Almanya İsrail'i savundu, yanıt Namibya'dan geldi: 'Aynı sizin bize yaptığınız gibi soykırım!'

Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'i savunan Almanya'ya tepki Afrika'dan geldi. Namibya, eski sömürgesi olduğu Almanya'ya 20. yüzyılın başında yaptığı soykırımı hatırlattı.

Can Kuyumcuoğlu

Güney Afrika'nın Gazze'deki soykırım suçlarından dolayı İsrail'e uluslararası mahkemede açtığı davada İsrail'in yanında duran ilk ülke Almanya oldu.

Yahudilere yönelik soykırım geçmişiyle, Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana İsrail'in safında duran Almanya'nın davadaki bu çıkışına ilk tepki eski sömürgesinden geldi.

'Almanya korkunç tarihinden ders alamıyor'

Almanya'nın sömürge yönetimi altında 20. yüzyılın ilk soykırımının gerçekleştiği Güney Afrika bölgesindeki Namibya'nın Devlet Başkanı Hage Geingob, "Almanya'nın korkunç tarihinden ders alamamasına" dikkat çekti.

Almanya hükümetinin Güney Afrika'nın ahlaki bir dürüstlükle sunduğu şikayeti reddetmesine dair derin endişelerini dile getiren Geingob, Berlin'i Gazze'de 23 binden fazla Filistinli'nin hayatını kaybetmesini yok saymakla ve Uluslararası Adalet Divanı (ICJ) önünde İsrail hükümetinin soykırımcı ve ürkütücü eylemlerini savunmakla suçladı.

Namibya Devlet Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Almanya soykırıma karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'ne bağlılığını ahlaki olarak ifade edemiyor. Gazze'deki holokost ve soykırımı destekleyerek Namibya'daki eşdeğer soykırıma da aynı muameleyi yapmış oluyor" denildi.

Açıklamada, "Devlet Başkanı Geingob, Alman hükümetine, ICJ'nin önünde üçüncü parti olarak İsrail'in soykırımcı eylemlerini savunma ve destekleme yönündeki zamansız müdahale kararını yeniden gözden geçirmeye çağırıyor. Gazze'de Filistinlilere dönük katliamı hiçbir barışsever insan yok sayamaz" ifadeleri kullanıldı.

Güney Afrika'nın batısında bulunan Namibya'nın liman şehirleri hariç batısı ve Namib çölü civarlarında yaşayan nüfus neredeyse yok denecek kadar az.

Güney Afrika'nın İsrail'e açtığı dava

Güney Afrika, İsrail'in Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle ICJ'ye acil dava başvurusunda bulunmuş ve İsrail'in Gazze'ye dönük 7 Ekim'de başlattığı askeri operasyonun acilen durdurulmasını talep etmişti.

Davada iki gün süren duruşmada Güney Afrika ve İsrail tarafları ifade verdi. Güney Afrika temsilcileri, İsrail'in hava ve kara saldırılarının Gazze nüfusunu tamamen yok etme amacıyla düzenlendiğini söyledi.

Almanya hükümeti, Güney Afrika'nın İsrail'e yönelik suçlamalarını "kararlı ve açık bir dille" reddederek, Güney Afrika'yı "Soykırım Sözleşmesi'nin temelsiz bir şekilde siyasi enstrüman haline getirmekle" itham etmişti.

BM üyeleri tarafından imzalanan 1948 Soykırım Sözleşmesi, Nazi Almanya'sının Yahudilere dönük soykırımından sonra 1948'de imzalanmıştı.

Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana İsrail'e tepki gösteren Güney Afrika hükümeti, İsrail'in Filistin'de açık bir şekilde apartheid rejimi uyguladığına dair açıklamalarda bulunmuştu.

Davanın ilk iki duruşması perşembe ve cuma günü yapıldı

Güney Afrika'nın açtığı davaya destekler

Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı davaya dünya genelindeki siyasilerden destek açıklamaları yapıldı.

Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, davayı desteklediğini belirterek "Asla bu duruma kayıtsız kalanlardan olmayacağız" dedi.

Avrupa Parlamentosu'nun (AP) İrlandalı üyeleri Clare Daly, Mick Wallace ve Grace O'Sullivan da davaya olan desteklerini dile getirdi.

BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese de, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu davanın tarihi bir nitelik taşıdığını söyledi.

