Ne Scylla, ne Charybdis*

“ABD’ye dönülmeli, Çin ve Rusya’dan medet ummalı. Yunanistan’da Avrupa Birliği karşıtlığı güçleniyor ve Amerikan karşıtlığı zayıflıyor.” Yunan gazetelerinin “sınırlarımız dışındaki müttefiklerimiz” sorusuna verilen kamuoyu yoklamasının cevabını yorumlayarak sayfalarında veriş şekilleri böyle. Tabii ki bu açıklama kazara değil, kamuoyu yoklaması açıklaması Yunanistan Başbakanı A. Samaras’ın ABD’yi ziyaretinin ardından gerçekleşti ve Yunanistan’ın burjuva basını Obama’ya içten açıklamalarda bulunma çabasına girdi. Zamanlama ve biçim yönünden bu tür kamuoyu anketleri “masum” görünmüyor ve bu, “halkın görüşü” denen şeyi yansıtmanın aksine “beyin yıkama”.

ABD ve Almanya arasında Yunanistan’daki krizi yönetme ve Avro Bölgesi meselesindeki karşı karşıya geliş keskinleşiyor. Her iki taraftakiler, hatta aynı ülkenin içindekiler, kendi çıkarlarını krizden kurtulma formülü olarak pazarlamaya çalışıyor. Rekabet içerisindeki burjuva kesimler buna göre kendi yandaşlarını ayarlıyor. Yunanistan’da güçlü patron çıkarları, rakiplerine karşı avantaj elde edebilmek için Yunanistan’ın stratejik ortaklarının yeniden tanımlanması konusunda bastırıyorlar. Kendi beklenti ve planlarını halkın taleplerine dönüştürmek istiyorlar, bunların ortak çıkar olduğuna inandırmaya çalışıyorlar. Kamuoyu yoklamaları da bunun en önemli aracı.

Halka ne diyorlar? Avro Bölgesi’ndeki emperyalist güçler Yunanistan ekonomisinin iyileşmesi için garanti oluşturamıyorlar çünkü uygulanmaya çalışılan yöntemler “yanlış”. Bu yüzden Yunanistan yüzünü başka bir müttefike çevirmeli ve Yunanistan’a daha hızlı bir şekilde yatırım yapabilecek ve geliştirebilecek başka emperyalist güçlerle ortaklık kurmalı: ABD, Çin ya da Rusya gibi. Burjuva sınıfı, ülke içerisindeki karşıtlarına aldırmadan, bütün bir halk için kendi stratejilerini kuruyor. Bir taraftan kapitalist gelişim için zorunlu olanın bu olduğunu ve patronlar ve işçiler için eşit bir biçimde yararlı olanın bu olacağını söylüyor. Bir diğer taraftan ise burjuvanın kendi özel çıkarlarına göre halka kurtuluşun bu emperyalist güçlerle geleceğini
anlatıyor.

Peki, yukarda bahsedilenlerin amacı nedir? Halktan gizlenen gerçekler ise önümüzdeki gelişim kapitalist bir gelişim olacak ve halkın iflasını beraberinde getirecek. İnsanların haklarını hiçe sayan krizden kurtulma formülü bu enkazın üzerine kurulacak. Borçlarda kesintilerle ya da mali disiplin ve sınırlayıcı uygulamalarla oluşturulan formülde kaçınılmaz olan şey emek gücünün değerinin düşmesi olacak. Stratejik ortak kim olursa olsun, AB ya da ABD’deki tekeller olsun, halk bunlardan hiçbir kazanç elde edemeyecek.

Halkın kurtuluşu burjuva sınıfın emperyalist dostlarıyla sahte bir bayrak altındaki mücadeleye dayanmıyor. Halk ABD ya da AB arasında seçim yapmamalı veya “eski” ve “yeni gelişen” emperyalist güç ilişkilerine bakmamalı, çünkü bu “Scylla” ve “Charybdis” arasında seçim yapmak gibi. Halkın kurtuluşu işçi sınıfı ve halkın geniş kesimlerinin arasındaki “halkın birliği”ne dayanıyor, bütün emperyalist organizasyonlardan çıkmış ve üretim araçlarının kamulaştığı ve halkın iktidarda olduğu bir düzende
yatıyor.

*Scylla ve Charybdis, Yunan mitolojisinde yer alan iki canavardır. Scylla’nın 6 kafası vardır ve geçen gemilerdeki denizcileri yakalar karşı yakasında ise Charybdis ,bir girdap olarak gemileri ve denizcileri içine çeker.