İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğrencileri Botanik Bahçesi'nin İstanbul Müftülüğüne devredilmesine karşı akademisyenlerin, öğrencilerin ve Türkiye Biyologlar Derneği'nin desteği ile Biyoloji Bölümü'nde buluştu. Biyoloji Bölümü'nden önlükleriyle Botanik Bahçesi'ne sessiz yürüyüşlerini gerçekleştiren öğrenciler yol boyunca esnafın ve çevre halkın alkışını aldı.
Müftülükten kameralı taciz
Botanik Bahçesi'ne girerken müftülükten bazı kişiler akademisyenleri ve öğrencileri kamera ile çekti.
Yürüyüşün ardından Botanik Bahçesi'ndeki İ.Ü. Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı binası konferans salonunda Prof. Dr. Dinçer Gülen (Fen Fakültesi eski dekanı), Prof. Dr. Yavuz Çotuk (İ.Ü. Biyoloji Bölümü) ve Dr. İlbay Kahraman (Türkiye Biyologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı)'ın katılımıyla Botanik Bahçesi'nin bilimsel açıdan gerekliliğinin anlatıldığı ve bahçeninin katledilmesine izin vermeyeceklerinin vurgulandığı büyük bir panel düzenlendi.
Panelde açılış konuşmasını yapan Hazal Alarcın, Botanik Bahçesi'nin Müftülüğe devredileceğini duydukları andan itibaren öğrencilerin yanında yer alan akademisyenlere ve basın emekçilerine teşekkür etti. Alarcın, Botanik Bahçesi'ne destek vermek isteyen öğrencileri engelleyen ve ders yapan bazı Biyoloji Bölümü hocalarını kınadıklarını söyledi.
Alarcın'ın ardından akademisyenler söz aldı.
Prof. Dr. Dinçer Gülen (Fen Fakültesi eski dekanı), 1993 yılında Botanik Bahçesi'nin boşaltılmasına karar verildiğini ve o süreçte öğrencilerin verdiği mücadeleleri anlattı. Gülen burada yıllardır bilimsel araştırma yapıldığını, bu hakkın ellerinden alınamayacağını vurguladı.
Prof. Dr. Yavuz Çotuk (İ.Ü. Biyoloji Bölümü), Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden, İstanbul Üniversitesi'nin Zooloji ve Botanik müzelerinin vazgeçilemeyecek en önemli değerlerinden olduğunu ve alanların 1933 reformundan sonra yapılan çalışmalarla oluşturulduğunu söyledi.
Bu bitkilerin şu an toplandıkları alanda olmadığını belirten Çotuk, ekologların şu an oradaki bitikler ile burada toplanmış olan bitkileri karşılaştırarak çevresel faktörlerin değişimini araştırdıklarını anlattı.
Sorunun Türkiye'nin temel bilimlere yaklaşımından kaynaklandığına değinen Çotuk, “Botanik bu zamana kadar amacı dışında kullanılmamıştır. Şu anda buraya talip olanlar, ne amaçla talip oluyorlar?” diye sordu. Çotuk Su Ürünleri Fakültesi'nin Beykoz'dan Yassı Ada'ya, Yassı Ada'dan tekrar Laleli'ye taşınması esnasında ilginç bir anısını anlattı. Samatya'da bir balıkçı barınağında üzerinde tayin anahtarı yapılmış, bilimsel araştırma yapıldığı belli olan balık örneklerine rastladığını anlatan Çotuk, oradakilere bunların nereden geldiğini sorduğunda Yassı Ada'dan taşınırken bırakılanlar arasında bulduklarını, taşınma esnasında değerli şeylerin kaybolduğunu vurguladı.
Çotuk konuşmasını temel bilimlerin bir alanı olan Kimya Bölümü'nün Fen Fakültesi'nden ayrılarak, Mühendislik Fakültesi'ne bağlanmasından itibaren üniversitelerin temel bilimlerinden giderek yoksunlaştığını söyleyerek bitirdi.
Dr. İlbay Kahraman (Türkiye Biyologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı) ülkede üniversitelerin son yıllarda politikanın etkilediği bir arena görünümü aldığını, üniversite rektörlerinin ise bu arenanın yöneticileri konumuna geldiklerini söyleyerek sözlerine başladı. Doğal olarak artık üniversitelerde bağımsız bir bilimsel düşüncenin değil hükümetlerin üniversite politikalarının temsilcilerinin konuştuğuna değinen Kahraman, Türkiye'nin en büyük üniversitesinin rektörünün kurumunun mal varlıklarını korumaktan aciz bir görünüm sergilediğini (Avcılar arsası, Cerrahpaşa ve Çapa örnekleri) söyledi.
50'ye yakın akademisyen katıldı
50'ye yakın akademisyenin katıldığı panelde, Eski Fen Fakültesi Dekanı Nurettin Meriç söz aldı ve öğrencilere toplantı düzenledikleri için teşekkür etti. Meriç kentsel dönüşüm yapılırken ve şehir planlanırken yeşil alanların göz ardı edildiğini ve orman tahriplerinin arttığına değindi.
Eylemler sürecek
Panelin ardından öğrenci forumu düzenlendi. Botanik Bahçesi'nin devredilmesi gündeme geldiğinden beri çalışmalar yapan, Bilimsel ve Sosyal Araştırmalar Kulübü (BİSAK), Çevre Koruma Kulübü ve Biyolojik Araştırmalar Laboratuvarı Kulüpleri adına yapılan konuşmada, “Karşımızdaki zihniyet Botanik Bahçesi'ni piknik alanı zanneden, gezi parkına dozerlerle giren bir zihniyet. Bizim için önemli olan Biyoloji Bölümü'nün ve Fen Fakültesi'nin değerlerini korumak ve daha fazla üretmektir. Bundan sonraki dönemde eylemlerimizi süreklileştirmeliyiz “ denildi.
Forumda konuşan diğer fakültelerden desteğe gelen öğrenciler, bu sorunun bütün üniversitelilerin sorunu olduğunu ve diğer bölümlerinde çalışmalara destek vermesi gerektiğini söyledi.
Fikir Kulüpleri Federasyonu adına konuşan Haydar Şahin, “Sadece Botanik Bahçesi'nin kapatılması değil Fen Fakültelerin kapatılması söz konusu. Burada gösterdiğimiz kararlılık Fen Fakülteleri'nin kapatılmasına da yansıyacaktır. FKF olarak sürecin arkasındayız sizleri daha büyük bir mücadelenin bir parçası olmaya çağırıyoruz.” dedi.
Panelin ardından öğrenciler Botanik Bahçesi'ni gezmeye indi.
Neslihan Koçaslan - soL