Cumhurbaşkanı önce Retweet Partisi’nin kurulduğunu ilan etti. Abdullah Gül’ün sivil milislere yargı dokunulmazlığı veren KHK maddesine ilişkin pek ölçülü, gayet mutedil tweet’iyle ilgili konuştu. “Üzüldük”, dedi, “ne muğlaklığı, madde gayet açık…”
Açıklamayı 15 Temmuz gecesinin Facetime kahramanı Hande Fırat eliyle aktaran Hürriyet. Ahmet Hakan’ın eli ayağına dolaşmış mıdır bilemiyorum. Aynı gün “koca AK Parti’nin” eski kadrosuna bu kadar nezaketsiz davranmasını “anlayamadığını” yazdı.
Artık gerisini Ahmet Hakan düşünsün. Nobranlığın kaynağı yüksek yerdeymiş, öğrenmiş oldu. Sebebi de belli. Zira Erdoğan aynı demeçte, Saray kulislerinden, metal yorgunlarından, cami avlularından bildiren yeni nesil fısıltı gazetecilerinin aylardır elinin kulağında olduğunu duyurduğu Gül Partisi’nin kurulduğunu ilan etti. Ama o parti bir Retweet Partisi’ymiş, onu da hep birlikte öğrendik.
Şöyle dedi Tayyip Bey: “Kendileri tarafından yapılan o açıklama aldığı retweet’lerle süreci çok farklı bir yere doğru işletmiştir.” Gül’ün açıklaması üzmüş, retweet’lerse işin rengini değiştirmiş. Kendisi iyi de retweet’leyenler kötü. Ahmet Hakan’a da bu kadar nezaket yetsin artık, bundan sonra anlamak için daha çok çaba harcasın.
Çok geçmeden aranan retweet’in sahibi de bulundu; ibrikçibaşı Bülent Arınç diye yazıldı.
Tayyip Bey öğleden sonra bu kez TÜBİTAK’ın ödül töreninde konuştu: “Artık internetler eve yerleşti. Zehir evin içine girmiş vaziyette. Bu tehlikeden kurtulmamız lazım.”
Yok, düşündüğünüz şeyi kastetmedi. Burada ev dediği bayağı bildiğiniz ev, içinde yaşadığımız türden. İnternet neden çoğul, onu bilmiyorum. Herhalde sosyal medya mecralarını düşünerek söylüyor. Devamını şöyle getiriyor: “2 yaşında, hatta daha geri çocuk elindeki telefonla nasıl oynuyor, nasıl onun esiri oluyor. Duygular elimizdeki telefonun esiri haline gelmişse bu bizim için çok ciddi bir tehdittir. Buna karşı tavrımızı almamız, buna karşı yeni nesilleri yetiştirmemiz lazım.”
Ama aynı günde bu iki açıklama olunca insan ister istemez bir çift anlamlılık, bir mecaz var mı diye düşünmeden edemiyor. “Retweet yapan nesiller istemiyoruz, önlem alalım” mı demek istedi? Eski danışmanlar, eli kolu yüksek yerlere erişenler yazarsa bileceğiz.
Biz bu arada bir dönemin Yeni Şafak’çısı, sonradan muhalif Kürşat Bumin’in sorusuna kafa yoralım: Bu işin içinden nasıl çıkılacak? CHP 2019’da ilk turda aday çıkarmasın, Baykal’ın sözünü dinlesin ve Gül’ü desteklesin demiş mealen.
Niye olmasın? AKP’nin karşısına Retweet Partisi’yle niye çıkılmasın? Çıkışı yine bir tweet’le yapılır, retweet’ler, fav’lar sel olur akar. Tüm muhalifler el ele verirse bu parti TT bile olur.