Kalsın, böyle olacaksa tek bir oy bile alınmasın

AKP Cemaat’e, “şimdiye kadar ne istediniz de vermedik ?”, dedi. “Yedikleriniz yetmedi mi ?” diye de okunabilir.

Cemaat AKP’ye, “kabul edilemeyecek ne istedik ki ?” diye yanıt verdi. “Tabi ki verecektiniz, sizin yediklerinizin yanında ne ki ?” diye de yorumlanabilir.

Kendi itiraflarıdır: Durmamışlar, devleti paylaşmışlar ve yollarını bulmuşlardır.

Bir başka dönemde, herhangi bir sıradan hukuk devletinde olsaydı, birisi en azından görevi kötüye kullanmaktan, diğeri de özel çıkarları için kamuyu dolandırmaktan yargılanırlardı. En azından. Cemaat hangi münasebetle devletten iltimas talep etmekte ve devlet buna, sıkıntısını dile getiren vatandaşa dediği gibi, “ananı da al git” demeyip, neden iltifat etmektedir ?

Bu, çıkar amaçlı çete oluşturmak fiili değil de nedir ?

* * *

Bu ülkenin ana muhalefet partisi, şimdi bunlardan birisinin icazetini arıyor. Bunun için okyanuslar aşıyor.

ABD’de Cumhuriyetçiler, Demokratlar, Brookings’ler, Cemaat’in bilimum teşkilatı, görüşülmedik kimse bırakmıyor.

Bunun. “ben sizin için hazırım” demekten başka hiçbir anlamı yoktur.

Erdoğan Yeni Osmanlıcılık, Sünni İslam bloğu diyerek, cihatçıları besleyerek, kendisine tanınan hareket alanını ihlal etmemiş,

ABD bu nedenle Erdoğan’ın yerine başkasını aramaya başlamamış,

öteden beri dış bağlantıları daha güçlü olan Cemaat bu nedenle yeni bir konumlanış peşine düşmemiş olsaydı,

CHP’nin ABD’de kendisine herhangi bir kişi ve/ya da kurumu muhatap olarak bulabilmesi mümkün olur muydu ?

* * *

Bu CHP Haziran Ayaklanmasına uzak görünmek için elinden geleni yaptı. Ayaklanmanın manasını hiç kavramak istemedi. Laiklik, özgürlük, barış, yurtseverlik, bağımsızlık diye haykıran milyonların sesine kulaklarını tıkadı.

Ama ABD gezisi bunun bir adım daha ötesidir ve köklü biçimde farklı bir oryantasyonu ifade etmektedir.

Bu CHP artık Haziran Ayaklanması’na, ayaklanan büyük halkımıza hakarettir. Halkımız ne kadar sola geliyorsa, CHP o kadar sağa koşmaktadır.

Yaşanacak daha onlarca yıllık hayatlarını ellerinin tersiyle bir kenara iterek, coşa coşa ölüme koşan, gaz bombalarının akıttığı gözlerini kendi elleriyle memleketlerine armağan eden gençlerimizin kanı artık CHP’nin ellerindedir.

CHP artık yeni bir AKP olduğunu beyan etmektedir.

CHP adı üzerinde sosyal demokratımsı bir partidir. Burjuvaziye, sermaye düzenine hizmet eder. Halk sınıflarına yönelik söyledikleri yalnızca bu amacını gizlemek kaygısındandır.

Öteden beri böyledir. Tamam. Ama buna rağmen CHP şimdi daha farklıdır.

Beyoğlu belediye başkan adayını belirleme inisiyatifni Taksim Dayanışması’na bırakacağını açıklaması da bu dönüşümünü gizlemek niyetinden başka bir şey değildir. Böyle olduğu için olduğu gibi yüzüne çarpılmalıdır.

Şimdi CHP ile bilmem hangi ilçenin belediye başkanlığı için görüşmek, pazarlığa girişmek…

Kalsın, böyle sandıklar, böyle seçimler, böyle alınacaksa eğer o oylar, böyle adaylar, böyle adaylıklar yerin dibine batsın.