Pakistan'da kadınların yaşamı: Asitle yakma, toplu cinsel saldırı

Pakistan, cinsiyet temelli eşitsizliklerin en yaygın olduğu ikinci ülke.

Cinsiyet Temelli Şiddet, şu ya da bu şekilde tüm toplumları etkileyen evrensel bir olgu. Neredeyse her kadın, yaşamı boyunca cinsiyeti sebebiyle ayrımcılık ya da korkuyla yüz yüze geliyor. Dünya Sağlık Örgütü, dünyadaki kadın nüfusunun en az beşte birinin, hayatlarının bir döneminde fiziksel ya da cinsel istismara maruz kaldığını tahmin ediyor. Cinsiyet temelli şiddet, kadınların hem fiziksel hem duygusal sağlıklarını etkilerken, toplum genelinde de geniş kapsamlı değişiklikler yaratıyor.

Pakistan’da kadınlar, ağırlıklı olarak katı dini, ailesel ve kabilesel kurallarla yönetilen bir toplumda yaşıyorlar. Kadınlar, yaşamın hemen her alanında şiddet ve ayrımcılığın çeşitli formlarıyla karşı karlıya kalıyorlar.

2015 Cinsiyet Ayrımı Endeksi, cinsiyete dayalı eşitsizliklerin yaygınlığı açısından Pakistan’ı 145 ülkeden ikinci ilan etti. Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayımlanan indeks; ekonomi, siyaset, eğitim ve sağlık alanlarında ulusal cinsiyet ayrımlarını değerlendiriyor. Pakistan’ın listedeki ikinci konumu, ülkedeki kadınların yaşadığı kötü koşulları yansıtıyor.

ASİTLE YAKMA, TOPLU TECAVÜZ, CİNSEL SALDIRI

Ülkedeki kadın haklarının ihlaline en çok sebep olanlardan biri cinsiyet temelli şiddet. İnsan hakları bakanlığı tarafından açıklanan resmi rakamlara göre, 2012 Ocak ile 15 Eylül 2015 arasında ülkede 8,648 insan hakları ihlali ihbar edildi. Bunların arasında 90 asitle yakma olayı, 481 hane içi şiddet ve 860 “namus” cinayeti, 344 tecavüz/toplu tecavüz, 268 cinsel taciz/saldırı ve 535 kadına yönelik şiddet olayı var. Tecavüze Karşı Savaş’ın (War Against Rape) Haziran 2015’te yayınladığı bir başka raporda ise 2014’te Pakistan’da her gün dört kadına tecavüz edildiği ve bu sayının 201’teki rakamlardan %49 daha fazla olduğu belirtildi. Pakistan İnsan Hakları Komisyonu, 2015 yılında 987 “namus” cinayeti gerçekleştiğini; 1,096 kadın ve 88 erkek kurbandan en az 170’inin ise reşit olmadığını belirtti.  Asitten Hayatta Kalanlar Derneği, 2015 yılında Kadınların Durumuyla İlgili Ulusal Komisyon ile birlikte asitle şiddet ile ilgili “Durumsal Analiz” başlıklı bir araştırma yürüttü. Araştırma, 2007’den Haziran 2015’e kadar ülkede asitle şiddetin 1,231 kurbanı olduğunu ve 1004 asitle saldırı ihbarı alındığını ortaya çıkardı. Kurbanların yaklaşık %70’i 17-20 yaş arası kadınlardan oluşuyordu. Ne yazık ki, yakın zamanda hükümetin attığı adımlara rağmen CTŞ artışta.

Pakistan’da yaygın olan kadına yönelik temel suç kategorileri arasında cinayet, kaçırma ve tecavüz/toplu tecavüz var. 'Namus' cinayetleri ve intiharlar, farklı raporlarda belirtildiği üzere temel kategoriler arasında yer almaya devam ediyor. Ülkede yaygın olan başka şiddet türleri de var. Bunlar arasında,  Kuran’la, berdelle, başlık parası, kan parası ya da öç alma karşılığı evlendirme, 'zina' gerekçesiyle 'namus' cinayeti, asit fırlatma ve çeyizle ilgili şiddet bulunuyor.

KURBANLAR, KURTULMANIN ZOR OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR

Pakistan’da cinsiyet temelli şiddet çok ciddi bir sorun. Durumun ciddiyeti yukarıdaki verilerden sezilebilir. Ülkede ayrımcılık ve şiddet yasal olmasından çok toplumsal bir sorun. Toplum ayrımcılık üretiyor, bu da genelde cinsiyet temelli şiddet olarak tecelli ediyor. Yasal çerçeve kadınlar için destekleyici değil, dolayısıyla kadınlara nefes alacak alan bırakmayarak durumu onlar için daha da zorlaştırıyor. Ayrıca, kurbanların çoğu şiddetin azılı tuzağından kurtulmanın zor olduğunu düşünüyor.

Ülkede şiddetin temelinde köklü toplumsal “değerler” yatıyor. Ne yazık ki, ayrımcılıkla ve şiddetle karşılaşan kadınlar toplumdan ve hükümetten yeterli destek görmüyor.

Kadına yönelik suçların en aza indirgenmesi için sivil toplumla işbirliği sağlayarak cinsiyet hassasiyetli yasalar formüle etmek hükümetin sorumluluğunda. Bu yasaların, uzun vadede insanların tavrını değiştirmeye  yardımcı olabilmesi umuluyor.