Suriye’de örgüt-örgüt savaşı başlıyor

Suriye’de krizin başlamasından bu yana üçüncü defa Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne gelen karar tasarısı, nihayet kabul edildi. Bu önemli bir gelişme. Anlaşma, Suriye’deki kimyasal ve biyolojik silahlarının imhası ve Cenevre müzakerelerinin devamını içeriyor.

Yani bundan sonra askeri müdahale değil, müzakereler ve kimyasalların nasıl imha edileceği konuları gündeme gelecek.

Uzun pazarlıkların ardından varılan anlaşma, dış müdahale için ellerini ovuşturan ve işgal için bahaneler yaratanlara karşı kazanılan diplomatik bir zafer olup, dinamikler artık Suriye’nin lehine çevrilmiştir.

Tabii bu plan sadece kimyasal silahlarla ilgilidir. Bu, Suriye’deki savaşı sona erdirmeyecek, çatışmalar uzun bir süre daha devam edecektir. Silahlı çeteler, Suriye toprakları üzerinde hâlâ mevcutlar... Ancak son günlerde bu gruplar arasındaki anlaşmazlık ve buna bağlı olarak meydana gelen çatışmalar da epey gündemde…

Anlaşmazlıkların en önemli sebebi ele geçirilen bölgelerin hakimiyeti. Para ve silahların paylaşılması sırasında yaşanan anlaşmazlıkların yanı sıra, zaman zaman aralarındaki şahsi anlaşmazlıklar da çatışmayla sona erebiliyor.

Bu çatışmalarda her türlü silah hatta bomba kullanıldığı gibi, karşı grubun elemanları idam da edilebiliyor…

Suriye’nin olmaktan çıkmak üzere olan bu savaşta “muhalif cephe”ye birçok yeni figürlerin eklendiğini biliyoruz... Onlardan biri de El Kaide bağlantılı “Irak ve Şam İslam Devleti”.

Bu örgüt için, rejimin devrilmesi asıl hedefe ulaşmak için küçük bir adım sadece. Asıl amaç, Suriye’de devleti ele geçirerek bir İslam devleti kurmak... Örgüt, ülkeyi kafasındaki yönetime taşımak için ya bugün Suriye ordusuna karşı omuz omuza savaştığı diğer ‘muhalif’ gruplarla da savaşması ya da yeni bir birliktelik kurması gerektiğini biliyor. Ancak bu örgütün ÖSO ile beraber savaşsa da bir noktadan sonra kendi hedeflerini gerçekleştirmeğe çalışacağını ÖSO da biliyor. O yüzden birlikte hareket etmeleri artık mümkün görünmüyor.

Fransa’nın birkaç hafta önce ÖSO’ya gönderdiği Fransız silahlarıyla yüklü araçlardan oluşan bir konvoya “Irak ve Şam İslam Devleti”nin el koyması sebebiyle Selim İdris’e öfkesini ifade etmesi de aradaki mücadeleyi gözler önüne seriyor.

ÖSO’ya bağlı taburlarda ise “Nusra” ve “Irak ve Şam İslam Devleti”ne karşı Suriye Ordusu’ndan yardım seslerinin yükseldiği söyleniyor. ÖSO’ya yakınlığıyla bilinen “Al-Zaman Al Wasl” sitesi ise yakın bir gelecekte ÖSO’nun Halep’te “Irak ve Şam İslam Devleti” örgütüne karşı “Nehrevan Savaşı” adı altında bir savaş ilan edeceğini aktarıyor.

Öte yandan “Irak ve Şam İslam Devleti” örgütüne bağlı El Şerri Ebu Abdullah kod adlı militan, yine dış güçlerle ilişkileri sebebiyle örgütten ayrılıp ona karşı savaş ilan etti.

ÖSO’nun kendi içerisinde de anlaşmazlıkları var. Cumartesi günü Şam Radyosu, Militanlarının ÖSO Birleşik Komutanlığı Genelkurmay Başkanı olarak adlandırılan Selim İdris’i tanımadıklarını açıkladıklarını duyurdu.

Halep kırsalının kuzeyinde ise ordunun müdahil olmadığı “Nusra” ile “PKK” arasında çatışmaların sürdüğü bilgileri var.

İlerleyen günlerde muhalif taraflar arasındaki bu çatışmalar artacak, Suriye sahasında ordu-örgüt savaşından çok, örgüt-örgüt savaşını izleyeceğiz gibi görünüyor...