Erdoğan-Bahçeli görüşmesi öncesi: Neler oluyor, ne planlanıyor?

Siyaset kulisleri dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yaptığı erken seçim çıkışı sonrası yeniden hareketlendi. Bugün 13.30'da Saray'da yapılacak görüşme sonrası takvimin büyük oranda netleşmesi beklenirken, görüşme öncesi kamuoyuna yansıyan tartışmaları, MHP'nin açılımı, Bahçeli-Erdoğan hamlesinin yansımalarını derledik.

Haber Merkezi

6 Ocak 2018- Binali Yıldırım: Kılıçdaroğlu sabırsızlanıyor diyor ki: "Seçimleri öne alalım." Sen git 14 ay oyalan.

1 Mart 2018- Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ: Yok diyoruz, yok diyoruz, yok diyoruz. Ama belli ki Türkiye’de bazı çevrelerin seçimin öne alınması konusunda  istekleri var. Ama o çevrelere de şunu söylüyoruz; Türkiye’de seçimin ne zaman  yapılacağına hükümetin dışındakiler değil hükümet karar verir. Hükümetin kararı  da çok açık, seçim vaktinde yapılacaktır.

6 Nisan 2018- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (Erken seçim tartışmaları) Nereden çıkıyor bunlar, artık bunları konuşmayın. Böyle bir çalışmamız kesinlikle yok.

Sırasıyla yapılan bu açıklamalara rağmen AKP kulislerinde uzun süredir genel seçimin yerel seçimlerin önüne alınması konuşuluyor, bu hamlenin AKP'nin hayrına olduğu vurgulanıyordu.

Erdoğan'a yakın yazarlardan Bayram Zilan, 2019 seçimlerinin AKP için tehlikelerine dikkat çekerek seçimin mutlaka 2018'de yapılması gerektiğini yazmış, kısa süre önce Binali Yıldırım’ın başdanışmanı Abdülkadir Özkan’ın dergisinde de sonbaharda erken seçim çağrısı yer almıştı.

Bu konuda parti içinden de Erdoğan'a çok sayıda talep gittiği ve Erdoğan'ın da Mart ayında yapılan bir parti toplantısında erken seçim için araştırma yapılmasını istediği basına yansımıştı.

Burada AKP'lilerin taleplerini bazı başlıklar altında toplamak mümkün:

  • Yerel seçimlerde yaşanacak olası oy kaybının etkileri genel seçime olumsuz yansır.
  • Afrin operasyonu sonrası seçime gitmek oyları bir miktar arttıracaktır.
  • Ekonomide yaşanan sıkıntıların 2019'a kadar partiye olumsuz etkileri daha da ağırlaşır.
  • Yerel seçimlerde MHP ile yaşanacak olası gerilimlerin 2019 ittifakını çatlatma olasılığı.
  • Genel seçimi erken alırsak oyumuz ve Meclis'teki sandalye sayımız daha yüksek olur. Tersi durumuda Erdoğan başkan olsa bile Meclis'te çoğunluğu kaybedersek ülkeyi kararnamelerle yönetmek zorunda kalabiliriz.

BAHÇELİ'NİN ÇIKIŞINDAN ERDOĞAN'IN HABERİ VAR MIYDI?

Tüm bu açıklama ve gelişmelerin ardından dün Meclis Grup Toplantısı'nda Bahçeli'nin yaptığı erken seçim çağrısı gündeme bir anda "bomba" gibi düştü.

Bahçeli'nin bu çıkışının ardından gözler Erdoğan'a çevrilirken, Erdoğan bugün yapılacak görüşmeye kadar konuşmayacağını söyledi. Daha önce kamuoyu önünde bu talebi defalarca geri çeviren Erdoğan, Bahçeli'nin çıkışı sonrası net bir açıklama yapmaktan kaçındı.

Görüşme öncesi Ankara kulislerinde Bahçeli'nin bu açıklamasından Erdoğan'ın haberi olup olmadığı tartışılmaya başlandı.

Abdullah Gül'ün eski danışmanlarından Yeniçağ yazarı Ahmet Takan, "Saray kaynaklarına" dayandırdığını belirttiği yazısında, Erdoğan'ın Bahçeli'nin açıklamasından haberdar olduğunu ve seçim tarihi için Ekim ayını düşündüğünü söyledi.

