Mahkemeden müfredat kararı: Zorunlu tutulan eğitimin içeriği 'din kültürü' değil, 'din' eğitimi!

Zorunlu din dersi zorbalığına karşı bir hukuk zaferi haberi daha geldi... Antalya'da çocuğunun zorunlu din dersinden muaf tutulmasını isteyen bir veli, talebi reddedilince konuyu mahkemeye taşıdı. Mahkeme, "Okullardaki din dersi müfredatında belli bir din anlayışı esas alınmaktadır, bu 'din kültürü' eğitimi değil, 'din' eğitimidir. Uluslararası sözleşme hükümleri ve…

Ahmet Çınar

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'ne, Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne, AİHM kararlarına, anayasadaki laiklik ilkesine, Tevhid-i Tedrisat Yasası'na ve pedagoji bilimine aykırı bir şekilde uygulanan "zorunlu din dersi" zorbalığı sürüyor. Türkiye'nin çeşitli kentlerinde velilerin bu zorbalığa karşı hukuki mücadeleleri de devam ediyor. 

Zorunlu din dersi zorbalığına karşı yeni bir hukuk zaferi haberi Antalya'dan geldi. 

Antalya 3. İdare Mahkemesi, bir velinin "çocuğum din dersinden muaf tutulsun" talebini reddeden Milli Eğitim Müdürlüğü'nün "ret" kararının hukuka aykırı olduğuna hükmetti. 

MİLLİ EĞİTİM "ÇOCUĞUM DİN DERSİNDEN MUAF OLSUN" TALEBİNİ REDDETTİ

Antalya'daki olay şöyle gelişti: Muratpaşa ilçesindeki özel Uğur Ortaokulu 5'nci sınıf öğrencisi E.A.'nın annesi E.O., çocuğunun zorunlu din dersinden muaf tutulmasını talep eden bir dilekçe yazdı. Anne E.O. "Çocuğum E.A.'ya ailesinin iradesi dışında ve dini, felsefi görüşlerimize aykırı şekilde dini eğitim verilmektedir. Bu durum anayasanın 24. maddesindeki inanç özgürlüğüne ve uluslararası sözleşme hükümlerine aykırıdır" şeklinde bir dilekçe verdi. Velinin bu talebi idare tarafından reddedildi.

RET CEVABI ALAN VELİ KONUYU MAHKEMEYE TAŞIDI

Bunun üzerine veli E.O., konuyu idare mahkemesine taşıdı. 

Antalya 3. İdare Mahkemesi, velinin talebine ilişkin "ret" işleminin hukuka uygun olmadığına oy çokluğuyla karar verdi. 

MAHKEME: MÜFREDATIN İÇERİĞİ "DİN KÜLTÜRÜ" EĞİTİMİ DEĞİL "DİN" EĞİTİMİ

Mahkeme kararında, Anayasa Mahkemesi'nin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin benzer konulardaki kararlarına atıfta bulunuldu.

Kararda şu ifadelere yer verildi: 

"Anayasanın 24. maddesine göre din kültürü ve ahlak bilgisi öğretiminin ilk ve orta öğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında olduğu kuşkusuzdur. Ancak bu öğretimin, anayasanın öngördüğü amaca uygun bir müfredatla verilmesi gerektiği, içeriğinin nesnel ve çoğulcu olması, kişinin dininin bir ayrım ve eşitsizlik unsuru olarak kullanılmaması ve devletin dinler karşısında tarafsız kalarak bütün dinsel inançları eşdeğer olarak görmesi gerekmektedir. Öğretimde uygulanan müfredatın, belirli bir din anlayışın esas alması durumunda, bunun 'din kültürü ve ahlak bilgisi' dersi olarak kabul edilemeyeceği ve 'din eğitimi' halini alacağı açıktır."

"VELİNİN TALEBİNİN REDDİ HUKUKA AYKIRI"

Kararda şöyle denildi:

"Anayasanın 24. maddesinde hiçbir ayrım yapılmadan tüm vatandaşlar için din dersinin zorunlu olduğunun belirtilmesine, ilk ve orta öğretim kurumlarında verilen dersin adının 'din kültürü ve ahlak bilgisi' olmasına rağmen, bu dersin içerik olarak bu dersin 'din kültürü ve ahlak bilgisi' öğretimi olarak kabul edilemeyeceği açık olduğundan ve din eğitiminde ancak kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcilerinin talebine bağlı olması karşısında ailesinin dinin inanç (ya da inançsızlıklarına) ve felsefi düşüncelerine uygun olmadığını iddia eden davacının çocuğunun din eğitiminden muaf tutulması yolunda yaptığı başvurunun reddi yönünde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır."