Tayyip’e tuzak kurmuşlar, o da düşmüş

Rusya’ya ait SU-24 bombardıman uçağı Türk F-16’ları tarafından vuruldu, düştü. İki gün bunu konuştuk. Sıra geldi Erdoğan’ın düşmesine.

Yok, attan düşmesi değil. Erdoğan tuzağa düşmüş; düşürülmüş. Meğer uçağın düşürülüşü aslında Erdoğan’ın tuzağa düşürülüşüymüş. 

Rivayet muhtelif; kimine göre uçağı Erdoğan’dan kurtulmak isteyenler düşürdü, kimilerine göreyse amaç Rusya ile Türkiye’nin arasını açmaktı. Her iki durumda da düşen Erdoğan.

Yani tuzağa…

Kim kuruyor bu tuzağı?..

En çok ABD’nin adı zikrediliyor. Arada biri Gülen cemaatini işaret etti. Cemaat taraflarındansa uçak hadisesinin Erdoğan’ı felakete sürüklemek isteyen Ergenekoncuların yeni numarası olabileceğine ilişkin imalar duyuluyor.

Adam her durumda mağdur, sürekli kandırılıyor, tuzağa düşürülüyor.

Buradan devam edecek olursak, Erdoğan’ın bizzat Ruslar tarafından aldatıldığını da pekala ileri sürebiliriz. Ne malum, Rusya’nın Suriye’de hareket özgürlüğü kazanmak için bir uçağını feda etmediği! Bizimkiler ısrarla “Rus uçağı olduğunu bilmiyorduk, bilsek başka türlü olurdu” demiyorlar mı? Belki Rus pilotlar Suriyeli gibi davranmış, zavallı Erdoğan’ı tuzağa düşürmüştür.

Bu işte parmağı olan herkes; F-16’ların pilotları, Davutoğlu, Eskişehir’deki havacı paşalar ve her zamanki gibi Hakan Fidan teorik olarak Erdoğan’ı güç duruma düşürmek için böyle bir tertibe kalkışmış olabilir!

Azıcık zahmet edin, listeye mutlaka yeni ekler yapacaksınızdır. Özetle, tuzaktan söz ettiğinizde, bunu yapacak kişi bulma sıkıntısı yok.

Ancak kurban her zaman olduğu gibi tek!  

Gezide tuzağa düşürülmüştü hatırlayacak olursanız; cemaat polisleri yakmış, vurmuş, dövmüş halk öfkesini “diktatör” dediği Tayyip’e yöneltmişti. Bereket Kürt siyaseti “bu bir darbe girişimi”  diyerek tuzağı boşa çıkarmıştı.

Sonradan öğrendik ki, öncesi de varmış. Ergenekon, Balyoz ve bilimum siyasi davada Erdoğan tuzağa düşürülmüş, kandırılmış. Onunla Türk ordusu arasına kara kedi gibi girmişler. Neyse ki, bu sefer Türk milliyetçileri imdada yetişti de cemaatin tuzağı bir kez daha boşa çıktı, Erdoğan kurtuldu!

Hayatımız tuzaklardan ibaret anlayacağınız ve memleketin meselesi Erdoğan’ı o tuzaklardan korumak!

O düşecek, biz çıkaracağız.

İyi numara!

Ve şaka değil.

Şu anda hem Türkiye’de hem Rusya’da ciddi bir lobi çalışması yürütülmekte, “Erdoğan tuzağa düşürüldü, ey Putin bari sen tuzağa düşme” denmekte: “Erdoğan’ın üstüne gitme, gidersen tuzak işler, Rusya ile Türkiye’nin arası açılır, ABD’ye yarar”!

E hani, Erdoğan’ın düşmesini Amerikalılar istiyordu? Rusya ile arası açıldığında Amerikalılar onu bağırlarına basmayacaklar mı? Hem Erdoğan Rusçu muydu da Rusya ile arası açılmaya çalışılıyordu? Eğer öyleyse, Suriye krizi nedeniyle Türkiye’ye yerleştirilen NATO füzeleri, vızır vızır işlemeye başlayan İncirlik üssü, cihatçı çetelere giden onca cephane Rusya ile iyi ilişkileri perdelemeye yarayan fan fin fon işler, yani bir tür tuzak mıydı? Erdoğan tuzağa düşerken aslında Obama’yı mı kumpasa getiriyordu? Birileri Obama’ya da “sakın tuzağa düşme” diyor muydu? 

Offff.

O tuzaklar kafanıza düşsün emi!

Bugünkü dünya sisteminde herkesin birbirine tuzak kuracak kadar ikiyüzlü olduğunu biliyoruz. 

Erdoğan’a tuzak kuruluyordur elbette. O da başkalarını tuzağa düşürmeye çalışıyordur.

İyi de bir noktadan sonra bütün bunlardan bize ne?

Düşmesin ya da inancı olan biri olarak Allah düşürmesin!

Bizi ilgilendiren halkın bu tuzaklardan nasıl korunacağı… Erdoğan’ın aldatılmasından, tuzağa düşürülmesinden çok daha değerli, önemli.

Şu andaki tuzak, jeostrateji manyaklığının toplumu esir almasıdır. İran şunu hesaplıyormuş, Esad’ın kafasında şu varmış, Rusya şu olunca bunu yapacak, bu olunca şunu yapacakmış, Obama 2016’ya kadar ayıya dayı diyecekmiş, Erdoğan’ın gizli ajandası değişmişmiş…

Azıcık sadeleşme, acilen sadeleşme…

Entrikalara düşkün olmasa, o kadar büyük sarayı dikmezdi. Bu kadar hesap-kitap alevere-dalevere tuzağa düşecek elbet.

Önemli olan halkla ilişkisi. Her durumda halk düşmanı, emek düşmanı olan birini tuzaklardan korumakla mı uğraşacağız!

Asıl tuzak bu.

Ve halk düşmanlığı, emek düşmanlığı Erdoğan’la sınırlı değil. Basit bir ilke, halkı tuzaklardan korur oysa…

Patron takımından, yobaz tayfasından, emperyalist proje ve merkezlerden uzak duracaksın. Bir noktadan sonra kim kimin kuyusunu kazıyorla ilgilenmeyeceksin. Ezenlerin dünyasındakilerin birbiriyle mesafesinden çok, onların bütününün halkla mesafesini önemseyeceksin. 

Erdoğan tuzağa mı düşürüldü; o tuzağa halkın da düşürülmesini engelleyip, “kendi düşen ağlamaz” diyerek yoluna devam edeceksin.