Şam’daki patlamanın arkasında Suudi Arabistan mı var?

18 Temmuz’da Şam’da gerçekleştirilen bombalı saldırının arkasında Suudi Arabistan İstihbarat Teşkilatı'nın olduğu, Suriye’nin ise Şam’daki patlamaya misilleme olarak Suudi Arabistan’ın ABD eski büyükelçisi ve Suudi İstihbarat Teşkilatı Şefi Prens Bandar bin Sultan’ı öldürdüğü iddia edildi.

Suriye haber kaynaklarından alınan bilgiye dayanarak, Voltaire Network, 18 Temmuz’da Şam’ın merkezinde gerçekleştirilen ve Suriye Savunma Bakanı dâhil olmak üzere birçok bakanın ve devlet görevlisinin ölümüyle sonuçlanan bombalama olayının arkasında Suudi Arabistan’ın ABD eski büyükelçisi ve İstihbarat Teşkilatı Başkanı Prens Bandar bin Sultan’ın parmağı olduğunu öne sürdü. Bandar bin Sultan yönetimindeki Suudi İstihbarat Teşkilatı’nın CIA’dan aldığı lojistik destekle Suriye Ulusal Güvenliği Genel Merkezi’ni bombaladığı iddia edilirken, Suriye’nin ise Şam’daki patlamaya misilleme olarak 26 Temmuz’da Riyad’da gerçekleştirilen bir bombalı saldırıda Bandar bin Sultan'ı öldürdüğü öne sürüldü. Press Tv de, 22 Temmuz'da Riyad’daki Suudi İstihbarat Teşkilatı Genel Merkezi’nin bombalandığını, olayda Bandar bin Sultan’ın yardımcısının öldürüldüğünü yazmıştı.

Yedi yıldır Suudi Arabistan Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreterliği görevini yürüten Bandar bin Sultan’ın Şam’daki patlamadan 6 gün sonra, 24 Temmuz’da, Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz tarafından Suudi İstihbarat Teşkilatı’nın başına getirildiği bildirildi. Kral Abdullah’ın kardeşi Mekran bin Abdülaziz’in yerine atanan Bandar bin Sultan’ın Şam’daki bombalı saldırıdaki organizasyonunun ödüllendirilmesi amacıyla bu pozisyona yükseltildiği iddia ediliyor. Bazı Batılı kaynaklar ise prensin Şam’daki patlamanın hemen ardından, 19 Temmuz’da bu göreve getirildiğini iddia etti.

Suudi Arabistan Suriyeli muhaliflerin saldırılarını kışkırtıyor
Suudi Arabistan kraliyet ailesi ile yakın ilişki içinde bulunan Cemal Kaşogi geçtiğimiz hafta Reuters’e konuşarak, Prens Bandar bin Sultan'ın emir almayı sevdiğini ve uygun bulduğu takdirde verilen emirleri hızla uyguladığını söyledi. Kaşogi, “Esad’ın hızlıca devrilmesi arzulanıyorsa, Bandar bin Sultan bunun için gerekenleri yapabilmek için sınırsız yetkiye sahiptir” diye konuşmuş, ayrıca Beşar Esad’ın devrilebilmesi için Suudi Arabistan’ın daha fazla istihbarata gereksindiğini söyleyerek, Bandar bin Sultan’ın gereken istihbaratı saylayabilecek bir konumu olduğunu açıklamıştı.

ABD’nin Orta Doğu’daki müttefiklerinden olan Suudi Arabistan’ın Dışişleri Bakanı El Faysal tarafından, Suudi Arabistan’ın Beşar Esad'ın devrilmesi için Suriyeli muhalifleri silahlandırmasının “iyi bir fikir olduğu” daha önce dile getirilmişti. Bu doğrultuda Suudi Arabistan’ın Suriyeli muhaliflere maddi destek ve silah yardımı yaptığı biliniyordu. Buna ek olarak, Bandar bin Sultan’ın Suriyeli muhaliflere kişisel olarak askeri ve maddi yardımda bulunduğu iddia edildi. Daha önce İngiltere resmi kaynakları tarafından, Bandar bin Sultan’ın gizli operasyonlara olan yeteneği sayesinde El-Yamama adına silah ticareti yaptığı, bu şekilde eline geçen 1 milyon pound’u aşan miktarda parayı El Kaide de dâhil olmak üzere cihatçı grupların eylemlerine finansal destek sağlamak için kullandığı öne sürülmüştü.

CIA ile yakın ilişki içinde olduğu bilinen Bandar bin Sultan, geçtiğimiz yıl Gazze Şeridi'nde Filistinli mülteci çocuklar için düzenlenen yaz kampını ateşe veren Selefilerin Beşar Esad’a karşı düzenledikleri eylemleri finanse etmekle de suçlanmıştı.

Bandar bin Sultan, CIA ile Suudi Arabistan'ın bağlantısını kuruyordu
1963’ten 2011’e dek Suudi Savunma Bakanlığı görevini yürütmüş olan Prens Sultan bin Abdulaziz’in oğlu olan Prens Bandar bin Sultan, Suudi Kralı Fahd’ın yakın dostu olması sebebiyle 1983’te Suudi Arabistan’ın ABD büyükelçisi olarak atanmıştı. Kral Fahd’ın iktidarı boyunca bu görevi yürüten Bandar bin Sultan, 16 Ekim 2005’te Kral Abdullah tarafından Suudi Arabistan Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri olarak atanmıştı.

Bandar bin Sultan, büyükelçiliği boyunca ABD ile yakın ilişkiler kurdu. George W. Bush’la kişisel ilişkisi olduğu bilinen prensin, Bush tarafından “evlatlık” muamelesi gördüğü, bu sebeple ABD basınının Bandar bin Sultan’ı “Bandar Bush” olarak andığı biliniyor.

2001-2003 yılları arasında ABD’nin Suudi Arabistan büyükelçisi olan Robert Jordan, Bandar bin Sultan’ın son on yıldır Suudi Arabistan’ın yüksek dereceden güvenlik meselelerinde yer aldığını söylüyor. Jordan, Bandar bin Sultan’ın Suudi İstihbarat Teşkilatı’nın başına getirilmesinin ABD ve Suudi Arabistan’ın ittifakını güçlendirecek bir hamle olduğunu ifade etmişti.

Suudi resmi kaynakları tarafından, Bandar bin Sultan'ın Suriye tarafından öldürüldüğü iddiasına ilişkin henüz haberi doğrulayan ya da yalanlayan bir açıklama yapılmadı.

(soL – Dış Haberler)