Bu iddianameyi Erdoğan mı hazırladı: Sanki ayakkabı kutularında milyonlarca para saklanıyormuş gibi gösteriliyor

Aralarında Orhan Aydın, Alper Taş, Ömer Faruk Eminağaoğlu, Mücella Yapıcı'nın da bulunduğu 7 kişiye "Cumhurbaşkanına Hakaret" suçlamasıyla dava açıldı. Hazırlanan iddianamede "Sanki usulsüz bir şekilde milyonlarca para elde edilip evde ayakkabı kutularında saklanıyormuş gibi algı oluşturmak" şeklindeki skandal ifadeler dikkat çekiyor.

Serdar Nazım Yüce

Aralarında soL yazarı-tiyatrocu Orhan Aydın, ÖDP yöneticisi Alper Taş, eski yargıç Ömer Faruk Eminağaoğlu, mimar Mücella Yapıcı ile avukat Can Atalay'ın olduğu 7 kişiye "Cumhurbaşkanına hakaret" ve "Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenlemek" suçlarından bugün yeni bir dava açıldı. İddianame, sadece AKP karşıtı eylem yaparak haklarını kullanan 7 kişiyi suçlamakla kalmıyor, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AKP yöneticilerinin de, bugüne kadar işlediği birçok suçtan aklanmasını amaçlıyor.

Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan ve İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamede, isimleri geçen 7 kişi, 21 Şubat 2015'te, Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde, iç güvenlik yasa tasarısına karşı yapılan eylemi "tertip etmek ve yönlendirmek"le suçlanıyor.

'SANKİ AYAKKABI KUTULARINDA MİLYONLARCA PARA SAKLANIYOR' 
İç güvenlik yasasına karşı yapılan eylemle ilgili hazırlanan iddianamede, Haziran Direnişi'nde polis tarafından katledilen Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan'ın basın bildirisini okuması, Erdoğan'ın Haziran Direnişi'ne katılanları tehdit etmek için söylediği "Yüzde 50'yi evde zor tutuyoruz" sözünün eleştirilmesi suça delil olarak gösterildi.

Öte yandan Savcılık, 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonları sonrasında AKP'lilerin evlerinden çıkan paraları temsilen, eylemde ayakkabı kutusu kullanılmasını, "Sanki usulsüz bir şekilde milyonlarca para elde edilip evde ayakkabı kutularında saklanıyormuş gibi algı oluşturmak" ifadeleriyle verdi.

ERDOĞAN GERGİNLİK ÇIKMASIN DİYE 'ZOR TUTUYORUZ' DEMİŞ
İddianamede "şüpheli" olarak geçen isimlere yöneltilen suçlamalar şöyle:

"Kamuoyunda kabul edilirlik durumu olan olayları kullanmak sureti ile organize bir şekilde bu olaylardaki gerekçelere dayanak gösterip izinsiz gösteri yürüyüşleri tertip ettikleri,

Kamuoyunda iç güvenlik yasa tasarısı olarak belirtilen yasa taslağının görüşülmesi ve Meclisten kabul edildiği aşamada söz konusu yasaya tepki amacını kullanarak suç tarihi olan 21/02/2015 tarihinde 'BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ' adı altında Beyoğlu Taksim Tüneli önünde birleştikleri, slogan atarak Galatasaray Lisesi önüne kadar yürüdükleri, önceden hazırladıkları basın açıklaması bildirisini bir başka olayın mağduru konumunda olan ve bu mağduriyet nedeni ile kamuoyu desteği alan Sami Elvan'a vererek okutturdukları,

Taksim Gezi Parkı eylemleri olarak bilinen eylemlere katılan kalabalık kitleye karşı tepki verecek olan Ak Parti seçmen kitlesinin meydanlara çıkıp tepki vererek gergin ve çatışmacı bir ortam oluşmasını engellemeye yönelik olarak (Ak Parti seçmen kitlesini evlerde zor tutuyoruz....) söylenen sözü, söyleniş amacının dışında yorum yapılacak şekilde,

Yine kamuoyunda 17/25 Aralık soruşturma dosyaları olarak bilinen yolsuzluk dosyalarında haksız şekilde para edinildiği algısını teyit eder şekilde yorum oluşturmak sureti ile 'MİLYONLARI EVDE ZOR TUTUYORUZ DEDİK İNANMADINIZ' şeklinde afiş astıkları, yine aynı afişin kenarında Cumhurbaşkanının resminin de bulunduğu, ibarenin yazılı olduğu afişin yan tarafında

17/25 Aralık soruşturmasında kamuoyu desteği almak için kullanılan ayakkabı kutularında para ele geçirildiği söylemi doğrultusunda, ayakkabı kutusu içerisinde para resimleri de koymak sureti ile,

Cumhurbaşkanının kendi seçmen kitlesini meydanlara sürmemek için 'milyonları evde zor tutuyoruz' ibaresi, sanki usulüz bir şekilde milyonlarca para elde edilip evde ayakkabı kutularında saklanıyormuş gibi algı oluşturmak sureti ile Cumhurbaşkanına hakaret edildiği,

Yine söz konusu gösteri esnasında bir kısım sloganları attıkları..."

'SUÇTAN KURTULMAYA DÖNÜK SAVUNMA'

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünden soruşturma izni alındığı belirtilen iddianamedeki skandallar bunlarla da sınırlı değil. Yargılanacak 7 kişinin ifadelerinden özet veren Savcılık, bu ifadelerle ilgili olarak "Suçtan kurtulmaya yönelik savunma yaptıkları anlaşılıyor" dedi:

"İç güvenlik yasasına tepki amaçlı olarak yasal haklarını kullanıp basın açıklaması yaptıklarını, Cumhurbaşkanına hakaret oluşturan pankartın alanda kimin tarafından açıldığını bilmediklerinibeyan ederek kendi organize ettikleri bir gösteride açılan pankarttan haberleri yokmuş gibi suçtan kurtulmaya yönelik savunma yaptıkları anlaşılmakla, şüphelilerin mahkemenizce yargılamalarının yapılarak, eylemlerine uyan yukarıdaki sevke maddeleri gereğince cezalandırılmalarına karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur."

Cumhuriyet Savcısı Adem Meral imzasıyla İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamede bir de ek karar bulunuyor. Bu kararda Sami Elvan ile Gülsüm Elvan'ın "Cumhurbaşkanına Hakaret", "Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenleme" suçlarından kovuşturulmasına yer olmadığı belirtildi. 

​Davanın ilk duruşması, İstanbul 5.Asliye Ceza Mahkemesi'nde, 17 Haziran 2016 tarihinde görülecek.

#GERÇEKLERDOĞANDANGÜÇLÜDÜR
"Hırsıza hırsız, katile katil demeye devam ediyoruz" başlıklı bir metinle yola çıkan ve Erdoğan rejiminin hukuksuz "cumhurbaşkanına hakaret" davalarına isyan edenler her geçen gün çoğalıyor. Binlerce insan, kampanyaya destek olarak, imza vererek, imza toplayarak, Erdoğan'a meydan okuyor.

Bu kampanya için oluşturulan web sayfasını ziyaret etmek, metni okuyup imza vermek için:  

http://www.gerceklergucludur.org/