Yargıdaki atamaların hedefinde HES mücadelesi mi var?

Doğu Karadeniz'deki HES projeleri ile ilgili çok sayıda yürütmeyi durdurma kararı veren Rize İdare Mahkemesi heyetinin görev yerleri HSYK tarafından değiştirildi.

Yusuf Yavuz'un haberi şöyle:

12 Haziran seçimlerin hemen ardından yapılan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) atamaları sonucu, HES'lere karşı verdiği 'yürütmeyi durdurma ve iptal' kararlarıyla halkın umudu olan ve en çok HES davasının bulunduğu Rize İdare Mahkemesi'nde köklü değişikler yapıldı. Mahkeme üyelerinin tamamı başka bölgelere atanırken, yerlerine yeni atamalar yapıldı. Bölgede, atamaların HES mücadelesini hedef aldığı endişeleri dile getiriliyor.

HES mücadelesinin nabzının attığı bölgede köklü değişiklik
Türkiye'de son üç yıldır gündemden düşmeyen HES tartışmaları seçimlerin ardından yeniden alevlendi. Ülkenin dört yanında HES'lere karşı yürütülen bilimsel ve hukuksal mücadele de önemli sonuçlar alınmaya başladı. Özellikle 700 HES projesinin bulunduğu Doğu Karadeniz bölgesindeki HES karşıtı mücadelenin en önemli ayağını açılan davalar oluşturuyor. Son iki yıldır süren hukuk mücadelesinde HES'lere karşı art arda verdiği 'yürütmeyi durdurma' kararlarıyla dikkat çeken Rize İdare Mahkemesi, yönetmelikler ve geçici düzenlemelerle 'geçiştirilen' bu alandaki hukuki boşluğun doldurulmasına, yeni bir hukuk dilinin geliştirilmesine örnek teşkil edecek çok sayıda karara da imza attı.

En çok HES davası Rize İdare Mahkemesi'nde
Ancak halkın yaşam alanlarını koruyabilmek için elindeki tek araç ve umut olarak görülen hukuk, yargıda yapılan düzenlemelerin ardından soru işaretleri doğurdu. 12 Haziran seçimlerin hemen ardından yapılan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) atamaları sonucu, HES'lere karşı verdiği 'yürütmeyi durdurma ve iptal' kararlarıyla halkın umudu olan ve en çok HES davasının bulunduğu Rize İdare Mahkemesi'nde köklü değişikler yapıldı.

Gazeteci Ömer Şan Rize'deki son atamaları değerlendirdi
Doğu Karadeniz bölgesindeki HES mücadelesini yakından izleyen ve aynı zamanda mücadelenin içinde yer alan Gazeteci ve Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü Ömer Şan, HSYK atamalarıyla birlikte Rize İdare Mahkemesi'nde yapılan köklü değişikliğin bölgedeki HES karşıtı mücadeleyi etkileyeceğini söylüyor.

HES davalarında 'manifesto' gibi kararlara imza atan mahkeme üyeleri başka bölgelere atandı
Toplam 2 bin 230 hakim ve savcının görev yerinin değiştirildiği HSYK kararnamesi ile Rize ve bölgesinde özellikle de HES’ler konusunda çevrecilerin ve yöre halkının açmış olduğu davalarda çevrecilerin ve HES mücadelesinin lehine, bilimsel rapor ve ‘manifesto’ gibi kararlara imza atan Rize İdare Mahkemesinin Başkan ve Üyeleri başka bölgelere atandığını kaydeden Gazeteci Ömer Şan, konuyla ilgili yaptığı kapsamlı değerlendirmede şu görüşlere yer verdi: "HSYK'nın yeni atamaları doğrultusunda Rize İdare Mahkemesi Başkanı Abdurrahman Beşer, Ankara İdare Mahkeme Başkanlığı'na atanırken Beşer'in yerine ise Rize İdare Mahkemesi Başkanlığı’na, Çorum İdare Mahkemesi Üyesi Sameddin Altunbey getirildi. HSYK atamalarıyla Rize İdare Mahkemesi Üyesi Dinçer Yılmaz, Aksaray İdare Mahkemesi Başkanlığı’na Yasin Güzel, Kocaeli İdare Mahkemesi Üyeliğine ve İsmail Tazegül ise Sakarya İdare Mahkemesi Üyeliği’ne atandı.

Atamalarda hedef HES mücadelesi mi?
Söz konusu atamalarla, İzmir İdare Mahkemesi Üyesi Altar Gökçimen ile Edirne İdare Mahkemesi Üyesi Orhan Karabacak da Rize İdare Mahkemesi Üyeliklerine getirildiğini kaydeden Şan, "Rize İdare Mahkemesi, bölgede demokratik mücadelenin yanı sıra HES’lere karşı yürütülen hukuksal mücadelede de çevreciler lehine önemli kararlara imza atıyordu. Özellikle de açılan ‘yürütmeyi durdurma ve iptal’ davalarında, bilimsel rapor ve manifesto niteliğinde gerekçeli kararlar açıklayan Rize İdare Mahkemesi’nde yapılan köklü değişikliklerin, bölgede verilen HES mücadelesini hedef aldığı yönünde endişeler dile getiriliyor" görüşünü dile getirdi.

Avukatlar, hukukun üstünlüğü ve 'mücadeleye devam' diyor
Şan'ın bölgeden aktardıklarına göre, Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Başkanı Mehmet Gürkan, HES’lere karşı açılmış yaklaşık 50’ye yakın çeşitli davaların görüldüğü Rize İdare Mahkemesi'ndeki atamaları, köklü değişiklikler olarak değerlendirirken HES’lere karşı çevrecilerin hukuk mücadelesini sürdüren gönüllü avukatlar ise bağımsız yargının gücüne inanarak, hukukun üstünlüğü ilkesine olan tam güvenle mücadeleden vazgeçmeyeceklerini kaydediyorlar.

Diken üstündeki bölgedeki son durum nasıl?
Hopa olaylarına bakan özel yetkili savcının, 'özel yetkili başsavcıvekili olduğunu da kaydeden Şan, HSYK Kararnamesi'nin ardından yargı açısından bölgede oluşan tabloyu şöyle özetledi: "bilindiği gibi söz konusu HSYK kararnamesi ile dönemin Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner hakkındaki soruşturma nedeniyle önceki HSYK tarafından yetkileri kaldırılan, yeni HSYK tarafından ise bu yetkileri iade edilen Erzurum Özel Yetkili 2. Ağır Ceza Savcısı Osman Şanal ise Antalya’ya ‘savcı’ olarak, aynı soruşturmada görevli Taner Aksakal, Aksaray Başsavcılığı’na atanmıştı.

Hopa soruşturmasını yürüten savcıya özel yetki
Şanal ve Aksakal ile birlikte, Cihaner soruşturmasında da görev alan ve aynı zamanda Başbakan Erdoğan’ın 31 Mayıs’taki mitingi öncesi ve sonrasında çıkan Hopa olayları nedeniyle açılan soruşturmayı da yürüten Erzurum Özel Yetkili Ağır Ceza Savcısı Rasim Karakullukçu ise Aksakal’ın yerine Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine getirildi.

12 Eylül dönemindeki gibi...
Hopa’da yaşananların ardından Başbakan Erdoğan’ın yaptığı ‘Eşkıya Hopa’ya inmiş’ şeklindeki açıklamaları sonrasına soruşturma başlatmış ve Başsavcılığın talimatıyla yüze yakın kişi polis tarafından yapılan baskınlarla gözaltına alınmıştı. Hopa’da gözaltına alınan 31 kişi daha sonra, tıpkı 12 Eylül darbesi döneminde olduğu gibi Erzurum’a sevk edilerek, Özel Yetkili Ağır Ceza Başsavcılığı tarafından sorgulanmış ve 12’si tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Öte yandan, daha önce Rize’de Başsavcılık görevinde bulunan ve dönemin Erzurum Başsavcısıyken Balıkesir’e atanan Başsavcısı Sinan Kuş ise bu kez Kartal’a düz ‘savcı’ olarak atandı.