Camilerin kaynağı nereden?

Milanolu Müslümanlar, yıllardır yerel yönetimden cami talep ediyor. Farklı kültürlerden gelen 120 bin dolayındaki cemaat ve çeşitli Müslüman derneklerinin cami talebi, hep askıda kaldı. En sonunda Milano Belediyesi geçtiğimiz yaz şehirde üç kült merkezinin inşa edilebilmesinin önünü açan bir duyuru yayımladı. Milano’nun merkez sol partili belediye başkanı Giuliano Pisapia ve ekibi, başvurular arasında üç merkezden ikisinin cami, birinin Evanjelik kilise olmasına karar verdi.

Ayrıntılara bakalim;  çatısı altında onlarca Müslüman derneğini barındıran Coordinamento delle Associazioni İslamiche’nin (CAİM) pastadan en büyük payı aldığı görülüyor. Yıllardır Lampugnano’daki Palasharp’de bir çadırda ibadet eden Müslümanların sorununa çözüm getiren yerel yönetim, projesini ünlü mimar İtalo Rota’nın çizdiği cami arazisini CAİM’e tahsis etti.

Cenova kökenli İtalyan vatandaşı olan ve Müslümanlığı seçen Davide Piccardo’nun* yöneticisi olduğu CAİM, çatısı altında 25 Müslüman derneğini barındıran bir koordinasyon. İkinci kült merkezi de yine CAİM’in alt gruplarından Bangladeş derneğine verildi.  

Mimar Italo Rota’ya teslim edilen Lampugnano’daki (kırmızı hatta metro istasyonu) cami projesi, modern bir kült merkezi öngörüyor. Rota, çeşitli söyleşilerde küçük ve saydam bir cami tasarladığını, bu kült merkezini büyük bir kütüphane ve restoranın çevreleyeceğini anlattı. Bir tek Müslümanlara değil herkese açık olacağına vurgu yapılan kompleksi, bir bahçe ve İslam kültür merkezi tamamlayacak.

Camilerin fonları, Türkiye, Katar ve Kuveyt’ten

Müslüman vatandaşların talep ettiği kült merkezlerinin inşası için 18 milyon avro tutarında bir bütçe ayrıldığı belirtiliyor. Milano’daki camilerin Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye’den aktarılan sermayeyle inşa edileceği vurgulansa da, finansal kaynakların sahiplerinin kim olduğuna açıklık getirilmiyor. Bu nedenle Milano belediyesinin inşa iznini “geçiçi” statüyle verdiği dikkat çekiyor.

Milano belediyesi CAİM’in projesini Italo Rota’nin gerçekleştirmesinden hoşnut görünse de maddi fonların nereden sağlandığı konusundaki belirsizlik yerel yönetimi kaygılandırıyor. Tırmanan terörizm ve İtalya’nın da Avrupa’da tehdit edilen ülkelerden biri olması gerekçesiyle yönetim,  fonlar konusunda araştırma yapılacağını aktarıyor.

Milano’daki Müslüman derneklerini çatısı altında birleştiren CAİM’in yöneticisi Davide Piccardo, kaynaklar konusunda saydam olduklarına vurgu yapsa da Milano camisini kimin finanse ettiğini açıklamıyor.   

Kült merkezleri için kamu ve özel vakıflardan para aktarıldığına dikkat çekilirken yurt dışı finansörler arasında Türkiye, Katar ve Kuveyt’in adı geçiyor. CAİM’in sözcüsü Davide Piccardo, İtalya İslam Kuruluşları’nın kurucularından biri olan Hamza Roberto’nun oğlu, aynı zamanda  Tarık Ramadan’ın yöneticisi olduğu “European Muslim Network”ün sözcüsü.

Milano’da çeşitli kültürlerden 120 bin Müslüman vatandaşın ikamet ettiği dikkate alınınca başlangıçta “her semte bir cami” yapılsın diye tartışıldı, daha sonra CAİM’in önerisiyle  “bütün Müslümanlar için bir tek ve büyük bir cami” inşa edilmesine karar verildi. Pisapia yönetimi “ılımlı” gördükleri CAİM’e yakın çizgideki Müslümanların projesine yeşil ışık yaktı.

Müslüman Kardeşler’in gölgesi

Ancak CAİM’in çatısı altında radikal eğilimleriyle tanınan Müslüman Kardeşlere yakın  başka grupların olduğu vurgulanıyor. CAİM’in başvuru yaptığı dönemde Katar’ın kaynak sağlayan tek ülke olduğu anımsatılıyor. CAİM’in Müslüman Kardeşlere ve Katar kaynaklarına yakınlığı kaygıyla karşılanıyor.

