Patronu ve patronunun arkadaşı tarafından öldürülen 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Şule Çet davasında kritik bilirkişi raporu açıklandı.
Raporda sanıkların intihar iddiasını çürütecek bulgular yer alırken, “Düşme pozisyonunda yerle temas ile sol ayaktan fırlayan ayakkabının sağ dirsek altında kalma olasılığı bulunmadığından, ayakkabısının vücudundan önce yere düştüğü, intihar davranış ve sürecin olağan akışına aykırıdır" denildi.
Şule Çet'in binanın 20. katından atılmadan önce öldürülmüş olabileceğine ilişkin bilgiler de raporda kendisine yer bulurken, şöyle denildi:
“Olayın meydana geldiği iddia edilen odada tespit edilen bulgular, cam, pencere aralığı, cam önünde duran sehpa, sehpa ile cam arasındaki mesafe, sehpa üzerinde duran tavla, nesnelerin birbiriyle olan ilişkisi ve düzeni yanında, olay yeri incelemesi sırasında bu cam ve pencere üzerinde ve kenarlarında Şule Çet’e ya da sanıklara ait herhangi bir parmak izi saptanmaması; olayın bu odada gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında bir şüphe doğmasına neden olmaktadır."
AVUKATTAN soL'A DEĞERLENDİRME
Bilirkişi raporunu soL'a değerlendiren Çet ailesinin avukatı Ferhat Gebeş şunları söyledi: "En önemli detay çorabın birinin olup diğerinin olmaması. Ben orda zaten sanıklara da sordum, tek çorap giyer misiniz diye. İlk duruşmada özellikle sanıklara, ofise ayakakbıyla mı ayakkabısız mı girdiklerini sormuştuk. Bunu aslında bilerek sorduk. İkincisi sol ayakkabı, maktulden önce düşüyor, dirseğinin altında kalıyor. Neden? Maktul ile ayakkabı beraber, aynı anda düşseler ayakkabının dirseğin altında kalma ihtimali yokk. Raporda bu açıkça vurgulanıyor. Ayakkabının biri yere maktulden önce düşmüş, diğeri sonra düşmüş. Sonra düşmesini neye bağlıyorlar? Çünkü maktulün kafasının yere temas ettikten sonra beyin dokuları vektörel şekilde dağılıyor. Baktığınızda sağ ayakkabının üzerinde doku parçaları yok. Bu da gösteriyor ki, diğer ayakkabı maktulden sonra düşmüş. Yani bunlar aslında, sanıkların anlattıkları olay örgüsüyle örtüşmüyor. Onlar ne diyordu? 'Eller camdan sarkmış vaziyette ben gidiyorum dedi, tutmaya çalıştım' diyorlardı. Anlatılan örgüye göre bu uyuşmuyor. Raporda başka hususlar da var. Nesnelerin birbiriyle olan ilişkisi, parmak izinin hiçbir yerde çıkmaması... Bu zaten bir ön rapordu. Şimdi 17 Haziran'da olay mahallinde keşif de yapılacak. Detaylı bir inceleme yapılacak. Orada düşme mekaniği ve dnamiğiyle ilgili detaylı araştırma neticesinde daha da belirginleşecek her şey. Biz çıkan bu ön raporu kıymetli buluyoruz."
ELLE BOĞMA ŞÜPHESİ GÜNDEME GELMİŞTİ
Şubat ayında Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda oldukça önemli bir tespit yer almış, raporda yer alan tespite göre Şule Çet'in plazadan atılmadan önce elle boğulmuş olabileceği vurgusu yer almıştı.
