TKP'den soru: CHP'nin Suriye bildirilerini Davutoğlu mu yazıyor?

Türkiye Komünist Partisi Hatay İl Örgütü tarafından yapılan açıklamada, Suriye helikopterinin vurulmasının ardından CHP adına yapılan açıklamalara tepki gösterildi. CHP'nin AKP'ye can simidi attığına dikkat çeken TKP, CHP'li vekilleri de uyardı.

(soL - Haber Merkezi) Türkiye Komünist Partisi (TKP) Hatay İl Örgütü tarafından yapılan "CHP’nin Suriye açıklamalarını Davutoğlu’mu yazıyor?" başlıklı açıklama şöyle:

"Suriye helikopterinin düşürülmesinin ardından AKP cenahından, beklenen ve şaşırtmayan açıklamalar geldi: Vurduk, Vururuz… Tüm yandaş medya işareti aldı ve manşetlerine taşıdı. Olay bir AKP provokasyonu, Suriye halkının direnişi ve sonrasında ABD-Rusya anlaşmasıyla’da artık itibarı sıfırlanan AKP’ye kısıtlı düzeyde de olsa itibar kazandırma operasyonudur.

AKP’nin çırpındığı bu savaş batağında itibar kazanması oldukça güçtür. Bu bataktan çıkmak için kof kabadayılıklar yapacaktır ABD, adamlarını tamamen yalnız bırakmayacaktır, yandaş medya kamuflajlarını giyip, hucum naraları atacaktır.

Çaba AKP’nin tamamıyla batağa gömülmemesi içindir. Keza Suriye’ye dönük emperyalist projede artık daha kısıtlı da olsa AKP’nin oynayacağı roller vardır.

Tüm bu tabloda başta Antakya halkının olmak üzere halkımızın öfkesini bir kat daha arttıran ise AKP’nin içinde bulunduğu bu batağa bir can simidinin de kimi CHP milletvekillerinden gelmesidir.

Helikopter düşürüldükten ve pilotları vahşice katledildikten sonra kimi CHP milletvekilleri ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu tarafından yapılan açıklamalar skandal niteliğindedir:

'Gereken yapılmıştır'

'Suriye’ye bu şekilde kesin, anında ve etkili bir yanıt verilmiştir'

Bu dil AKP’nin dilidir. Bu dil Davutoğlunun dilidir. AKP, 6 gencimizi katlettiği Haziran Direnişinde de kullandığı dil budur: Gereken yapılmıştır.

Yapılan bu açıklamalar, 'Ama sadece bunları söylemediler, AKP’yi de eleştirdiler' önermeleriyle savunulamaz. AKP’nin savaş provakasyonlarına ve çığırtkanlığına meşruiyet kazandırabilecek, can simidi olabilecek türden bu açıklamalar beraberinde söylenen her şeyin önemini sıfırlamaktadır.

Başta Antakya’da bazı CHP bölge milletvekilleri ve CHP’li seçmenlerin Suriye halkıyla dayanışma duyguları ve barış mücadelesindeki emekleri ve duyarlılığı bilinmektedir. Buna rağmen ÖSO’cu çetecilerin CHP Genel Merkezinde kabul edilmesi, Kılıçdaroğlu’nun 'BM’nin karar alması durumunda Suriye’ye müdahale ile ilgili tezkere meclise gelirse onay verebiliriz' açıklamasından sonra, 'Gereğini yaptık. Suriye’ye bu şekilde kesin, anında ve etkili bir yanıt verilmiştir' türünden açıklamalar en iyi niyetle büyük bir talihsizlik olarak nitelenebilir.

Savaş çığırtkanlığının ve provokasyonunun bu boyutta olduğu bir dönemde ve coğrafyada, CHP’li milletvekillerini sorumluluk taşımaya, Ortadoğu’yu sarabilecek bu yangına körükle koşmamaya çağırıyoruz.

Bu sorumluluğu taşımayanlar ise Antakya’ya geldiklerinde en başta barış istedikleri için katledilen Abdullah Cömert’in ve Ahmet Atakan’ın ne için mücadele ettiklerini asla unutmayacaklar ve Antakya halkı tarafından, kesin, anında ve etkili bir yanıt alacaklarından şüpheleri olmamalıdır."