Van depreminde olacaklar 2005’te ilan edilmişti

Van'da yaşanan deprem çok önceden bekleniyordu. Depremin ardından saatler geçmesine rağmen vatandaşları kaderine terk etmiş görünen AKP hükümeti, 9 yıllık iktidarında batı illerinde olduğu gibi doğuda da bir hazırlık yapmadı.

Kocaeli, Düzce, Simav, Elazığ gibi depremlerin ardından hep olası İstanbul depremi konuşuldu. Oysa boydan boya bir deprem ülkesi olan Türkiye’de diğer iller ve bölgeler ne yetkililerin dikkatini çekiyor ne de basının. Van'daki deprem konusunda da yıllar önce uyarılar yapılıyordu ancak görülüyor ki devlet bu uyarıları dinlememiş. Olası Marmara depremine karşı sadece laf üreten iktidar, Van için laf bile üretmedi.

Bunun net bir kanıtını da 2005 yılında Kocaeli Deprem Sempozyumu'nda Ali Özvan, İsmail Akkaya, Mucip Tapan ve M. Alper Şengül’ün yaptığı ortak çalışma oluşturuyor. Çalışma 6 yıl önce Van’da olacak olası bir depremin nelere yol açacağına işaret ediyor ve olası çözüm önerilerini sunuyordu.

Van ilk kez depreme konu olmadı...
"Özellikle son yıllarda ülkemizde yaşanan depremler ve bunun neticesinde meydana gelen can ve mal kayıpları, deprem ve yarattığı etkiler konusuna dikkatleri bir kez daha çekmiştir. Van ili ve yakın çevresi geçmişte meydana gelen depremler ve büyüyen yapısıyla deprem ve zemin etkileşimi açısından incelenmeye değer bir konumdadır. Depremlerde can ve mal kaybına neden olan en önemli etkenlerden biri zemin özelliğidir. Bu amaç doğrultusunda, Van ilinin, geçmiş dönemlerde bir çok deprem geçirdiği göz önünde bulundurularak, yerleşkenin, zemin özellikleri sondajlar, laboratuar deneyleri ve sismik kırılma yöntemleriyle belirlenmiş, aletsel ve tarihsel depremler analiz edilerek deprem dönüşüm periyotları hesaplanmış ve mevcut yapıların olası bir depremde nasıl davranacağı ve yüksek magnitüdlü bir depremin Van ili yerleşim alanında nasıl sonuçlar doğuracağı araştırılmıştır. "

2005 yılında Kocaeli’de sunulan bir araştırmadan alınan bu metin Van’ın depremle ilgisinin bugünden itibaren başlamadığının açık bir göstergesi. Fay hatlarının yoğun olduğu bir yer olan Van’da dünden itibaren gündeme gelen ve konuşulmaya başlayan konu bu araştırmadan da anlaşılacağı üzere yıllar öncesinden tespit edilen ve beklenen bir deprem. Zaten fay hatlarının neredeyse boydan boya dolaştığı bir ülkede hemen her il böyle bir riski barındırıyorken bu tip bilimsel bir çalışmanın yapıldığı Van’da buna rağmen depreme dair hiçbir hazırlık yapılmaması kapitalizmin insana verdiği değeri bir kez daha gösteriyor.

“Betonarme binalar hasar alacak”
“Van ili ve yakın çevresinde meydana gelebilecek yıkımlı bir depremde ilk olarak hasar görebilecek yapı tipleri betonarme binalar olarak öngörülmüştür. Yerleşim merkezi dahilinde 8 kat yüksekliğe kadar ulaşabilen betonarme binaların zemin özellikleri de göz önünde bulundurulduğunda içerdiği nüfus bakımından kayıpların fazla olmasına olanak sağlayacağı düşünülmelidir.” 2005 yılındaki çalışmadan alınan bu metin dün televizyonda uzmanlardan sıkça duyduğumuz bir nokta oldu. Oysa bu 2005 yılında yapılan bir çalışmada tespit edilmiş ve buna dair önlem alınması gerektiği yazılı bir belgeyle not düşülmüştü. Buna karşın burada bahsedilen yüksek betonarme binalar yaşanan ölümleri çalışmada söylendiği üzere hayli arttırdı.

“Yapıların kalitesi son derece düşük bulunmuştur”
Yapılan çalışmada ulaşılan sonuçlardan bir diğeri de Van’daki yapıların kalitesinin oldukça düşük olduğuydu. “FEMA-154 hızlı değerlendirme sistematiğine göre analiz edilen Van ili yerleşim alanındaki yapıların yapı kalitesi son derece düşük bulunmuştur.

"Kamu binaları güçsüz, hastaneler yetersiz"
Araştırmada ulaşılan bu sonuç ise adeta kan dondurucu bir gerçeği gözler önüne seriyor. Buna göre kamu binaları en zayıf yerler ve hastaneler de benzeri tehlikeyi taşımakla beraber olası bir depremi kaldıracak yeterliliğe sahip değil. Nitekim depremin ardından hastalar bahçede tedavi edilmeye çalışıldı, ölüler bahçede toplandı. İşte araştırmada ulaşılan bu sonuç: “Şehrin ana merkezinde yıkımların daha fazla olacağı, deprem sonrası kriz merkezi olabilecek kamu binalarının diğer yapı tipleri içerisinde en zayıf olduğu ve Van ili genelinde beton kalitesinin C16 sınırını aşmadığı, deprem sonrasında tahmin edilen yaralı sayısını barındıracak hastane yatak kapasitesinin bulunmadığı yapı kalitesi ve yapı durumu açısından belirlenmiştir."

'Yerleşim değişmeli' önerisi artık bir anlam taşıyor mu?
Çalışmanın sonuç kısmında araştırmacılar Van’da yerleşimin Erdemkent alanına kaydırılmasını talep ediyor. Ancak araştırmacıların bu talebi de havada kalınca faciaya davet çıkarıldı. İşte araştırmadaki öneri: “Van ovasındaki yerleşim, zemin özellikleri olarak çok daha elverişli olan Erdemkent alanına doğru kaydırılmalıdır. Böylece ova içerisindeki büyüme durdurularak ovalar asıl amacı olan tarıma terk edileceği gibi, depremin neden olacağı can ve mal kaybı da uygun zeminde uygun yapı tekniği yöntemiyle önlenebilecektir.”

(soL - Haber Merkezi)