Kılıçdaroğlu'ndan Soylu'ya yanıt: İçişleri Bakanı olarak görmüyoruz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, asker cenazesinde kendisine yapılan saldırının ardından 'Provokasyon yok' diyen ve CHP'yi suçlayan Süleyman Soylu hakkkında “Biz onu İçişleri Bakanı olarak görmüyoruz” açıklaması yaptı.

21 Nisan’da Ankara’nın Çubuk ilçesindeki asker cenazesinde bir grubun tekme ve yumruklu saldırısına uğrayan Kemal Kılıçdaroğlu'ndan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yanıt geldi.

Asker cenazesine katılacağını yetkililere bildirdiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, Soylu'yu İçişleri Bakanı olarak görmediğini belirtti.

GazeteDuvar’dan Özlem Akarsu Çelik’in haberine göre, Kılıçdaroğlu olayda ciddi bir güvenlik zafiyeti yaşandığını ancak bunun ‘bilinçli‘ olup olmadığının zaman içinde ortaya çıkacağın söyledi. CHP lideri ayrıca saldırının organize ve planlı olduğunu, ellerinde de insanlara sopa dağıtıldığına dair görüntüler bulunduğunu belirtti. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları hatırlatılan Kılıçdaroğlu, aile ile daha önceden bir temas kurulduğunu söyledi. Normalde önlem alınması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Üzülerek ifade ediyorum, alınmadığını gördük” ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu toplumu ayrıştırmakla suçlayan CHP lideri şunları söyledi: “Onu zaten herkes biliyor ve görüyor. Sorun şu, onu İçişleri Bakanı olarak tanımlayalım mı tanımlamayalım mı! Bir İçişleri Bakanı değil ki! Çünkü İçişleri Bakanı dediğiniz kişi Türkiye’nin huzuru için her türlü önlemi alması gereken kişidir, İçişleri Bakanı'ndan beklediğimiz budur. Eğer bir kişi İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturup toplumu ayrıştırıyor, kutuplaştırıyor, düşmanlaştırıyorsa ona İçişleri Bakanı denmez. Onun için biz onu İçişleri Bakanı olarak görmüyoruz. Yok öyle bir İçişleri Bakanı Türkiye’de. Kutuplaştırmadan, kavgadan, kandan, gözyaşından medet uman bir kişiye İçişleri Bakanı denmez. Onun başka bir görevi var, o görevi yapıyor.”

'ZİYARETİM EMNİYETE BİLDİRİLMİŞTİ'

Kılıçdaroğlu, ziyaretinin emniyete bildirildiğini de ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Tabii bildirmişlerdi. Bir buçuk saat o evde Emniyet Genel Müdürü, Jandarma Komutan Yardımcısı vardı. Ankara Emniyet müdürü geldi gitti. Beraber oturduk. Bir süre sohbet ettik" dedi.