TKP'nin 'Çocuk işçilik yasaklansın' çalışması sürüyor: Bu dünyanın düzeni bozuk!

Türkiye Komünist Partisi (TKP) geçtiğimiz aylarda başlattığı "Çocuk işçilik yasaklanmalıdır" çalışmasına devam ediyor... TKP, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'nde dünyada ve Türkiye'de çocuk olmayı değerlendirdi: Dünyada 152, Türkiye'de 2 milyon çocuk zorla çalıştırılıyor!

Türkiye Komünist Partisi (TKP) geçtiğimiz aylarda başlattığı "Çocuk işçilik yasaklanmalıdır" çalışmasına devam ediyor...

TKP, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'nde dünyada ve Türkiye'de çocuk olmayı değerlendirdi. 

TKP'nin çocuk işçilik ile ilgili tespit ve değerlendirmeleri şöyle: 

TÜRKİYE'DE İKİ MİLYONA YAKIN ÇOCUK ZORLA ÇALIŞTIRILIYOR

Ülkemizde kayıt altına alınan ve kayıt dışı çalıştırılan çocuk işçilerin sayısı toplamda 2 milyona yaklaşmış bulunmaktadır. Fakat 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 71. maddesi uyarınca 15 yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılması yasaktır ve suçtur. Çocuk ve genç işlerin çalıştırılmasına ilişkin esaslar ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmeliklerle her yıl belirlenmektedir. 

2004 yılında çıkarılan “Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik"ine göre çocuk ve genç işçi tanımı yapılmış, çocuk ve genç işçilerin çalışabilecekleri alanlar özel olarak düzenlenmiştir. Genç işçi 15 yaşını tamamlamış, ancak 18 yaşını tamamlamamış kişiyi, çocuk işçi ise 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış kişiyi ifade eder.  

ÇOCUKLARIN ÇALIŞTIRILMASI SUÇTUR!

Düzenlemelere göre belirli iş sektörlerinde çocuk ve genç işçilerin çalıştırılması suçtur. Örneğin maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında veya su altında çalışılacak işlerde 18 yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin çalıştırılması yasaktır.

Ülkemizde çocuk işçilerin sayısına ilişkin güncel veriler ise 15-17 yaş aralığını kapsamaktadır. Fakat istatistiklere göre 15 yaş altı ve tarımsal alanlarda mevsimlik işçi olarak çalışan çocuklara ilişkin veriler ve ev içinde çalıştırılan çocuklara ilişkin veriler bulunmamaktadır. Yapılan bağımsız araştırmalara göre ise 2012 yılında 601 bin olan çocuk işçi sayısı 2016 yılına geldiğinde 708 bine çıkmıştır. Fakat tüm elde edilen somut verilere rağmen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 2016'da Türkiye'de 18 yaş altı çalışan sayısını 101 bin 650 olarak kaydetmiştir.

TÜRKİYE'DE ÇOCUKLAR KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILIYOR

2016 yılı içerisinde çalışan çocuk işçilerin sayısı 708 bin iken bu çocukların yaklaşık sadece 150 bini sigortalı olarak çalıştırılmıştır. Yani TÜİK’in verilerine göre çocuk işçilerin yüzde 78’i kayıt dışı çalışmaktadır.

2016 yılında iş kazalarıyla ilgili basına 8 bin 45 haber yansırken, çocuk işçiler hakkında bin 291 haberin çıktığı tespit edilmiştir. Yine 2016 yılı içersinde iş cinayetlerinde 56 çocuk işçinin hayatını kaybettiği belirlendi.

SURİYELİ ÇOCUKLAR DA SÖMÜRÜLÜYOR

Suriye'den gelen mülteci çocuk işçiler üzerine yapılan araştırmalara göre ise Türkiye’deki kayıtlı Suriyeli mültecilerin yüzde 55’i 0-18 yaş grubunda. Yaklaşık üç milyon Suriyeli mülteciden yaklaşık bir milyonu ilk okul çağında çocuk ve bunların sadece dörtte biri okula gidebiliyor. Çocukların büyük çoğunluğu eğitim alamıyor. Kayıt dışılığın en yüksek sektörlerde çocukların emeği sömürülüyor. 

ÇIRAK VE STAJYER BAHANESİYLE SÖMÜRÜ

Sektörel olarak baktığımızda çocuklar en fazla tarım ve inşaat gibi mevsimlik işlerde, çırak ve stajyer olarak organize sanayi bölgelerinde, yaz dönemlerinde ise özellikle hizmet sektöründe çalıştırılıyor.