Konuya ilişkin Hürriyet'te yer alan haberde ise Erdoğan'ın açıklamadan haberinin olmadığı ileri sürüldü, Bahçeli'nin sözleri sonrası "üzüldüğü" iddia edildi. Ancak yıllardır bildiğimiz Erdoğan figürünün böylesi bir tabloda kesin bir dille talebi reddetmesi beklenirken, haberde, Bahçeli'nin açıklaması sonrası AKP'nin erken seçimi kaçınılmaz gördüğü ve seçim için en erken haziran, en geç eylül ayının düşünüldüğü belirtildi. Yani AKP bir anda Bahçeli'nin çıkışı sonrası seçim tarihi üzerine düşünmeye başladı iddiaya göre...

PLAN GEÇEN AY GÜNDEME GELMİŞTİ

Bahçeli'nin erken seçimi AKP'nin yerine de açıklayacağı iddiaları mart ayında Talat Atilla'nın "turktime" adlı sitedeki yazısıyla gündeme gelmişti.

"Bir erken seçim olmasa, Milletvekillerinizi 20 saat sabahlara kadar çalıştırarak, 'İttifak kanunu' çıkarır mıydınız?" diye soran Atilla, şöyle demişti:

Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimi her zaman zamanında yaptığı gibi her fırsatta, “Seçim zamanında yapılacak!” dedi.
Bu yüzden erken seçim kararı alınması halinde Erdoğan’ın sözlerinin, “Güvenilirlik Gravitesi”nin tartışmaya açılma endişesi var.
Aldığım kulis bilgilerine göre bu endişe zekice bir yöntemle aşılmış.
Erken seçim kararını Cumhurbaşkanı Erdoğan değil, Devlet Bahçeli’nin açıklayacağı yönünde bilgilerim var.
Yani, Erdoğan sözünü yere düşürmediği gibi; ittifak ortağının isteğini de kırmamış olacak!
MHP açısından da, “Oyları düştü, erken seçimden korkuyorlar!” söylentileri de etkisiz hale getirilmiş olacak.

ERKEN SEÇİM LOBİSİ BOŞA DÜŞTÜ DEMİŞTİ, ŞİMDİ YENİ SENARYO YAZIYOR

AKP kulislerine en yakın gazetecilerinden biri olan Abdulkadir Selvi, günler önce kaleme aldığı yazısında "Hem Erdoğan hem Bahçeli, erken seçim lobisinin umutlarını boşa çıkardı" diyordu.

Selvi'nin yazısında AKP ve MHP'nin neden erken seçime gitmesi gerektiğine ilişkin lobi faaliyetleri aktarılıyor ve bu faaliyetlerin kaybettiğini ilan ediyordu. Ancak dünkü açıklama sonrası Selvi de bugün yeni senaryo yazılarını kaleme almaya başladı.

Ancak burada önemli olan Selvi'nin "lobi kaybetti" dediği yazısındaki tezleriydi:

Ankara’da güçlü bir erken seçim lobisi var. Önceleri umutlarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlamışlardı. Yerel seçimlerde AK Parti’nin oyunun düştüğünü belirterek, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin öne çekilmesi gerektiğini savunuyorlardı. Erdoğan bu senaryolara prim vermeyip, ”Seçimler zamanında yapılacak” diye kestirip atınca gözlerini Bahçeli’ye çevirmişlerdi. Bahçeli’nin Ecevit ve Yılmaz’la koalisyon ortağı olduğu sırada sürpriz bir şekilde 3 Kasım 2002 seçimlerine gidilmesi kararını hatırlatıp, ”Bahçeli, sonbaharda seçim kararı alabilir” diyorlardı. Erken seçim tezlerinden birini de İYİ Parti oluşturuyordu. Bahçeli’nin İYİ Parti’nin seçimlere katılmasını önleyecek bir tarihte erken seçim kararı alacağını savunuyorlardı. Hem Erdoğan hem Bahçeli, erken seçim lobisinin umutlarını boşa çıkardı.

