Yeni Osmanlıcılık Solun Geyiği Olursa!

Bakalım Türkiye solunda şu Yeni Osmanlı hezeyanlarına nasıl tepki verilecek? Tahmin etmesi zor değil ama bir yandan da merak etmiyor değilim. Neler yazılacak, neler söylenecek, ortalığa ne tür güzellikler, inciler saçılacak...

Bir bölüm illa ki, umursamayacak, umursayanları gündem saptırmakla suçlayacak. "Yeni Osmanlı değil, TKP'nin yeni oyuncağı" diye yazmış bir okur, sağ olsun! Ortalıkta bir oyun olduğu açık da, kimin neyle oynadığı meselesi biraz karışık...

Hiç kuşku yok, liberalizmle düşüp kalkanlar olup bitenlere "demokratikleşme" penceresinden bakacaklar. Nasılsa entelektüel geyiklerin esaslı bir parçasıdır "Osmanlı'yı hafife almayın, akil bir sistem oturtulmuş, hoşgörü yerleşmişti" saptaması. "Ötekine saygı" ile başlayıp biten bir liberal dünyada ceberrut Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı ademi-merkeziyetçi Osmanlı!

Neden olmasın?

Sonra, bu ülkedeki bütün kötülüklerin kaynağı olan elitist diktatörlerin kökeni var. Asker ve CHP, öncesinde İttihat Terakki ve elbette Genç Türkler... Zaten işler Genç Osmanlıların Jön Türklere dönüşmesiyle bozulmaya başlamamış mıydı? Son demokrat Prens Sabahattin'in elenmesiyle Türkiye'nin faşizme yolculuğu da hızlandığına göre... Mutlaka soğukkanlılık önerecek, "Osmanlı İmparatorluğu'na nasılsa geri dönülmez, konuya daha geniş bir mercekten bakılmalı" denecektir. Farklı kimliklerin daha özgür hale gelmesi... Fena mı? Zaten bağımlı bir coğrafyada savaş ve çatışmaların yerini din faktörü ile birarada tutulan özerk birimlerin alması... Kötü mü? Yerel idarelerin sözünün olması... Tercih edilmez mi?

Daha yüzsüzleri, tıpkı Avrupa Birliği konusunda olduğu gibi, "bu bir süreç, bundan demokrasi ve insan hakları için yararlanalım" diye savunacaklardır pozisyonlarını, küreselleşme çağının şark cephesini keşfetmenin heyecanıyla...

Ve elbette Kürt meselesi var. Hani başka her şeyi belirleyen, Türkiye solunun varoluş paradigması haline gelen konu... E bu açıdan bakıldığında... Mükemmel çözüm! En azından mükemmele yakın! Geniş bir Kürt sancağı, kuzeyi ve güneyi birleştirmiş, özerkliğini elde etmiş. "Bizimkiler" çoğunlukta, ortada ne Barzani kalır ne Talabani, Osmanlı'nın sol kanadı haline geliverir Amediye.

İşte burada devreye ulusalcılıkla halvet halinde olanların "acaba" sorusu girecektir. Acaba, Yeni Osmanlı bir ABD projesi olmaktan çıkar da, bir "Doğu" seçeneği olarak Türkiye'nin eksen değişimine yardım edebilir mi? Büyüyen, bölgesel bir Türkiye'yi Avrupa'nın Amerika'nın kontrol etmesi zorlaşacağına göre... Varsın "Yeni Osmanlı" hayalleriyle avunsun gericiler, Türkiye Cumhuriyeti yaşayacaksa, genişlemelidir. Dikkatli olalım, cumhuriyet düşmanlarının ekmeğine yağ sürmeyelim ama bu fırsatı da kaçırmayalım. Türkiye'yi küçültmeden birileri, biz onu büyütelim!

Derler, mutlaka böyle derler...

"Devrimcileri" de unutmayalım. "Ha Osmanlı, ha TC" en popüleri olabilir. "Ne fark eder, değiştirirsiniz, adınızı OKP yaparsınız" yılışıklığı da gelecektir arkasından. "Fena mı, yıkılıyor burjuva diktatörlük, akıllı ol kendine fırsat yarat" diyenler de çıkacaktır. En güzeli, "Ortadoğu devrimci çemberi" tezlerinin hortlaması olur. Hazır Erdoğan popülerken eski defterleri piyasaya sürmenin tam zamanı değil midir?

Sözün kısası, "korkmamamız" öğütlenecektir, "Sen çok yaşa Sultan Abdülhamit" pankartlarından rahatsızlık duymamamız, halifeliğin yeniden tesisi tartışmalarına "başka" bir açıdan bakmamız önerilecektir.

Ama biz korkuyoruz. Gelişmelerden korkuyoruz. Bu gelişmelere karşı yeterince direnç örgütleyememekten korkuyoruz. Türkiye solundan Yeni Osmanlıcılığa vize verenlerin çıkmasından korkuyoruz.

Korkuyoruz çünkü Yeni Osmanlıcılığın Türkiye Cumhuriyeti'nin tasfiyesi ve bununla birlikte emperyalizmin bölgesel planları için inanılmaz derecede etkili bir ideolojik güce dönüştüğünü görüyoruz. İslamcılara gereksindikleri meşruiyeti, milliyetçilere aradıkları çıkış için doğrultu veren bu açılımın Türkiye'de solu hazırlıksız yakaladığını düşünüyoruz.

Korkuyoruz, açığı kapatamamaktan...

Korku, her zaman teslimiyete götürmez!

Korkun, Yeni Osmanlıcılıktan korkun, bu sürecin sonuçlarından, aktörlerinden ve boyutlarından korkun. Korkun ki, kanıksamayın ve mücadele edin.

[email protected]