AKP'NİN ÇÖZÜM ÖNERİSİNİ DİYANET DİLE GETİRDİ!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan çocuk işçiliğe dair raporda, özellikle AKP iktidarı boyunca hızla artan çocuk işçilik ve çocuk istismarı tamamen çarpıtılıp gizlenirken bu konuya dair konuşabilecek son kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı'na söz verilmiştir.

Çözüm olarak;

a) Çocuk işçiliğinin en kötü biçimleri, başkanlığımızın planladığı çocuk ihmal ve istismarı programı kapsamında bir başlık altında değerlendirilerek duyarlılığın arttırılması, 

b) Çocuk işçiliğinin çocuklar ve toplum üzerindeki olumsuz etkileri konusunda toplumun duyarlı hale getirilmesi ve bu konuda çalışma yapan kurumlara katkı sağlaması, 

c) Özellikle kız çocuklarının eğitiminin öneminin vurgulanması ile kız çocuklarının eğitimden çekilmesini önleyici tarzda farkındalık çalışmaları yürütülmesi gibi bu kurumun skandal söylemleriyle ve yaptıklarıyla çelişen başlıklar çözümmüş gibi alt alta sıralanmıştır. 

ÇOCUK İŞÇİLİK BU DÜZENİN ÜRETTİĞİ BÜYÜK SUÇLARDAN

Tüm bu veriler bize kapitalizmin kendi bünyesinde sürekli beslediği işsizliğin, yoksulluğun ve sömürünün yaş ayrımı yapmadan daha çocukken kişilerin temel haklarını nasıl gasp ederek işlediğini somut olarak göstermektedir. Bilinçli denetimsizlik, kâr hırsıyla sömürüye göz yumulması,  çıkarılan 4+4+4 ve benzeri yasalar ve daha nice insanlık dışı piyasacı uygulamalar tüm bunlara zemin hazırlamaktadır.

Çocuk işçilik de bu düzenin ürettiği en büyük suçlardan biridir.

 

DÜNYADA 152 MİLYON ÇOCUK ÇALIŞTIRILIYOR

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün verilerine göre dünyada  en az 152 milyon çocuk çalıştırılmakta. Yazması ya da okuması kolay ama onlarca ülkenin nüfusundan fazla bir rakam bu. Dünyada bir avuç zenginin elinde toplanan büyük servetin ciddi bir oranı işte bu çocukların emeği ile yaratılıyor.

64 milyonu kız ve 88 milyonu erkek çocuk çalışma yaşamının içinde bulunuyor. Bu da dünyada her on çocuktan hemen hemen biri anlamına gelmekte. 5-17 yaş grubundan çalışan çocuk sayısının en yüksek olduğu bölge Afrika (72,1 milyon). Afrika’yı Asya ve Pasifik (62 milyon), Amerika kıtası (10,7 milyon), Avrupa ve Orta Asya (5,5 milyon) ve Arap Devletleri (1,2 milyon) izlemekte. 5-14 yaş grubundan olup çalışan çocukların ise yaklaşık üçte biri eğitim sisteminin dışında. 5-14 yaş grubundan çalışan çocukların yüzde 38’i tehlikeli işlerde ve 15-17 yaşlarında olanların neredeyse üçte ikisi haftada 43 saatten fazla çalıştırılmakta.

ÇOCUK EMEĞİ HER YERDE!

Hepimiz gündelik hayatımızda çocuk emeği ile üretilen ürünler kullanıyor, bu suça dolaylı da olsa ortak olmuş oluyoruz.

Cebimizde: Örneğin cep telefonları ve dizüstü bilgisayarların üretiminde kullanılan kobalt madenlerinden en büyüğü Kongo’da bulunuyor. Kongo’daki bu madenlerde 3-4 yaşında çocukların bile çalıştırıldığı çeşitli kereler belgesel ve haber bültenlerine konu olsa da hiç bir teknoloji firması bu madenlerden hammadde almayı kesmedi. Teknolojik ürünlerin üretiminde çocuk işçi kullanmaktan vazgeçemiyorlar.

