AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Haliç Kongre Merkezi'nde 11'i büyükşehir olmak üzere 26 ilin belediye başkan adaylarını açıkladı.
31 Mart'ta yapılacak yerel seçimde, AKP'nin Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı, İYİP'ten istifa ederek AKP'ye geçen Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu oldu.
Peki Nebi Hatipoğlu kim?
AKP'ye geçti, teşvik aldı
"AKP iktidar olursa AK Parti’ye geçer misiniz?" sorusuna "Tabi ki geçmem. Ne işim var? Türkiye’de iki tip siyasetçi var. Siyaseti iş olarak yapanlar ve hizmet olarak yapanlar. Biz siyaseti hizmet olarak yapacağız. İş kolu olarak yapmayacağız. Allah siyaseti iş kolu olarak yapmayı nasip etmesin" diyen Hatipoğlu, son seçimde İYİP'ten Eskişehir vekili seçildi, daha üzerinden altı ay geçmeden İYİP'ten istifa ederek AKP'ye katıldı.
Hatipoğlu da TBMM'deki vekillerin çoğu gibi patron. Eskişehir'deki PVC pencere üreten Europen'in sahibi. Nitekim, AKP'ye geçişinde de patronluğun izleri görülüyor. Nebi Hatipoğlu’nun büyük ortağı olduğu Europen Endüstri İnşaat Sanayi ve Ticaret Şirketi’nin, AKP transferinin ardından Sanayi Bakanlığı’ndan 1,3 milyar liralık teşvik aldığı ortaya çıkmıştı.
'Ben kimim?' diye soruyor, tanıyamayanı dövüyor
soL'dan Yekta Armanc Hatipoğlu, "Peki, Hatipoğlu nasıl bir patron?" sorusunun yanıtını, Hatipoğlu'nun fabrikasında çalışan işçilerden işçilerden almıştı. Hatipoğlu'nun fabrikasında çalışan işçilerin çizdiği tablo ise durumun vahametini gözler önüne sermişti.
Hatipoğlu'nun fabrikasında çalışan bir işçi onu şöyle anlatıyor:
"Nebi Hatipoğlu bir gün fabrikada dolaşıyor. Biz işçilere tek tek ‘Ben kimim?’ diye soruyor. Bir arkadaşımız tanıyamadı kim olduğunu. Hatipoğlu, kendisini tanıyamayan işçiyi dövdürtüp işten çıkarttı. Mafya gibi dolaşıyor fabrikada."
Sendikaya yasak
Ayrıca fabrikada çalışan işçiler Hatipoğlu’nun fabrikaya sendika sokmak isteyen işçileri tehdit ettiğini söylerken, ek mesai ücretlerinin düzensiz şekilde elden yatırıldığını ve bu durumun da emekliliklerini etkileyeceğini belirtiyor.
Fabrikaya sendika sokmak isteyen işçiler işten atılmakla tehdit edilirken, patron ve adamlarının da fabrikadaki işçilerin birliğinin önüne geçmek için, işçiler arasında "patrona yakınlık" üzerinden ayrımlar yaratmaya çalıştığı biliniyor.
Daha "makbul" sayılan işçiler, daha uzun mola süresine sahipken, patrona yakın olan işçilerin diğer işçilere kıyasala iş yükü azalırken, mola süreleri ise uzuyor. Söz konusu ayrımın yalnızca bunlarla da sınırlı kalamdığını aktaran bir işçi şöyle konuşmuştu:
"İşçiler arasında da bir bölünmüşlük var. Operatörler, kendi bakmaları gereken makineleri işçilere zimmetliyor. Üç makineye bakan işçi, iki makineye daha bakıyor. Onlar operatörlerin makinesi oluyor. Ama tabii ki işçi baktığı bu iki makine üzerinden herhangi bir ek ücret falan almıyor. Duruma tepki gösteriyoruz, bu sefer ücretimizi kesmekle tehdit ediyorlar."
Korku: Çalışma sonrası fabrika önüne polis dikti
Patronların Ensesindeyiz (PE), baskı, mobbing ve kötü çalışma koşullarına karşı fabrika önünde çalışma yapmış ve işçilere, kötü çalışma koşullarına karşı bir araya gelme çağrısı yapmıştı.
Hatipoğlu ise PE çalışmasından sonra fabrikasının önüne polis dikmişti. Yalnızca fabrikanın önüne polis dikmekle de kalmayan Hatipoğlu, mola alanlarını kapatarak bahçeye çadır kurmuştu. İşçiler, ısıtıcı olmayan bu çadırlarda mola vermek zorunda bırakılmıştı.