Küba Devlet Başkanı Diaz-Canel, Gazze'deki savaşın başından bu yana Filistin'e destek veren liderlerin başında geliyor.

Dünya genelinde davaya destek gösterileri

Davanın ilk duruşması yapılırken Berlin, Washington, Ramallah, Cape Town ve Tunus gibi kentlerde davaya destek gösterileri yapıldı.

Berlin ve Tunus kentlerinde Güney Afrika'nın Büyükelçiliği önünde toplanan kalabalıklar Filistin'e destek sloganları attı.

ABD Başkenti Washington'da da ABD'li Demokrat Milletvekili Andre Carson ve Güney Afrika ile Bolivya büyükelçiliklerinden temsilcilerin aralarında bulunduğu bir grup Güney Afrika Büyükelçiliği'nin önünde eylem yaptı.

Batı Şeria'nın Ramallah kentinde Filistinliler, Nelson Mandela Meydanı'nda toplanarak davaya destek verdi.

Güney Afrikalılar da davaya destek olmak üzere Cape Town'da Yüksek Mahkeme binasının önünde toplandı.

Lahey'deki duruşma sırasında da Filistin halkına destek verenler, ICJ binası önünde Filistin bayrakları ve pankartlarla bir araya geldi.

Lahey'de duruşma sırasında Filistin'e destek eylemi yapıldı.

Almanya'nın Namibya'daki soykırımı

19. yüzyılda Portekiz, İngiltere ve Almanya'dan göçmenlerin yerleşmeye başladığı Namibya'nın neredeyse tüm toprakları, bu yüzyılda Almanya İmparatorluğu himayesine girmişti. Ülke 1884-1915 yılları arasında resmi olarak Almanya sömürgesi olmuştu. Sömürge düzenine karşı ayaklanan Herero ve Nama kabilelerinin isyanını Alman güçleri şiddetle bastırmıştı.

Almanya, 1904-1908 yılları arasında Namibya'daki iki kabileden 70 bin kişinin katledilmesinden sorumluydu. Tarihçiler, bunu 20. yüzyılın ilk soykırımı olarak değerlendiriyor. 

Namibya, 1. Dünya Savaşı'nın ardından da İngiltere himayesi altına girdi.

5 yıllık müzakerelerin ardından Almanya, Namibya'da soykırım yaptığını 2021 yılında kabul etmiş ve iki kabilenin soyundan gelenlere yardım kapsamında 1,1 milyar avro ödeme yapma taahhüdünde bulunmuştu.

Almanya, 1904-1908 yılları arasında Namibya'da soykırım yaptığını 2021 yılında kabul etti.

İngiltere'nin apartheid rejimine başkaldırı

Namibya'daki İngiliz hakimiyeti, 2. Dünya Savaşı'nın ardından 1948'de Güney Afrika'daki apartheid rejimi himayesine dönüştü.

Irksal ayrımcılığı savunan sisteme karşı Namibya'da Güney Batı Afrika Halk Örgütü (SWAPO) gibi bağımsızlıkçı örgütler, 1966 yılında gerilla mücadelesi başlattı. 1990 yılına kadar süren mücadelenin sonunda Namibya, apartheid rejimi altındaki Güney Afrika'dan bağımsızlığını ilan etti.

Güney Afrika'da, 1994 yılında ilk siyah devlet başkanı Nelson Mandela'nın liderliğinde apartheid rejimi tamamen ortadan kaldırıldı.

Güney Afrika'da apartheid rejimi, 1994 yılında Mandela liderliğinde ortadan kaldırıldı.

Afrika sömürge karşıtlığını uluslararası arenada dile getiriyor

Yüzyıllar boyunca Avrupa ülkelerinin sömürgesi altında kalan Afrika kıtası, 20. yüzyılda birçok ülkede bağımsızlık hareketlerine sahne oldu.

Tanzanya, Kenya, Güney Afrika, Gana, Senegal ve Nijerya gibi ülkeler bu yüzyılda mücadeleler sonucunda bağımsızlığına kavuşurken, dış müdahalelerin devam etmesi sonucunda emperyalizmin tahakkümü bugün kıtada devam ediyor.

Güney Afrika'nın İsrail'e yaptığı çıkış ve Namibya'nın eski sömürgesi olduğu Almanya'ya tepkisi, kıtanın sömürge karşıtı damarının güçlü bir şekilde devam ettiğinin bir göstergesi.