Patronlar istedi, AKP yaptı: Salgın kaynaklı işçi ölümleri ve hastalıkları patronun suçu olmayacak

Salgın günlerinde işçileri fabrikalara ve iş yerlerine doldurup çalıştırmaya devam eden, üstelik buna sokağa çıkma yasağı günlerinde dahi devam eden patronlar, işçilerin salgın kaynaklı olarak hastalanması veya hayatını kaybetmesi durumunda 'sorumluluk sahibi' de olmayacak.

Haber Merkezi

Salgın günlerinde de işçileri çalıştırmaya devam eden ve yeterli önlemleri almayan patronlar, birçok işçinin salgın kaynaklı olarak yaşamını yitirmesine neden olmuştu.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin aylık raporuna göre, koronavirüs salgınının ülkeyi etkisi altına aldığı Nisan ayında en az 220 işçi yaşamını yitirirken, bunlardan en az 103'ü Covid-19 nedenli olarak hayatını kaybetti.

Bu sayının çok daha fazla olduğu tahmin edilirken, patronlar işçi ölümleri ve hastalıklarından da kendilerini kurtarmak için salgının meslek hastalığı ya da iş kazası olarak değerlendirilmemesini talep etti.

Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nin resmi hesabından yapılan paylaşıma göre, EOSB'nin de aralarında bulunduğu patron kurumlarının girişimiyle, Covid-19'un iş kazası ve meslek hastalığı olarak değerlendirilmemesi kararı verildi ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı 07.05.2020 tarihli 2020/12 sayılı genelgeyle bunu resmen ilan etti.

Düzenlemeyle patronlar hem işçilerin salgın kaynaklı olarak yaşayacağı hastalıkların sorumluluğunu üzerinden atıyor hem de olası ölüm ve kalıcı rahatsızlık durumunda ortaya çıkacak mali yükümlülüklerden kendilerini kurtarıyor.

İş kazası ya da meslek hastalığının sağladığı haklar

*Sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi.

Bu ödenek hastalık halinde de veriliyor, sağlık raporu alınınca ödenen rapor parasını ifade ediyor.

*Sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması.

Hastalık sayılmasından farklarından ilki bu. Bu gelirin bağlanabilmesi için tedavi sonrası meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış olması gerekiyor. Yani geçirilen hastalığın etkisinin sonrasında da devam etmesi ve kalıcı etki bırakması halinde önem kazanan bir gelir.

*İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine, gelir bağlanması (Ölüm Geliri).

İkinci ve en önemli fark bu. İş kazası/meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine ölüm geliri bağlanıyor ve ölen sigortalı açısından sigorta süresi, prim gün sayısı gibi herhangi bir koşulu yok. Sadece gelir bağlanacak olan hak sahipleri için şartlar var.

*Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi.

3.maddedeki ölüm gelirine bağlı bir hak. Ölüm geliri alan kız çocukları evlenmeleri halinde alıyorlar.

*İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için cenaze ödeneği verilmesi.

Son farkı da bu. İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için yine prim ödeme gün şartına bakılmaksızın hak sahiplerine cenaze ödeneği veriliyor.

İş kazası ve meslek hastalığı söz konusu olunca işverenin yükümlülük ve sorumluluğu da gündeme geliyor. SGK, iş sağlığı ve güvenliği yönünden gerekli tedbir ve önlemleri almayan işverene rücu ederek iş kazası/meslek hastalığı kapsamında sigortalı/hak sahiplerine ödediği gelir ve ödenekler ile sağlık giderlerini tahsil edebiliyor.

Ne bilimsel ne hukuksal...

İstanbul Tabip Odası Hukuk Bürosu, SGK tarafından açıklanan karara yaptığı açıklamayla tepki gösterdi.

“SGK’nın, sağlık hizmet sunucularına Covid-19 için ‘iş kazası/meslek hastalığı' olarak değil ‘hastalık’ olarak provizyon alınması gerektiğini bildirmesi, açıkça hatalı ve anlaşılmaz bir durumdur” diyen SGK, “Üç satırla bildirilen bu görüşün, hangi hukuksal ve bilimsel ölçütler dikkate alınarak oluşturulduğu belirsizdir. Yanı sıra bu görüşün bağlayıcılığı da tartışmalıdır. Üstelik bir genelge ile kanunlarda tanımlanan yükümlülüklerin ortadan kaldırılması da mümkün değildir” ifadesi kullanıldı ve şu sorular dile getirildi:

• Öncelikle, Covid-19 virüsünün bulaşıcı bir hastalık olduğu, bu nedenle iş kazası ve meslek hastalığı olarak ele alınmayacağı bir ön kabul olarak ifade ediliyorsa, bu durumda SGK’nın başvuru ve şikayet üzerine yapmakla yükümlü olduğu soruşturmaları objektif şekilde yürütmesi beklenebilir mi?

• Sağlık hizmeti sunucuları, Covid-19 hastalarının iş kazası veya meslek hastalığı beyanlarını görmezden mi gelecektir?

• Sağlık hizmeti sunucularına yönelik yayınlanmış olsa da içeriğindeki “hastalık” vurgusu sebebiyle işverenlerin (işyeri hekimlerinin) iş kazası ve meslek hastalığı bildirim yükümlülüğü ortadan kalkmakta mıdır?