Midemizde: Kakao, kahve... Dünya meta pazarındaki en büyük hammaddelerden ikisi. Yediğimiz çikolatalar, içtiğimiz kahveler. Bunları pazarlayan dünya devi markalar. Ve kakao ve kahve üretim alanlarının yüzde 48’inde çocuk emeği kullanılmakta. Çikolata demişken tüm dünyada çikolata üretiminde kakaodan sonra kullanılan önemli hammaddelerden birisi olan fındık. Dünya fındık üretiminin yüzde 80’i Türkiye’den. Türkiye’de fındık bahçelerinde çalıştırılan mevsimlik çocuk işçilerin yürek burkan görüntülerini izlememiş olanımız var mı?

Üzerimizde: Marks and Spencer, Asos, Zara ve Mango gibi dünyaca ünlü markaların ürünlerinin üretiminde Türkiye'deki Suriyeli mülteci çocukların çalıştırıldıkları geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. BBC’de yapılan haberde ünlü markaları üreten atölyelerde çalışan mülteci çocuklar görüntülendi.

Bu örnekler artabilir. Bu ürünler zorunlu olarak tabi ki kullanılacak. Ancak bu sömürüye karşı çıkmadan, tepki vermeden ne ağzımızda çikolata tat verebilir, ne de üzerimizdeki elbise bizi ısıtabilir.

ÇOCUK İŞÇİLER GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE

Çocuk işçiler denildiğinde aklımıza sadece Uzak Doğu ülkelerinde devasa üretim tesislerinde köleleştirilen, Afrika'da madenlerde çalıştırılan, “uzak” tarlalarda çalışmak zorunda bırakılan çocuklar mı geliyor aklınıza? Ya da atölyelerde?

Evinize sipariş ettiğiniz yemeği ehliyetsiz bir şekilde motorlar ile getiren, markette poşetlerinize “yardımcı” olan, kuaförde ceketinizi tutan, evinize gelen ustanın eşyalarını taşıyan, alışveriş yaptığınız pazar tezgahının “limonlardan sorumlu” kişisi, kağıt atık toplama işçisi... Bunlar da en görünen ama görmezden geldiğimiz bir biçimi çocuk işçiliğinin.

"Bir meslek öğrensin", "Ev geçimine yardımcı olsun", "Harçlığını çıkarsın" sözleri gibi masumlaştırılan bu durumu kanıksadıkça hepimiz bu suça ortak oluyoruz.

“Maşallah pire gibi çırak”, “Aferin bir altın bilezik kazanıyorsun” diye onlara destek olduğumuzu düşünüyoruz. Ancak hiç birimiz kuaförümüze ya da berberimize "Bu çocuk okumalı, sen bunu nasıl çalıştırıyorsun" demiyor. Hiçbirimiz marketine "Benim poşetlerimi nasıl bir çocuğa taşıtabilirsin, buna ortak olamam” demiyor.

YASALAR PATRONLAR İÇİN

Mevcut yasalara göre, 18 yaşın altındaki tüm bireyler çocukturlar. 18 yaşını doldurmamış bireyler reşit değildir. Anayasal olarak bu böyle.

Ancak İş Kanunu’nda bulunan “Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” bunu yok sayar. 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış kişiler "çocuk işçi", 15 yaşını tamamlamış ancak 18 yaşını tamamlamamış kişiler "genç işçi" olarak tanımlanır. Yani devlet çocukları çalıştırmak söz konusu olduğunda, kendi reşit olma tanımını bile bozmakta.

STAJ ADI ALTINDA ÇOCUK SÖMÜRÜSÜ

Meslek öğrenen bireylerin, staj adı altında çalıştırılmaları sömürünün bir başka boyutu. Stajyerler angarya iş yaptırılacak, ucuz hatta bedava iş gücü olarak görülmekte. Meslek öğreten okulların fiziki şartları düzeltilmeli. Çeşitli işletmelerde teorik ve pratik öğrenim almak için giden stajyerler o işletmeye kar edindirmek için değil işi öğrenmek için gitmektedirler. Stajyerlere iş tanımları dışı iş yaptırılmamalıdır.

YASAKLANMALI 

Türkiye’de kayıt dışı bir şekilde, tarım dahil 2 milyon çocuk işçi olduğu belirtiliyor.

İşsizliği mi çözmek istiyorsunuz? Çocuk işçiliği yasaklayın. Bu işlerde yetişkinler çalışsın.

TKP, ÇOCUK İŞÇİLİK YASAKLANSIN" ÇALIŞMASINI SÜRDÜRÜYOR

TKP, "Çocuk işçilik yasaklanmalıdır" başlıklı çalışmasını şu bildiriyle başlatmıştı: 

www.tkp.org.tr/tr/haberler/cocuk-iscilik-yasak-yeter