AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, AKP Brüksel Temsilciliği'nde verdiği "Yeni Ortadoğu ve Türk Politikası" konulu konferansta, 4 yıl önce Türkiye, Suriye, Lübnan ve Ürdün arasındaki "iyi işbirliğinde", Avrupa Birliği gibi bir yapı oluşturulmasının da hedeflerden biri olduğunu söyledi.
'BAZI ÜLKELER BUNU İSTEMEDİ'
"Fakat bu fikir bazı ülkelerdeki bazı endişeleri kamçıladı. Bazıları bunun olmasını istemedi" diyen Aktay, bu kapsamda dış güçlerden daha çok bazı bölge ülkelerinin tavrına bakılmasını istedi.
'KÖRFEZ ÜLKELERİ KORKTU'
Aktay, "Bence Körfez ülkeleri bu gelişmeden, iktidarlarını ya da kaynaklarını kaybetmekten korktular. Çünkü sonunda zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarını paylaşmak durumunda kalacaklardı" diye konuştu.
Körfez ülkelerinin Arap Baharı sürecini tersine çevirmek için darbeleri ve darbe girişimlerini açıktan desteklediklerini ve mali yardımda bulunduklarını anlatan Aktay, "Mısır'daki darbeyi doğrudan desteklediler. Tunus'taki ve Yemen'deki darbe girişimlerine destek verdiler" dedi.
'GEZİ OLAYLARINI DESTEKLEDİLER'
Aktay, "(Körfez ülkeleri) Türkiye'deki Gezi hareketini de destekleme girişiminde bulundu. Bunlar son derece profesyonel protestoculardı, meslekleri, işleri protestoydu. Sponsorları bulunan dikkatlice hazırlanmış bir proje Türkiye'de uygulandı" ifadesini kullandı.
'KÖRFEZ ÜLKELERİ İLE İLGİLİ DELİLLER VAR'
AKP Genel Başkan Yardımcısı Aktay, Türkiye'de Gezi eylemleriyle eş zamanlı olarak Mısır'da Temerrüd hareketinin sahne aldığını ve her ikisinin "aynı taktikleri, aynı dili ve aynı usulleri kullandığını" kaydetti.
Aktay, "Kendine has bir yol izleyen, yargı darbesi yapmak isteyen 17 Aralık darbe girişiminin Körfez ülkeleriyle iyi bağlantıları olduğu yönünde bazı deliller var" dedi.
SURİYE'YE SALDIRIDA 'HEPSİ ORADAYDI'
Yasin Aktay'ın "Gazi'yi destekledi" dediği Körfez ülkeleri, 4 yıldır Suriye halkına karşı çeteleri Türkiye ile beraber silahlandırıyor, eğitim veriyor, lojistik destek sağlıyor.
Aktay'ın Mısır'daki Temerrüd hareketi ile kurduğu bağ ise anlaşılamadı. Gezi Parkı'nda başlayan Haziran direnişi, AKP iktidarına karşı yurtsever, laik ve dayanışmayı ön plana çıkartan kendiliğinden bir hareket olarak ön plana çıkmıştı.
"Dış bağlantısı" ise, AKP'nin bölgesel politikalarının Ortadoğu'da yaşadığı tıkanma ile ilgiliydi. AKP cenahından gelen bütün iddialara rağmen, Haziran direnişine yapılan "dış destek" kanıtlanabilmiş değil.
Aktay'ın Körfez'deki gerici rejimlere saldırmasının arkasında, Katar ile Suudi Arabistan arasındaki sorunların çözülmeye başlamasının yattığı tahmin ediliyor.