İşçilerin üniversite bünyesine alınması talebinin Rektörlük tarafından dikkate alınmaması üzerine taşeron çalışmaya karşı mücadele etmekte kararlı olan üniversite bileşenleri geçtiğimiz hafta 1 Nisan 2013 tarihinde Rumelifeneri Kampüsü’nde eylem yapma kararı almıştı.
Koç Üniversitesi’nde temizlik, servis, teknik servis ve destek hizmet gibi bölümlerde çalışan 180 taşeron işçinin işten çıkarılacağı haberlerinin yankısı devam ediyor. Öğrencilerden, akademisyenlerden ve işçilerden oluşan üniversite bileşenleri bugün yine bir araya geldi.
Basın mensuplarına özel güvenlik engeli
Eylem saati yaklaşırken kampüse basın mensupları da ulaşmaya başladı. Bir gazete muhabiri basın kartı olmasına rağmen yasaları hiçe sayan özel güvenlik tarafından üniversiteye alınmadı. Durumu anlamak için güvenlik ile görüşmeye giden öğrenciler üniversite kampüsünün kamusal alan olduğunu ve basın mensubunun içeri alınmasının yasal bir yükümlülük doğurduğunu hatırlattılar, ancak olumsuz cevapla karşılaştılar. Öğrencilerin ısrarları sonucunda muhabir içeri girmeyi başardı.
Eylem saati yaklaşırken gece vardiyasındaki işçiler eyleme katılmak amacıyla avukat ve örgütlenme uzmanı ile birlikte kampüse ulaştı. Eylem alanında gece ve gündüz vardiyasındaki işçilerin bir araya gelmesi ile oluşan birlik ve beraberlik diğer öğrenci bileşenlerinin de katılımıyla kampüs genelinde bir üniversite dayanışmasına dönüştü.
Koç Üniversitesi’nde ISS Facility Services isimli taşeron şirkete bağlı olarak çalışan yaklaşık 180 işçinin işten atılacağı haberine karşı öğrencisiyle, akademisyeniyle ve işçisiyle tüm üniversite harekete geçti. Yaşanan haksızlık ve hukuksuzluğa karşı çıkan üniversite bileşenleri bugün gerçekleştirdikleri eylemde “Taşerona hayır!” dedi.
“Taşerona hayır!” pankartı altında birleşen üniversite bileşenleri rektörlük önüne doğru sloganlar eşliğinde yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş sırasında “Taşeron gidecek, emekçi kalacak” “Herkese eşitlik herkese kadro” “Haksızlığa karşı omuz omuza” gibi sloganlar dikkat çekti. Rektörlük önünde basın açıklaması yapan işçiler, öğrenciler ve öğretim üyeleri temelde taşeronun gitmesi ve 161 taşeron işçisinin Koç Üniversitesi çalışanı olarak istihdam edilmesi gerekliliği üzerinde birleşti. Öğrenciler “Yaşasın Koç Dayanışması” başlığını verdikleri açıklamada, işçilerin mücadelesini desteklediklerini, işçilere uygulanan tüm baskıların, zorla alınan imzaların ve taşeron tarafından yapılan hak gasplarının, yıldırma politikalarının karşısında durduklarını ve işçilerin kadroya alınmasını talep ettiklerini belirttiler. Asistanlar ise sigortasız ve güvencesiz çalıştırılan bir üniversite bileşeni olarak üniversitenin ticarileşmesi probleminin ve sonuçlarının altını çizerken, öğretim üyeleri de üniversite yönetiminin bünyesinde çalıştırdığı akademik ve idari personele karşı sorumluluklarıyla üniversite için emek veren çalışanlara karşı duyduğu sorumluluğun aynı olması gerektiğine dikkat çektti.
Mücadelelerini kararlılıkla sürdüreceklerini ifade eden işçiler, daha sonra taşeron firmanın kampüs içindeki ofisine giderek başka iş sahalarına atandıklarına dair kendilerine zorla imzalatılan sözleşmelerin geçersiz sayılması için dilekçe verdiler. Süreci takip etmek adına Sosyal-İş Sendikası sorumlusu, avukat, öğretim üyesi ve öğrencilerden oluşan bir ekip işçilere eşlik etti. Uzun bir süre imza yetkisi olmadığını öne sürerek dilekçeleri kabul etmek istemeyen taşeron firma sorumlusu avukatlar, öğretim üyeleri ve öğrencilerin de baskısıyla dilekçeleri aldı. Üniversite idaresinden ise duruma ilişkin henüz bir açıklama gelmedi.
Öte yandan, seslerini duyurabilmek için Facebook’tan “Koç Üniversitesi İşçilerinin Yanındayız ” ve twitterdan @kucalisandestek sayfasının kuran Koç Üniversitesi öğrencileri, okulda masa açarak bildiriler dağıtmaya devam ediyor.
(soL- Haber Merkezi)