AKP müfredatıyla davalı olanlar çoğalıyor

Aydınlanma Hareketi Ankara, İstanbul ve İzmir’de yaptığı basın açıklamalarının ardından müfredatın iptali için açılan davaya müdahil olmak isteyenler ilk dilekçeleri verdi.

Haber Merkezi

AKP'nin gerici eğitim müfredatına karşı uzun süredir çalışamalar yapan Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi, yurttaşlara müfredatın iptaline ilişkin açılan davaya müdahil olmaları çağrısı yaptı.

Bugün İzmir, İstanbul ve Ankara'da bu çağrıya karşılık verenler de başvurularını gerçekleştirdi.

"AKP müfredatıyla davalıyız" diyen Aydınlanma Hareketi, basın açıklamasında eğitimcilerin müfredatla ilgili çalışmalarının sonucunda ortaya çıkarılan İnceleme Raporu'nun bulgularını da kamuoyuyla paylaştı.

Ankara'daki Danıştay binası önünde konuşan eski Anayasa Raportörü ve soL yazarı Ali Rıza Aydın, açıklamalarına tutuklu eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'yı selamlayarak başladı. 
2017 - 2018 eğitim-öğretim dönemindeki müfredatı "Bilimsel verilerin çıkarıldığı, kalıpların, soyut verilerin, ırkçı mezhepçi düşüncelerin eklendiği müfredat" olarak değerlendiren Aydın, söz konusu müfredatı detaylı olarak incelediklerini ifade etti. Aydın, "Türkiye'nin dört bir yanında bu müfredata ilişkin davaları açacağız" dedi. 

Ankara'da yapılan müdahillik açıklamasına ayrıca soL yazarı Serpil Güvenç, eski CHP Milletvekili ve soL yazar Oğuz Oyan da katıldı. Açıklamaya katılamayan avukat Ömer Faruk Eminağaoğlu ve Eğit-Der Başkanı Mustafa Demir, Aydınlanma Hareketi'nin müfredatın iptaline ilişkin başlattığı mücadeleye destek mesajlarını iletti. Eminağaoğlu ve Demir, kendilerinin de davaya müdahil olacaklarını bildirdi.


Ankara Danıştay

PARTİ PROGRAMI OLSA PARTİ KAPATILIRDI

İstanbul'daki Çağlayan Adliyesi önünde açıklamayı yapan Mehmet Kuzulugil, müfredat içeriğinin Anayasa'yla uzlaşmazlığını "parti programı olsa, parti kapatılırdı" diyerek tarif ederken, eğitimcilerin hazırladığı İnceleme Raporu'nun bulgularından örnekler verdi.
 
İstanbul'daki açıklamaya katılan isimler arasında TKP Merkez Komite üyesi Aydemir Güler, akademisyen Barış Zeren, tiyatrocu Orhan Aydın, Eğitim İş 1. Şube eski Başkanı Ali Saraç'ın yanında öğrenci velileri ve Aydınlanma Hareketi hukukçuları ve eğitimcileri de vardı.

MÜFREDAT SADECE LAİKLİĞE VE BİLİME DEĞİL GERÇEKLİĞE SAVAŞ AÇIYOR

Üç kentte yapılan ortak açıklamanın metni şöyle:

"Zorunlu eğitim içinde yer alan ilk ve orta öğretim kurumlarında, bu müfredatla temel kural haline getirilen içerikten söz ediyoruz. Tarihten müziğe, matematikten fen bilgisine tüm derslerde bilim dışı, laikliğe aykırı bir şekilde dinci/mezhepçi, gerçekçilikten uzak, Cumhuriyet düşmanı ve Osmanlıcı bir içerik açıkça ilan edilmekte.
Evrim kitaplardan kovulunca, biyoloji anlatımlarının açıkça yanlış bilgilerle yapılması da kaçınılma hale gelmiştir. Biyoloji kitaplarında ‘yanlış’ bilgiler vardır ve bunun nedeni Evrim Teorisi’yle inatlaşmadır. Tıpta tedavi yöntemlerine ilişkin önemli gelişmeleri borçlu olduğumuz Evrim çalışmalarını “sadece bir teori” diyerek geçiştirmeye kalkanların hastanelerde doktordan çok imam, sağlık teknisyenlerinden çok muskacı çalıştıracağından da kaygılanmak gerekiyor.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2017-2018 eğitim müfredatı olarak duyurduğu metinler bir parti programı olarak yayınlansaydı, o parti Anayasa’yla aykırılıkları nedeniyle kapatılması gerekirdi.
Davamızın temelinde şu yaklaşımımız vardır: Bu müfredatta altı çizilerek ifade edilen yaklaşım, eğitimin ‘milli ve manevi değerler ve çıkarılarla’ belirlenmesi şeklindedir. Bu, sadece laikliğe, modern eğitim anlayışına, evrensel insanlık değerlerine, bilime değil gerçekliğe karşı savaş açılmasıdır.

Aydınlanma Hareketi olarak bugün Ankara, İstanbul ve İzmir’de yaptığımız bu basın açıklaması ile birlikte bu davayı kamuoyunun gündemine taşıyor ve davaya müdahil olmaz üzere ilk dilekçeleri veriyoruz. Yine bu basın açılaması ile birlikte, eğitimci arkadaşlarımızın hazırladığı bir inceleme raporunu kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bu rapor ‘AKP müfredatının, bu müfredat doğrultusunda hazırlanmış ders kitaplarındaki bilim dışı, anti-laik ve mezhepçi somutlanışı’ başlığını taşıyor ve müfredat doğrultusunda hazırlanmış ders kitaplarındaki somut anlatımlardan örneklerle sorunun büyüklüğünü ortaya koyuyor.


İzmir Adliyesi

Yurttaşlarımıza önerimiz, tüm yurtta halk toplantıları düzenleyerek, evlerde, kafelerde, meydanlarda buluşarak, müfredata karşı açılmış olan davaya hep birlikte müdahil olmak için örgütlenmektir." ​