Haftabaşı gelen haberler, 4 yıldır en kanlı çatışmaların yaşandığı Humus'ta bulunan Palmira Antik Kenti çevresinde Suriye ordusunun kontrolünün sağlandığı yönündeydi. Ordu ve yerel milislerin günler süren çatışmalarının ardından kentteki IŞİD militanları geri çekilmeye zorlanmıştı.
Ancak dün akşam saatlerinde gelen haberlerle IŞİD'in Palmira kent merkezine girdiği öğrenildi. Hemen hemen girdiği her şehirdeki kültürel ve tarihi mirasları yıkmasıyla bilinen IŞİD'e karşı antik kent çevresinde yoğun bir savaş veriliyor.
Eski zamanlardaki ticari kervanların geçiş noktası olması nedeniyle "Çölün gelini" olarak adlandırılan Palmira Antik Kenti'nin geçmişi Neolitik Çağ'a kadar uzanmaktadır. Roma döneminde altın çağını yaşıyan kent, 1980'de UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmıştı. Palmira Antik Kenti, 1. yüzyılda kervanların geçiş noktası olarak kullanıldığından Roma İmparatorluğu'nun kontrolündeydi. Aynı zamanda ortak kültürün izlerin taşıyan kent sırasıyla Yunanlılar, Romalılar, Sasaniler ve Bizanslılar'dan Osmanlılar'a oradanda Suriye Devleti'nin kenti olarak günümüze kadar varlığını sürdürmüştür.
IŞİD'in antik kent çevresine kadar ilerleyişi, Palmira'nın geleceği hakkında korku uyandırıyor. Suriye Eski Eserler Müdürü Mamun Abdülkerim'in, "Çölün Gelini" olarak adlandırılan Palmira’yı korumaları için Suriye ordusuna ve uluslarası topluma çağrıda bulunması, antik kentin sonunun Irak'taki müzeler ve Kültürel Miraslar gibi olacağı kaygısını barındırıyor.
Geçtiğimiz hafta IŞİD bombardımanından dolayı antik kentte bulunan "Baal Tapınağı", tahrip olmuştu. Suriye Müzeler Müdürü Ahmed Deeb daha önceki açıklamalarında, 2 yıl önce bütün müzelerin boşaltıldığını ve eserlerin korunmak için bir depoda tutulduğunu söylemişti. Mamun Abdülkerim ise Reuters'a yaptığı açıklamada, yıkılması ve çalınmasından korkulan eserlerin güvenliğinin sağlandığını fakat taşınması zor olanların IŞİD'in eline geçmesinden korktuğunu ifade etti.
IŞİD, geçtiğimiz yaz ayından bu yana Irak'taki birçok arkeolojik bölgeyi ortadan kaldırdığı ve tarihi eser yağmacılığının da yolunu açtığı biliniyor.