Selvi'nin boşa düştü dediği bu tezler, dünkü çıkış sonrası yeniden gündemde.

AKP-MHP-YSK ORTAKLIĞI

YSK'nin Ocak ayında açıkladığı seçime girecek partiler listesi büyük tepki çekmiş, seçim için tüm yeterlilikleri sağlayan Türkiye Komünist Partisi dahil birçok parti liste dışı bırakılmıştı.

Meral Akşener liderliğinde İyi Parti de liste dışı kalan partilerden biri olurken, Selvi'nin ileri sürdüğü tez dünkü gelişmeler sonrası bir kez daha gündeme geldi.

AKP'nin çok az partiyle seçime gitmek istediği, birçok partiyi YSK eliyle seçim dışı bırakmak istediği biliniyor. Bu yönde YSK de temsilcisi bulunan diğer partilerin de kolaylaştırıcı bir rol oynadığı ileri sürülürken, şimdi gözler bir kez daha YSK'ye çevrilmiş durumda.

YSK'nin vereceği olası bir hukuksuz kararın zaten büyük oranda eriyen seçimin güvenilirliği başlığına bir darbe daha vuracağı belirtiliyor.

KİM, NE DEDİ?

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan: Türkiye’nin içine sokulduğu tek adam rejiminden kurtuluş yolu seçimdir. Biz her zaman seçime hazırız. Bu sefer seçim kararını tek adam koalisyonunun sözcüsü verdi. Hükümet sözcüsü belli, Bekir Bozdağ, AKP sözcüsü bellidir, Mahir Ünal ve tek adam koalisyonunun sözcüsü de Devlet Bahçeli.

İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Türkkan: Erken seçim senaryosu bugüne kadar AKP dışından gelişti. Nitekim erken seçimi de iktidarın küçük ortağı açıkladı. Erken seçim bu iktidarının hezimetinin daha erken olmasının önünü açacaktır. Türk milletinin mevcut iktidardan kurtulmasını sağlayacaktır. Milletimize hayırlı olsun, İYİ Parti olarak bizi de mutlu etmiştir.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan: Devlet Bahçeli, Erdoğan'dan habersiz böyle bir kararı açıklayamaz. Erdoğan, tükürdüğünü yalamak istemiyor. Söyleyemeyeceklerini kankası Bahçeli'ye açıklatıyor. Eğer böyle bir karar aldıysanız, biz de HDP olarak hodri meydan diyoruz.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin erken seçim açıklamasından önce AKP ve MHP arasında bir görüşme kesinlikle olmadı. Biz teklifi yaptık. Kararı verecek olan onlar.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener: Bahçeli’nin seçim talebini birlikte duyduk. Bizim açımızdan telaşlanacak bir durum yoktur. Biz zaten ağır bir karartma uygulanan, programlar konuşulmamıza rağmen arkadaşlarımızın çağırılmadığı bir dönemden çıkıp geldik. Bizim için erken seçim, zamanında seçim sorun değildir. Bakalım Erdoğan ve Küçük ortağı Bahçeli ne karar verecek.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Şimdi seçim diyorlar ya, olacak inşallah ve bunları göndereceğiz. Vatandaş gönderecek, bıktık artık. Ana aktörü bir bekleyin. O sözcüydü.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu: İlla ‘26 Ağustos’ dedi diye 26 Ağustos olması gerekmez. Eylül içerisinde Ekim’in içerisinde herhangi bir gün olabilir bizim için. Onlar herhalde kendi aralarında anlaşırlar. Biz de ona göre hazırlıklarımızı zaten yapıyoruz biraz hızlandıracağız o kadar.

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci: Yeni sistemi kurup Türkiye’nin gelecekle ilgili o uzun yolculuğa çıkması lazım. Öngörülebilirlik ve sürdürülebilirlik anlamında ekonomik olarak olumlu bir adım.

Erdoğan'ın Başdanışmanı İlnur Çevik: Türkiye siyasetini 45 yıldır takip eden bir gazeteci iseniz MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'erken seçime 26 Ağustos'ta gidelim' çağrısı artık okun yaydan çıktığını ve kolay kolay Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçiminin 2019 Kasım'ında olamayacağı ortada.