Suriye’de el-Kaide’ye verdikleri destek, batı basınında bile yer bulmaya başladığından bu yana Dışışleri Bakanı Ahmet Davutoğlu yeni bir yalana sarılmış durumda. Davutoğlu’nun yeni senaryosuna göre el-Kaide “rejime” hizmet ediyor. Öyle ki dün Davutoğlu “Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) doğrudan rejimle çalışıyor” diyordu.
Bu sözleri duyduğumda, 9 Şubat’ta Hama’ya bağlı Maan köyünde İslamcı çetelerin katliamını kaleme almaya hazırlanıyordum. Biliyorsunuz, hükümetin medya organları bir süredir Suriye’ye gönderilen silahların aslında “El Kaide’ye karşı savaşan gruplara” sağlandığını iddia etmeye başladı. Davutoğlu da dün yaptıkları yardımların aslında El Kaide olarak adlandırdığı IŞİD’e karşı yapıldığına yönelik yalanı tekrarladı. Aslında baktığınızda IŞİD El Kaide’den ihraç edildi, El Kaide bağlantılı gruplar ise IŞİD’e karşı savaşıyor. Davutoğlu’nun bu basit gerçekten bile haberinin olmaması mümkün mü?
Tabii ki değil...
Maan katliamında Davutoğlu’nu yalanlayan başka detaylar da var.
Maan Halep-Şam karayolu üzerinde bulunduğu için daha önce de saldırılara uğramış talihsiz bir köy. Saldırı 9 Şubat’ta sabah 5 sularında köye atılan havan topları ve roketlerle başladı. Ardından köyü ele geçiren çeteler, Alevi oldukları için sivilleri de acımadan katletti. Suriye kaynaklarına göre aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu kurbanların sayısı 67’ye ulaştı. Katliamda öldürülenlerin büyük bölümü Lazkiye ve Antakya’da da yaşayan Haddur ailesine mensup. Saldırının duyulmasından sonra çevre köyler ise güvenli bölgelere kaçarak köylerini boşalttı.
Suriye’de vatanseverse eğer, farklı inançlara, çok farklı etnik kökene sahip insanlar da öldürülüyor. Ama Alevi iseniz hiç şansınız yok. Bebek olmanız, kadın olmanız, hamile olmanız, engelli olmanız veya muhalif olmanız sizi kurtarmıyor. Katledilmek için tek sebep inancınız oluyor.
Katliamın failleri ise bir yıl önce “Suriye’de el Kaide tehdidi abartılıyor” diyen, bir yıl sonra da “El Kaide’ye karşı mücadele ettiklerini anlatan” Davutoğlu’nu yalanlıyor. Maan’daki katliamı gerçekleştirenler El Kaide bağlanıtılı el Nusra Cephesi, el Kaide bağlantılı bir diğer örgüt olan Aharar’uş-Şam’ın içinde bulunduğu İslami Cephe ve IŞID’e bağlı Cund’ul Aksa Tugayı’ydı. Saldırının gerçekleşmesini sağlayan ağır silahlar ise Türkiye’den AKP eliyle yollanan tırlardan çıktı. Yani Maan’daki Alevi katliamının sorumlusu bizi yöneten AKP’den başkası değil. Üstelik bu sevkiyatın “IŞİD’e karşı yapıldığı” iddia edilmişti... Utanmaları yok, mumlarıysa yatsıya kadar bile dayanmıyor.
Cenevre-2 konferansının hemen öncesinde Şam yönetiminin, katliam yaptığına dair sahte belgeler ve kaynağı belirsiz fotoğraflarla yayın yapanların Maan katliamından sonra seslerini hiç çıkarmamaları ise gerçek yüzlerini ortaya koyuyor.