden keşif yaptı. Polis, Küçük Bayram Sokak’ta basılacak evleri önceden tespit etti, ertesi gün sokak ablukaya alındı ve ev baskınları gerçekleşti.
Polis kapıları kırarak girdiği evlerden zorla çıkardığı 15 trans kadını gözaltına alarak Beyoğlu Ekipler Amirliği’ne götürdü. Beyoğlu’ndaki karakolda trans kadınlara sistematik olarak işkence yapıldığı biliniyor.
Görüşlerini aldığımız Kırancı, polisin Beyoğlu’nda trans kadınları istemediğini, evlerin mühürlenmesini beklediklerini, parası olanların yeni ev tutacaklarını, olmayanların ise otellerde yaşamaya devam edeceklerini ifade etti.
Fuhuş bahane, dönüşüm şahane
Trans kadınların seks işçiliği yaptıkları gerekçesiyle evlerinden çıkarılmak istenmesinin arkasında, bir süredir Beyoğlu ve Tarlabaşı’nda süren kentsel dönüşüm yatıyor. Basılan evlerin yer aldığı Küçük Bayram Sokak, kentsel dönüşüm bölgelerine olan yakınlığı ile dikkat çekiyor. Yıllar önce Ülker Sokak’tan sürülen trans kadınlar, bu sefer de kentsel dönüşüm kapsamında turizme açılması planlanan Beyoğlu’ndan uzaklaştırılmak isteniyor.
Türkiye’de pek çok sorunla karşılaşan trans kadınlar, barınacak yer bulmakta da zorlanıyor. 1999 Marmara depremi sonrası Avcılar’da terk edilen ve güvenli olmayan Meis Sitesi’ndeki evlerde barınmak zorunda kalan trans kadınların evleri polis tarafından mühürlenmişti.
Eylem çağrısı
LGBT örgütleri gözaltına alınan trans kadınlarla ilgili acil eylem çağrısı yaptı. Çağrı şu şekilde:
"Translara dönük nefret cinayetlerinde, katilleri ödüllendiren yargıyı ve katilleri koruyan emniyet güçlerini protesto etmek, zor kullanarak gözaltına alınan arkadaşlarımızla dayanışmak için 8 Mart Cuma saat 17.30’da Lambdaistanbul LGBT Dayanışma Derneği’nde buluşuyor ve arkadaşlarımızın alıkonulduğu Beyoğlu Polis Merkezi’ne yürüyoruz!"
(soL – Haber Merkezi)