Son birkaç yıldır İtalya’da önemli yatırımlara imza atan Müslüman ülkelerin bölgesel seçimler yaptığı, Katar’ın güney İtalya ve Sicilya adasında, Suudi Arabistan’ın Çizme’nin orta kesiminde, Türkiye’nin ise kuzey İtalya’da faaliyet gösterdiği dikkat çekiyor. Ancak iki Arap ülkesi ve Türkiye’den sağlanan fonlar, öncelikli gereksinime göre kuzey ve güney bölglerinde dağıtılıyor.

Qatar Charity Foundation’ın ,İtalya ve Avrupa’da kült merkezlerinin inşası için her yıl para aktardığı, bu ülkenin İtalya’daki yıllık yatırımının  6 milyon avro olduğu ifade ediliyor. Türkiye’deki derneklerden İtalya’ya 4 milyon avro, Suudi Arabistan’dan ise 8 milyon avro fon altarılıyor. 2013 yılında Katar’daki vakfın internet sitesinde yayımlanan yatırım raporlarında bu ülkenin Sicilya’daki camiler için 2,5 milyon avro, İspica İslam kültür merkezine 256 bin 956 avro, Catania’ya 428 bin 260 avro, Messina İslam kültür merkezine 879 bin 003 avro kaynak sağladığına dikkat çekiliyor.

İtalya İslamlaştırılıyor mu?

İtalya’nın İslamlaştırılması amacıyla cami, kültür merkezi, kuran kursu vb. yatırımları öngören girişimlerde Türkiye nasıl bir rol üstleniyor? Bu konudaki ortak yorum, AB’ye girmek için sığınmacılar üzerinden Avrupalı yetkililerle pazarlık yapan Türkiye’nin özellikle kuzey İtalya’da ticari faaliyetleri kontrolü altında tutmaya çalıştığı.

Kimileri, “Milano camisinin yönetimi, çatısı altında 25 Müslüman dernek barındıran ve Müslüman Kardeşlere yakın çizgideki gruplarla işbirliği yaptığı iddia edilen CAİM’e teslim edilebilir mi?” diye soruyor. CAİM’in Monza-Brianza şubesi İl Fatto Quotidiano gazetesine yaptığı açıklamada bu eleştirilere karşı çıkarak, “1987’den bu yana İtalya’dayız. Bize yönelik bütün bu suçlamalar asılsız.” diyor.

İspi’de görevli İslam terörizmi uzmanı Lorenzo Vidino ise, CAİM’in “ideolojik yönden sorunlu” bir dernek olduğu görüşünde. İl Fatto Quotidiano’daki bir söyleşide Vidino, Milano’daki cami projesinin radikal İslami organizasyonlara verilebileceği tehlikesine dikkat çekmişti.

Milano’ya gelen Suriyeli mültecilere yardım eli uzatan, Emilia’daki depremzedere 10 bin avro aktaran CAİM’in alt gruplarından İtalya Genç Müslümanlar Derneği, “hayır işleri”ne karşın kendilerine şüpheyle yaklaşılmasından yakınıyor. Ancak bütün “hayır işleri” bir yana yöneticiler, bu derneklere sağlanan fonların hangi kaynaklardan geldiğini anlatmakta zorlanıyor. İtalyan şirketler  ileArap dünyası arasındaki ilişkileri takip eden P&A Legal stüdyosu avukatı Paolo Greco da, “Bu derneklere aktarılan fonların hangi kaynaklardan sağlandığını takip edemiyoruz.” demekle yetiniyor .

Bir cami haberi de Romanya’dan. Başkent Bükreş’te inşa edilecek ve Avrupa’nın en büyük kült merkezi olacağı açıklanan Bükreş camisini de Türkiye’nin finanse ettiği öne sürülüyor. 3 milyon avrolouk bir bütçe öngörülen projede 6 bin öğrencinin devam edeceği bir üniveriste de tasarlanıyor. Avrupa’nın en büyük camisi neden Müslüman nüfusun 70 binle ifade edildiği, Romanya’da inşa ediliyor?  Ankara’nın camiler ve İslam kültür merkezlerini finanse ederek siyasi, ekonomik ve kültürel politikasını Avrupa ve ötesine yaydığı düşünülüyor. En azından İtalyanlar, bu görüşte.   

[email protected]


*Davide Hamza Piccaro

İmperia’da 1952 yılında dünyaya gelen yazar, yayımcı ve İtalya’daki çeşitli Müslüman derneklerini çatısı altında barındıran Coordinamento delle Associazioni İslamiche’nin  yöneticisi. 1975 yılında Müslüman olan Piccaro, 1990’da İtalya İslam Organizasyonları ve Birliğini (UCOİİ) kurdu. 2005’de Brüksel’de kurulan European Muslim network’ün sözcülüğünü üstlendi. Hufftington Post İtalya’nın yazarlarından.  


Milano camisini ünlü mimar Italo Rota tasarladı