Haziran Direnişi'nde polis saldırısıyla yaralananların adalet arayışı yine Valilik engeline takıldı!

Haziran Direnişi sırasında polislerin attığı gaz fişeğiyle yaralanan Gezi Gazileri Dayanışma Platformu Sözcüsü Aydın Aydoğan, "Valiliğin hukuka müdahalesi nedeniyle adalet tecelli etmiyor. Öldürülen savcı Mehmet Selim Kiraz polisler için soruşturma izni talep etmişti, şimdiki savcı da ön inceleme istedi ama Valilik dosyayı işlemden kaldırmak istiyor" dedi.

Haber Merkezi

AKP iktidarının ve bürokratlarının Haziran Direnişi'ne yönelik öfkesi bitmiyor. Direniş sırasında polis saldırısıyla yaralananların hukuk mücadalesi sürüyor ancak İstanbul Valiliği şüpheli polisleri korumaya devam ediyor. 

Son olarak İstanbul Valiliği A-113-1, A-132, A-012, A-090 ve A-091 kask numaralı polisler hakkında soruşturma izni vermedi. Valilik, dosyanın işlemden kaldırılmasını istedi. 

2013 Haziran ayındaki direniş sırasında polis saldırısı sonucu gaz fişeğiyle yaralanan Aydın Aydoğan ve Erdal Sarıkaya'nın dosyası İstanbul Valiliğince kapatılmak isteniyor. İstanbul Valisi Vaisp Şahin, polislerin yargılanmasını istemediği gibi, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdi.

Polislerin attığı gaz fişeğiyle yaralanan Aydın Aydoğan ve bir gözünü yitiren Erdal Sarıkaya'nın hak arama mücadelesi, Valiliğin yargıya müdahalesine takıldı. Yaklaşık 4 yıldır hukuk mücadelesi veren Aydoğan ve Sarıkaya, Valiliğin çıkardığı engeller nedeniyle haklarını hukuk yoluyla bile arayamaz hale geldi. Dosyanın daha önceki soruşturma savcıları Mehmet Selim Kiraz ve Hüseyin Kaya, kask numaraları belirlenen polisler hakkında soruşturma izni verilmesini talep etmiş, ancak ret yanıtı almışlardı. Daha sonra dosyanın yeni savcısı Burhan Görgülü, 26 Ağustos 2016’da İstanbul Valiliğine dilekçe yazıp bilirkişi raporunda belirlenen A-113-1, A-132, A-012, A-090 ve A-091 numaralı kaskları kullanan polisler hakkında ön inceleme yapılmasını istedi.

Valilik, kimliği belirlenemeyen polisler hakkında "soruşturma izni verilmemesine" karar verirken, polisler hakkında disiplin soruşturması açıklamasına da gerek olmadığına vurguladı. Valiliğin dilekçesindeki “dosyanın işlemden kaldırılması” yönündeki kararı dikkat çekti.

Konuyla ilgili soL'a açıklama yapan Aydın Aydoğan, şunları söyledi: 

"Bizler o gün bir şeyleri değiştirebiliceğimize olan inancımızla oraya gitmiştik. Sayın Vali Vasip Şahin şunu iyi hatırlamalıdır, dün 'destan yazıyor' denilen polisler bugün 'FETÖ' sanığı oldu, bugünün 'vatanseverlerinin' yarın ne olacağı belli değil. Sayın Şahin, dosyamda daha önce polis görev listelerinde ismi çıkan 16 polis hakkında, ölen savcı Mehmet Selim Kiraz'a verdiği ifadelere rağmen, soruşturma izni vermemişti. Vali Bey alenen suçluyu korumuş, adeta onlara zırh olmuştu. Daha sonra savcılıktan olayın akıbetini sorduğumuzda, o polislerin çoğunun FETÖ'den gözaltına alındığı gördük. Savcılık kriminal dairesi görüntülerden tespit etmesine rağmen, Valilik yeni gelen evrakta bu polisler hakkında 'yeterli delil olmadığı için disiplin soruşturması açılmaması' ve 'dosyanın kapatılması' için yazı gönderdi. Vali Bey şunu unutuyor: Bu polisler hakkında yapılacak tahkikat sonucu, bu polisler hakkında FETÖ'den soruşturma açılmış olması halinde, kendisi alenen suçluyu korumuş ve kollamış olacaktır. Hukukun, adaletin ayaklar altına alındığı bugünler unutulmayacaktır. Koskoca adliye binaları var, içinde adalet yok. Adalet sarayları adeta siyasi iktidarın noteri görevi yapmaktadır. 4 yıldır hayatımız hastane ve adliyelerde geçiyor. Adalet arayışımız sürecek."