“Kadın cinayetlerini durduracağız”

Her gün beş kadının öldürüldüğü Türkiye’de, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 25 Kasım Uluslararası Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla Tünel’den Taksim Meydanına bir yürüyüş gerçekleştirerek cinayetlere ve AKP hükümetine tepki gösterdi.

Kadına yönelik şiddetin her geçen gün biraz daha arttığı Türkiye’de 25 Kasım Uluslararası Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü’nde kadınlar eylemdeydi. Beyoğlu Tünel’de toplanan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri ve eyleme destek veren kurumlar buradan Taksim Meydanı’na doğru bir yürüyüş gerçekleştirdi.

Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü’nde yapılan eyleme katılan örgütler arasında, EHP’li Kadınlar, Sosyalist Kadın Meclisleri, SDP’li Kadınlar, EMEP’li Kadınlar, ÖDP’li Kadınlar ve TKP’li Kadınlar yer aldı.

“25 Kasım Mirabel kardeşlerin öldürüldüğü gün”
Platform adına basın açıklamasını okuyan Tuğba Gümüş 25 Kasım’ın önemi konusunda şunları dile getirdi: “Dominik Cumhuriyeti’nin Rafael Leonidas rejimine karşı mücadele veren Mirabel kardeşler, cezaevindeki eşlerini ziyarete gittikleri arabadan indirilir. Tecavüz edilerek öldürülen bedenleri, bir uçurumun dibinde bulunur. Hayatları, özgürlük mücadelesinie adanmış, bunun bedelini hapishaneler, işkencelerle ödemiş üç kız kardeş. Maria Teresa, Minevra Argentina, Patria Mercedes Mirabel. Tarih 25 Kasım 1960. O tarihten bu yana, devlet ve toplum kaynaklı kadına yönelik şiddet her geçen gün daha da arttı.”

"Her gün 5 kadın öldürülüyor"
Türkiye’de her gün 5 kadının öldürüldüğünü belirten Gümüş, bunun dışında her gün binlerce kadının şiddete uğradığını ifade etti. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun mücadelesinin kadınların mücadelesi olduğunu belirten Gümüş, tüm toplumsal mücadeleler ile kaderini birleştiren mücadelelerinin sonucunda kadınların katledilmediği günleri kuracaklarını söyledi.

“Kızımın katili cezasını bulsun”
Gümüş’ün ardından konuşan öldürülen Gülay Yaşar’ın babası Duran Yaşar, kızının öldürüldüğünü ve olaya intihar süsü verildiğini dile getirdi. Kızının katillerinin dışarıda olmasından çok büyük üzüntü duyduğunu belirten Yaşar, tek isteğinin kızının öldürenlerin cezasını bulması olduğunu ifade etti.

Eyleme destek veren sanatçı Nur Sürer ise, Aile Bakanlığına değil Kadın Bakanlığına ihtiyaçları olduğunu söyleyerek, N.Ç kararını veren adalete tepkisini dile getirdi.

Kadınlar Ankara'da da meydanlardaydı
25 Kasım Uluslararası Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü' nde kadınlar Ankara'da da meydanlardaydı. 25 Kasım Kadın Platformu'nun organize ettiği eylem Kızılay Yüksel Caddesi' nden başlayıp Sakarya Meydanı'na yürünmesiyle ve meydanda yapılan basın açıklamasıyla sona erdi. Basın açıklamasında kadınları koruyan yasaların çıkartılması ve çıkartılan yasaların uygulanması talep edildi. AKP zihniyetinin bir yandan ileri demokrasi nutukları atarken, diğer yandan kadının adını bakanlıktan dahi sildiğini, kadını aile içine hapsetmek isteyen anlayışını saklama ihtiyacı duymadığı belirtildi.


Her iki eylemde de dikkat çeken nokta ise kadınlarla birlikte kadına yönelik şiddete karşı yürümek isteyen erkeklerin alana alınmamasıydı. Basın açıklamasında ise mücadele edilmesi gereken düşmanın kapitalist düzenden ziyade erkek egemen zihniyet olduğu vurgusu öne çıkıyordu.

(soL – Haber Merkezi)