Gerçek ‘Kara Cuma’yı ondan dinleyin

Birçok firma kasım ayının son haftası öncesi 'Kara Cuma' reklamına başlarken, o günü yaşayan bir emekçi, gerçeğin öteki yüzünü Patronların Ensesindeyiz Ağı'na anlattı.

soL - Patronların Ensesindeyiz

Patronların kârlarını artırmak ve tüketimi özendirmek için kullandıkları Kara Cuma, “Yılda bir kez gelen efsane indirimler başladı” sloganları ile duyuruldu.

Patronların Ensesindeyiz Ağı, Hepsiburada firmasına ait olan bu sözün anlamını o “efsane cuma” günü çalışan bir işçiye sordu. Hepsiburada’da daha önce çalışan sayım görevlisi emekçi başından geçen olayları ve çalışma koşullarını paylaştı.

Hepsiburada firmasında ne zaman çalıştınız?

Ben Gebze deposunun açılış zamanlarında, 2016 yılında işe girdim. 1 yıl boyunca orada çalıştım, sonra işten çıkarıldım.

Çıkarılma nedeniniz neydi ?

Hepsiburada’da sayım görevlisi olarak çalışıyordum. Ben ve arkadaşlarımdan başka bir iş yapmamızı istediler. Biz de buna karşı geldik. Ben taşeron olarak çalışıyordum. Her gün imza atıyorduk, bir gün sonra işe geldiğimde imza kağıdında ismim olmadığını gördüm. Haber verilmeden işten çıkarılmıştım yani.

Biliyorsunuz kara cuma “efsane indirim” ve “fırsat günü” olarak duyuruluyor. Hepsiburada firmasında çalışırken “efsane cuma” günü neler yaşanıyordu , biraz o süreçten bahseder misiniz?

Efsane değil, Kara Cuma yaşıyorduk diyebilirim. Sadece bir gün ya da bir hafta da değil, daha sonrası da var bunun. Kara Cuma haftası, otomatik olarak işe moral bozukluğu ile başlıyorsun. Çünkü yoğun bir iş yükü seni bekliyor.

Yorgunluktan aileyle vakit geçiremiyorsun. Sosyal hayatın bitiyor. Sabah 8’de girmişsin, gece  12’de işten çıkıyorsun. Kimseyle görüşemiyorsun, bu doğal olarak psikolojine de etki ediyor.

İş bittiğinde de servis derdi oluyordu. Bir servis üç dört farklı yere uğradığı için eve geç gidiyorduk. Sonra sabah tekrar işe, dinlenemiyorsun bile.

İş yükü artıyor dediniz. Yetişmediği oluyor muydu ya da yetiştirmeye çalışırken yaşanan olayları anlatır mısınız?

Tabii ki yetişmediği oluyordu. Mesela ekipman yetersizliğinden yavaş toplama yapıyorsun , bunu şefe söylediğinde ise umursamıyorlar. Ürün toplama sayısı yetişmediğinde de hesabını bize soruyorlardı. ‘’Hızlı ol’’, tek dedikleri buydu.

Daha önemlisi bu yoğun günleri eski elemanları bezdirmek için kullanmaları. Yani uzun süre orada çalışan işçilere daha fazla iş yüklüyorlardı. Bunu işten kendi isteği ile çıksınlar diye yapıyorlardı.

Kısacası bizim için gerçekten Kara Cuma’ydı.

Gerçekten ürünlerde indirim uygulanıyor muydu ?

Kara Cuma’dan önce ürünleri stokluyorlar. Mesela bir televizyonun önceki fiyatı 1000 lira ise bu 1200 lira olarak gösteriliyor. Yani aslında indirim diye bir şey yok. Yalan söylüyorlar.

Kara Cuma patronların oyunu aslında. Bence kara cumada patronlar elindeki stoku boşaltmaya daha fazla kar elde etmeye çalışıyor.