Danıştay'ın 'okullarda zorunlu mescit' kararı: Laikliğe aykırı ama uygulama sürecek

Bir aile, 2004 doğumlu çocuklarının geleceği için okullardaki 'zorunlu mescit' uygulamasının iptalini talep ederek yönetmeliği yargıya taşıdı. Danıştay 8. Dairesi talebi reddetti. Bu kez aile konuyu 13 üyeli Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na götürdü. Başkan ve 4 üye 'zorunlu mescit' uygulamasının anayasaya ve laikliğe aykırı olduğuna dair şerh koydular ancak talep…

Okullardaki "zorunlu mescit" uygulamasının kaldırılmasını isteyen bir ailenin başvurusu, 13 üyeli Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından reddedildi. Karara şerh koyan başkan ve 4 üye, anayasanın laiklik temelli hükümlerine vurgu yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı yönetmeliğin hukuka aykırı olduğu savunulan şerhte, “İbadethane açılmasının eğitim öğretim faaliyetinin yürütülmesi için zorunlu hale getirilmesi laiklik ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir” denildi.

BİR AİLE 'ZORUNLU MESCİT' UYGULAMASINI YARGIYA TAŞIDI

​Cumhuriyet'ten Ozan Çepni'nin haberine göre çocuklarının geleceği için okullardaki "zorunlu mescit" uygulamasını yargıya taşıyan bir aile, Danıştay’ın ret kararı ile karşılaştı. 

DANIŞTAY 'ANAYASA VE LAİKLİĞE AYKIRI' ŞERHİNE RAĞMEN TALEBİ REDDETTİ

Danıştay, okullarda kız ve erkek için ayrı ayrı "zorunlu mescit" bulundurulması şartının kaldırılmasına yönelik talebi, daire başkanı ve 4 üyenin şerhine rağmen reddetti. Danıştay Başkan Vekili’nin de karşı çıktığı "zorunlu mescit" uygulaması kararının şerhinde “Anayasaya ve laiklik ilkesine aykırı” değerlendirmesi yapıldı.

AİLENİN BAŞVURUSU DANIŞTAY'DAN DÖNDÜ

Eğitim sendikalarının ardından en son 2004 doğumlu çocuklarının geleceği için bir ailenin yönetmelik hükümlerinin kaldırılması talebiyle yaptığı başvuru Danıştay’dan döndü. Aile, Danıştay’a başvurusunda, anayasadaki laiklik vurgularını, “eğitim ve öğretim kurumlarında sadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili faaliyetler yürütülür” hükmünü ve Milli Eğitim Yasası’ndaki, “eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayrımı gözetilmeksizin herkese açıktır, eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz”, “Türk milli eğitiminde laiklik esastır” maddelerini anımsattı.

8. DAİRE REDDEDİNCE AİLE İTİRAZI İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU'NA TAŞIDI

Danıştay 8. Dairesi’nin yürütmeyi durdurma talebini reddetmesinin ardından aile, itirazlarını Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na taşıdı. Aile ayrıca yönetmelikte bulunan "zorunlu abdesthane" alanı için de başvurduklarını, ancak 8. Daire’nin ret kararında buna değinilmediğini, abdesthanenin yönetmelikte tuvalet anlamında değil "abdest alınan yer" anlamında kullanıldığını belirterek, bu alanlara ilişkin de yürütmeyi durdurma kararı istedi.

'LAİKLİK İLKESİNE AYKIRI' ŞERHİNE RAĞMEN TALEP REDDEDİLDİ

Başvuruyu inceleyen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da, ailenin talebini reddetse de 13 üyeli kurulda daire başkanı ve 4 üyenin karşı oyu ve yazdıkları şerh, okullardaki "mescit zorunluluğunun" laiklik ilkesine neden aykırı olduğunu gözler önüne serdi. 

Danıştay Başkan Vekili ve İdari Dava Daireleri Kurulu Başkanı Namık Kemal Ergani ve diğer karşı oy kullanan hakimlerin hazırladığı şerhte, anayasanın laiklik temelli hükümleri vurgulanarak, MEB’in yönetmeliğinin hukuka aykırı olduğu savunuldu. Şerhte yönetmelik maddesine karşı, “Bu kural ile her kademedeki kurumda dini mekan bulundurulması zorunluluğu getirilerek anayasanın, eğitim ve öğretim kurumlarında sadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili faaliyetler yürütüleceğine ilişkin 42. maddesi ile 1739 sayılı kanunun 4. maddesine aykırı bir düzenleme yapılmıştır. İbadethane açılmasının eğitim öğretim faaliyetinin yürütülmesi için zorunlu hale getirilmesi laiklik ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir” denildi.