Emekçiler kazançlarını konuta, zenginler eğitime harcıyor

TÜİK "2011 Hanehalkı Tüketim Harcaması Sonuçları"nı açıkladı. Buna göre, emekçi sınıfların gelirlerinin önemli bir bölümünü barınma, gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için kullanırken, üst sınıflar ise daha çok eğitime pay ayırıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde hanehalklarının tüketim amaçlı yaptığı harcamalar içinde en yüksek payı yüzde 25,8 ile konut ve kira harcamaları alırken, harcamaların yüzde 20,7'si gıda ve alkolsüz içeceklerden oluştu. Türkiye genelinde yapılan harcamalar içinde sağlık harcamalarına yüzde 1,9 ve eğitim hizmetleri harcamalarına ise yüzde 2 oranında pay ayrıldı.

TÜİK "2011 Hanehalkı Tüketim Harcaması Sonuçları"nı açıkladı. Buna göre, 2010 yılında hane başına aylık ortalama tüketim harcaması 1.843 lira iken geçen yıl bu rakam 2 bin 120 lira olarak tahmin edildi. 2011 yılında bu değer kentlerde 2 bin 364 lira, kırda ise 1.547 lira olarak hesaplandı.

Geçen yıl gıda ve alkolsüz içecekler ile konut ve kira harcamalarına ayrılan pay 2010'a göre azalırken, ulaştırmanın payı arttı.

2010 ve 2011 yılı sonuçları karşılaştırıldığında 2010 yılında yüzde 21,9 olan gıda harcaması payının 2011'de yüzde 20,7 olarak gerçekleştiği, konut ve kira harcamaları payının yüzde 27,1'den yüzde 25,8'e, alkollü içecek, sigara ve tütün harcaması payının yüzde 4,5'ten yüzde 4,1'e, sağlık harcaması payının yüzde 2,1'den yüzde 1,9'a, haberleşme harcaması payının yüzde 4,1'den yüzde 4'e, kültür ve eğlence harcamaları payının ise yüzde 2,8'den yüzde 2,7'ye düştüğü görüldü.

Giyim ve ayakkabı harcamalarının yüzde 5,1'den yüzde 5,2'ye, ev eşyası harcaması payının yüzde 6,3'ten yüzde 6,4'e, ulaştırma harcamalarının yüzde 15,1'den yüzde 17,2'ye, otel, lokanta ve pastane harcamalarının yüzde 5,4'den yüzde 5,7'ye ve çeşitli mal ve hizmet harcamaları payının ise yüzde 3,7'den yüzde 4,3'e yükseldiği gözlenirken, eğitim hizmetleri harcamaları payı ise değişmedi.

Alt sınıflar gıda harcamalarına daha fazla pay ayırıyor
Burjuva iktisadı kapitalist toplumsal yapıları yüzde 20’lik alt ve üst dilimlere ayırır. Bu ölçütler bireylerin toplumsal pozisyonları arasındaki farklılıkları yok sayarak, toplumu “birey” düzeyinde bir sıralamaya tâbi tutar. Oysa bilindiği gibi toplum sınıflardan meydana gelir. Yani en alt yüzde 20 ve en üst yüzde 20 temelde alt ve üst sınıflara tekabül eder.

Bu bağlamda, gelire göre sıralı yüzde 20'lik gruplar itibariyle tüketim harcamalarını inceleyen TÜİK’in yanı sıra söz konusu bu tüketim kalıplarına alt ve üst sınıflar açısından bakıldığında aradaki fark daha anlamlı hale gelmekte. Buna göre, alt ve orta alt sınıfların gıda harcamasına ayırdıkları pay yüzde 30,9 iken, orta ve üst sınıfların gıda harcamalarına ayırdığı pay yüzde 16 oldu. Eğitim harcamalarının oranı ise alt ve orta alt sınıflar için yüzde 0,7 olurken, orta ve üst sınıflar için yüzde 3,4 oldu.

Dolayısıyla, “Hanehalkı Tüketim Harcaması Sonuçlarına” göre, alt sınıflar, üst sınıflara göre gıdaya 2 kat daha fazla pay ayırıyor.

Toplam gıda ve alkolsüz içecekler harcamasının yüzde 13,6'sını alt ve orta alt sınıflar, yüzde 28,4'ünü ise orta ve üst sınıflar yaptı. Konuta yapılan harcamaların yüzde 11'i alt ve orta alt sınıflara ait iken, yüzde 31,6'sı orta ve üst sınıflara ait oldu. Toplam eğitim hizmetleri harcamalarında ise alt ve orta alt sınıfların payı yüzde 3,3 iken orta ve üst sınıfların payı yüzde 62,3 oldu.

Harcama kalıpları, toplumsal sınıflara göre değişiyor
Temel gelir kaynağına göre tüketim harcamalarının dağılımı incelendiğinde temel gelir kaynağı maaş, ücret, yevmiye geliri olan emekçi sınıfların yüzde 24,8 ile en yüksek payı konut harcamalarına en düşük payı ise yüzde 1,7 ile sağlık harcamalarına ayırdığı görülmekte.

Diğer taraftan, temel gelir kaynağı müteşebbis geliri olan, yani sermaye sahiplerinin harcamaları içinde ise en yüksek payı yüzde 23,1 ile gıda harcamaları alırken, en düşük pay yüzde 2 ile sağlık harcamalarında oldu.

Böylece ücretliler toplumunun temel taşı olan emekçi sınıflar artan konut piyasasına da paralel olarak, öncelikle temel ihtiyaçlardan biri olan barınma sorununa kaynak ayırırken, üst sınıfların ise daha çok gıda harcamalarına kaynak ayırdığı görülmekte.

Dolayısıyla bu durum, özellikle devletin yaptığı sosyal harcamalarda kesintiye gittiği günümüz toplumlarında geçimini emek gücünü satarak sağlayan emekçi sınıfların gelirlerinin önemli bir bölümünü gıda, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için kullanmak zorunda olmalarının doğal bir sonucudur.

(soL-Ekonomi)