Mimarlar Odası'ndan 'Taksim ve Kızılay'a paralı giriş dönemi' açıklaması

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, büyükşehirlerin ana merkezlerine girişlerde araç başına para alınması için çalışmalar yapıldığı haberleri üzerine bir açıklama yayımladı.

Haber Merkezi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın, ilgili bakanlıklarla birlikte belediye gelirlerinin artırılması ve büyükşehirlerde trafiğin azaltılması için ana merkezlere girişlerde araçlardan para alınmasına yönelik taslak hazırlandığı haberi üzerine değerlendirmelerde bulunan TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Bunun için bilimsel akıl bütüncül planlama olması gerekir o da bizim yöneticilerde yok" dedi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan karakuş Candan ve Kent İzleme Merkezi Danışma Kurulu Üyesi ulaşım plancısı Erhan Öncü "Paralı girişler Singapur ve Londra gibi ülkelerde uygulanıyor. Bu bütüncül bir planlamanın sadece bir parçası. Bizde ise bütüncül değil günü birlik politikalarla düzenlemeler yapılıyor. Parça başı ulaşım politikası olmaz" açıklamasını yaptı.

'PARALI YAPARSANIZ KIYAMET KOPAR'

Kent merkezinin yayalaştırılması ve nefes alanı haline gelmesi için ulaşım politikalarının bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini, "bu işi ise 20 yıldır bir metre metro yapamayan Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin ise asla beceremeyeceğini" ifade eden Candan şöyle devam etti:

"Ulaşım politikaları gelir kapısı olsun diye yapılmaz. Kentlilerin ve kentin gelişiminin getireceği ihtiyaçlar ve potansiyeller üzerinden bilimsel kriterlere göre oluşturulur. Birçok ülkede bütüncül olarak kent merkezlerinin yayalaştırılması toplu taşımın arttırılması ile birlikte planlanır. Bizde 2 metro hattı bir Ankaray hattı yetersiz otobüs hatları ile kent merkezlerine girişleri paralı hale getirirseniz kıyamet kopar. Ankara'nın ulaşım ana planı hikayesi yılan hikayesine döndü,  ihalesi yapıldı parası ödendi, ha açıklandı açıklanacak derken 4 yıl geçti.Bu koşullar altında Ankara'nın ulaşımın çözümü başka baharlara kaldı.Üstüne birde trafik düzenleme yetkisi verilirse vay Ankara'nın haline…Bütün bu politikalar bir plan dahilinde ele alınmalı,yayalaştırma bölgeleri, bisiklet yolları, raylı sistem, toplu taşıma… Bir unsuru da kent merkezine girişi paralı hale getirecek otomobil kullanımını caydırıcı yöntemler tartışılabilir. Melih Gökçek, kendi belediye başkanlığı döneminde Ankara'da otomobil sahipliğinin en yüksek noktaya çıktığını söylüyor, bununla övünüyor. Toplu taşımayı özendiren bir politika izlemezseniz özel otomobilleri nasıl devre dışı bırakacaksınız?  Alt yapıyı, toplu taşımayı güçlendirmeden, yaya ve bisiklet öncelikli bir bakış açısı olmadan, Kızılay kent merkezine girişi paralı yaparsanız kıyamet kopar."

'SEVİMSİZ BETON TAKSİM'

"Otomobil trafiğinin kent merkezlerine girmemesi için tercih edilen bu yöntem Singapur'da, Londra'da ve bazı kuzey ülkelerinde uygulanıyor. Doğru bir yaklaşım ama bu, amaca yönelik düzenlemelerden sadece biri" diyen ulaşım plancısı Erhan Öncü, böyle bir düzenlemenin otomobil sahipliğine özendirerek gerçekleşemeyeceğini söyledi. Öncü şunları söyledi:

"Böyle bir düzenleme, İstanbul'daki '7 tepe 7 tünel' gibi, 'altı trafiğin aktığı tünel-üstü sevimsiz beton meydan Taksim' gibi otomobil sahipliğini kışkırtıcı projelerle yapılamaz. Bütüncül bir politikayla yaklaşılmadığı sürece böyle bir projenin başarı şansı yok. O zaman amacınız sadece para kazanmak olur. Bak yol açtım, katlı kavşak yaptım, tünel yaptım deyip bir taraftan da kent merkezine girişi paralı hale getirmek, şeker hastasına baklava ikram edip elini tutmak gibi. Kent merkezine otomobil girişini azaltmak istiyorsanız insanları bisiklete yönlendirirsiniz, alternatif yollar geliştirirsiniz, toplu taşımayı geliştirirsiniz, otoparkı pahalı yaparsınız."