ABD: PKK ve PYD aynı değil

ABD Dışişleri Sözcüsü Yardımcısı Harf, PYD ve PKK’yi aynı göremediklerini ve IŞİD’e karşı PYD’nin desteklenmesi gerektiğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığından dün yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, "Türkiye bu koalisyonda kilit bir rol oynuyor ve birçok konuda önemli adımlar attı. Türkiye'yi çok çok yakın bir partner olarak görüyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "PYD'nin PKK ile eş ve terör örgütü olduğu" yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Harf, ABD kanunları altında PYD ile PKK'nın ayrı gruplar olduğunu söyledi. Harf, Kerry'nin Endonezya ziyaretinde, Türkiye’nin PKK ile mücadelelerini ve bu konudaki tarihi ve Türkiye'nin hassasiyetleri anladıklarını hatırlattı. Harf, "Ama aynı zamanda, IŞİD ile savaşan PYD gibi Kürt grupların desteklenmesinin çok önemli olduğuna inandığımızı Türklere açıkça belirttik" dedi

'PYD terör listesinde değil'
"PYD'nin PKK'nın yan kolu olduğuna inanıyor musunuz?" sorusu üzerine Harf, "Aralarında bağ olduğunun farkındayız, bu konudaki tarihin ve bazı bağların farkındayız" dedi. Harf, ancak PYD'nin ABD'nin terör listesinde yer almadığını ifade etti.

Harf, günlük basın toplantısında, ABD Başkanı Barack Obama'nın hafta sonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda görüştüğünü hatırlatarak, iki liderin Kobani'deki durumu da konuştuğunu ve Obama'nın Erdoğan'ı Kobani'deki silahlı güçlere takviye gönderilmesi noktasında bilgilendirdiğini kaydetti.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile konuyu görüştüğünü belirten Harf, görüşmelerinde Türkiye'ye, "IŞİD'e karşı mücadele eden bu savaşçıların havadan yardımlarla desteklenmesinin önemi konusunu açıkça belirttiklerini" de bildirdi.

'Yardım tüm Kobani'ye'
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığının Kobani'deki silahlı güçlere havadan yardım açıklamasında herhangi bir grubun adından bahsetmediğine yönelik soru üzerine, "Bu herhangi bir grupla alakalı değil, bu, Kobani ve çevresinde, IŞİD'i geri püskürtmeye çalışan bir grup Kürt savaşçı ile az miktardaki Kürt olmayan savaşçılarla ilgili" dedi.

Kobani'daki silahlı güçlere Irak'taki bölgesel yönetim tarafından gönderilen silahların aslında Irak'a ABD tarafından verilen veya satılan silahlar olup olmadığına yönelik soru üzerine Harf, "Olabilir ama kontrol etmeliyim, silahların geçmişini bilmiyorum" dedi.

'Türkiye ile konuşuyoruz'
Kobani'ye Türkiye üzerinden karayoluyla destek verilmesinin görüşülüp görüşülmediğine yönelik soru üzerine ise Harf, "Türklerle IŞİD ile mücadelede birlikte çalışabileceğimiz bir dizi yolları konuşuyoruz. Genel anlamda söylersek bu görüşmelerimizde, hava saldırısının ötesinde ki Kobani civarına 135'in üzerinde hava saldırısı yaptık, sahadaki savaşçılara havadan yardımla desteklemenin önemine inandığımızı açıkça belirttik" dedi.

"Türkiye ile ABD arasında ciddi görüş ayrılıklarının olduğuna" yönelik soru üzerine Harf, buna katılmadığını ve kamuoyundaki tartışmaların çoğu zaman gerçekle örtüşmediğini söyledi.

Harf, "Hem Başkan Obama hem de Bakan Kerry, hafta sonu Türk meslektaşlarıyla yapıcı görüşmeler yaptılar. Bu tehditle nasıl savaşacağımız noktasında aramızda bazı ayrılıkların olduğuna yönelik görüşlere katılmıyorum. Sonuçta hedef tamamen aynı. Taktikler ve strateji konusunda da düzenli istişare halindeyiz" dedi.

Harf, "Türkiye'yi çok çok yakın bir partner olarak görüyoruz. Bu nedenle hafta sonu Başkan ve Bakan Kerry görüşmelerinde bulundu, General John Allen ve ABD Savunma Bakanlığından ekip Türkiye'deydi" diye konuştu.

ABD Peşmerge açılımından memnun
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun, Türkiye'nin, IKBY peşmerge güçlerinin Kobani'ye geçmesine yardımcı olduğuna yönelik sözlerinin sorulması üzerine de Harf, açıklamadan memnuniyet duyduklarını bildirdi..

Harf, "Türkiye'nin Kobani'de adım atmadığına" yönelik eleştiriler hakkında da Türkiye ile çok yakın ilişkilerin olduğunu ve Türkiye ile koalisyona bir dizi yollardan yardımları konusunda görüştüklerini söyleyerek, "Türkiye'nin koalisyona katılımı sadece bir eyleme katılmaları veya katılmamaları üzerinden tanımlanamaz. Biz bunu böyle görmüyoruz" dedi.

Türkiye'nin bu koalisyonda kilit bir rol oynadığına işaret eden Harf, Türkiye'nin sığınmacılara kapıların açılması, yabancı savaşların geçişinin önlenmesi, IŞİD'in finansal gelirlerinin önüne geçilmesi ve Suriyeli muhaliflere eğitim ve donanım programına ev sahipliği yapılması gibi birçok konuda önemli adımlar attığını hatırlattı.

Harf, "Sadece bir konudaki yaptıklarına veya yapmadıklarına bakıp, onların koalisyona katılımlarını yargılamanın adil olduğunu düşünmüyorum" dedi.

ABD Başkanı Obama'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ve ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile yapıcı görüşmeler yaptıklarını iddia ettikleri geçtiğimiz hafta sonu Erdoğan Afganistan'a günübirlik gerçekleştirdiği bir ziyaret sonrası aksi yönde beyanlarda bulunmuştu. Erdoğan Afganistan dönüşü geçtiğimiz Pazar günü uçakta basın mensuplarının sorularını yanıtlarken Kobane'de IŞİD'e karşı savaşan PYD güçlerine yönelik silahlı yardım konusunda, "Son günlerde birşeyler dolaşmaya başladı. Nedir o? PYD'ye silah desteği vermek ve PYD'ye verilecek silah desteği ile IŞİD'e karşı burada bir cephe oluşturmak. PYD şu anda bizim için PKK ile eştir. O da bir terör örgütüdür. Yani bir terör örgütüne kalkıp da bize dost olan, NATO'da beraber olan Amerika'nın böyle bir desteği, açıktan açığa bunu söyleyerek bizden böyle bir 'evet' ifadesini, yaklaşımını beklemesi bir defa çok çok yanlış olur. Böyle bir şeyi bizden beklemesi mümkün değil, böyle bir şeye 'evet' diyemeyiz." demişti. Bu demecin verilmesi üzerinden daha 24 saat geçmeden ABD askeri uçakları Kobani'ye havadan silah yardımı ulaştırdı.