Cumhuriyet Gazetesi Yayın Yönetmeni Küçükkaya: 8 arkadaşımız iki milyon tazminat istiyor

Cumhuriyet gazetesindeki yönetim değişikliği sonrası Genel Yayın Yönetmenliği görevine başlayan Aykut Küçükkaya, kendileri görevi devralmadan eski yönetimin 8 kişi için fesih sözleşmesi imzaladığını, bunlar için gazeteden 2 milyon lira tazminat istendiğini söyledi.

Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya, Halk TV'de Enver Aysever'in sunduğu "Ayrıntılar" adlı programa konuk oldu.

Küçükkaya, Cumhuriyet Gazetesi'ndeki yönetim değişikliği sonrasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

"Benim kovduğum söylenen isimlerle ilgili bir gün öncesinde şirketle karşılıklı fesih sözleşmesi imzalanmış hepsinde 7 Eylül tarihi var. Şirketin başında Orhan Erinç, Aydın Engin, Arif Kızılyalın var. İşten çıkaran iki isim var. Arif Kızılyalın imzasını kullanmamış" diyen Küçükkaya, "Ben görevi devraldığım sırada ne yazı işleri müdürü ne sorumlu yazı işleri müdürü yoktu. 8 arkadaşımız 2 milyon TL tazminat istiyor Cumhuriyet'ten. 10 gündür Genel Yayın Yönetmeni'yim bir kişinin bile iş akdine söz vermedim" ifadelerini kullandı.

Yetmez ama evet diyen bir grubun gazetenin genleriyle oynamaya çalıştığını belirten Küçükkaya, "Yeni ekip geldikten sonra Cumhuriyet Gazetesi sanki Kürtlerin sorunlarını hiç yazmamış gibi bir algı oluştu. İlhan Selçuk gibi bir insanın demokrasiyle ilgili bir hata olduğu zaman Cumhuriyet Gazetesi'ne girememe gibi bir ihtimali olabilir mi? Uğur Mumcu gibi bir kalem yetişti Cumhuriyet Gazetesi'nde. İlkeleri uğruna 6 tane yazarını kaybetmiş bir gazete. Bu gazetenin genleriyle oynayamazsınız" diye konuştu.

Küçükkaya, gazeteden ayrılan ve katılacak olan isimlere ilişkin ise şöyle konuştu:

  • Çiğdem Toker'le veda yazısını yazmadan önce görüştüm. Kal dedim. Yazılarınızı büyük bir gururla manşete çekeyim dedim. Tercihini vedadan yana kullandı, saygı duyuyorum. Kadri Gürsel'le de görüştük. Cumhuriyet ekolünü bilen birisidir. Başarılar diledi. O da ayrılmayı tercih etti. Gazeteyi gördükçe, yeni gelenleri gördükçe geri döneceklerine inanıyorum. İlhan Selçuk 'büyük gazetelerden birileri, fikirleri dolayısıyla atılırsa onlara kucak açın' derdi. Ben bu ilkeyi yaşatmaya çalışacağım. Özgür Mumcu ile yarım saat süren bir görüşme yaptım. Çok değer verdiğimiz bir isim. Cumhuriyet dendiği zaman Uğur Mumcu bizim kutsalımız. Özgür gazeteyi izle benim kötü bir gazete yapabileceğime inanıyorsan ayrıl. Özgür Mumcu gazeteyi izleyecek ve yakın zamanda okurlarıyla buluşacak.
  • Özdemir İnce Cumhuriyet'te yazacak. Bir hafta içinde 20 yazarımızı Cumhuriyet'le buluşturacağız. Her hafta beş tanesini açıklayacağız. Genç yazarlarımız, kadın yazarlarımız olmalı. Yazgülü Aldoğan Cumhuriyet'te yazacak. Kültür ve sanat dünyamızın sevilen ismi Öner Yağcı da Cumhuriyet'te yazacak. Zülal Kalkandelen de Cumhuriyet'te yazacak.
  • Atatürk'le ilgili dikkatli yayın yaparız. Bizim kırmızı çizgimizdir. Bu önemli çizgiyi her zaman sağlamak zorundayız.
  • (MİT TIR'ları haberi ) O haber önüme gelse manşet yaparım. Haber gerçekse girer. Can Dündar yazmış, kim yazmış fark etmez. O gün ben Genel Yayın Yönetmeni olsaydım manşet yapardım.
  • Cumhuriyet Gazetesi'nde 25 yıldır çalışıyorum. Kimsenin bir kuruşu kalmamıştır. Bu arkadaşlarımızın da bir kuruşu kalmayacaktır. Bu da Aykut Küçükkaya'nın bir sözüdür.
  • Gazetenin şu anda yüzde 90'ının maaşlarını düşünüyorum. Arkadaşlarımızın maaşlarını tabii ki ödeyeceğiz. Tirajımızı her gün, her ay arttıracağız.
  • Ekim ayında Pazar ekimiz geliyor. Turhan Günay devam ediyor. Kitap ekimiz devam ediyor. 15-20 kişilik ekibin dışarıdan gelerek ek çıkarmasını doğru bulmuyorum. Kendi yazarlarımızın, editör ve muhabirlerimizin çok önemli yaptığı işler var.