Brexit müzakerelerinden çıkması beklenen 5 senaryo

Brüksel ve Londra arasında başlayan Brexit müzakerelerinden ne çıkacağı belirsizliğini korurken, Brexit sonrası ticaretin hangi kapsamda sürdürülüp sürdürülemeyeceğine dair çeşitli senaryolar konuşuluyor.

Dış Haberler

İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılmasını onaylayan Brexit referandumunun kabulünün üzerinden iki yıl geçti. İngiltere hükümetinin karara dair bir şey yapmaması durumunda Mart 2019’da aynen yürürlüğe girecek olan Brexit için seçenekler daralmaya başlıyor. 19 Haziran'da Brüksel ve Londra arasında başlayan Brexit müzakerelerinden ne çıkacağı ise net değil.

Kabinesindeki Brexit yanlısı iki ismi istifaya zorlayan May’in AB’den daha yumuşak bir çıkış için hazırlandığı düşünülüyor. Ancak May için sürecin asıl zor kısmı AB liderleri tarafından belirlenecek kısıtlamalarla başlayacak. Financial Times’ın müzakerelerden çıkması beklenen 5 olası senaryoyu derlediği haberinde devam eden müzakerelerden çıkacak anlaşmanın kapsamına dikkat çekiliyor.

Herhangi bir anlaşmanın yapılmadığı “sert çıkış” senaryosunda ilk dikkat çeken konu AB üyesi İrlanda ile sınırın statüsü. Londra'nın da Brüksel’in de katı bir sınır politikasına karşı olmadığı biliniyor. AB ile mevcut gümrük anlaşmalarını ülkenin tamamı için korumak isteyen İngiltere’ye karşın Brüksel, gümrük serbestisini sadece İrlanda ile sınırlı tutabilir. Bu durumda aralarında katı bir sınır bulunmayan İngiltere ve İrlanda arasında kaotik bir durum oluşacağı öngörülüyor.

Görüşmelerden sadece malların ticaretini kapsayan “sorunsuz” bir anlaşmaya varıldığı senaryonun çıkması da mümkün. "Kanada tarzı" olarak bilinen serbest kapsamlı bir anlaşmaya taşımacılık hizmetleri alanında varılması buna örnek gösteriliyor.

Gümrük birliğinden çıkmakta ısrar eden İngiltere’nin, İrlanda ile katı bir sınır çizilmemesine karşılık ticari birlikte kalmaya ikna edilmesi bir diğer olası senaryo.  Öte yandan malların yanısıra bir dizi hizmeti kapsayacak anlaşmanın denetiminin Avrupa Adalet Divanı tarafından sağlanması da mümkün.

Son senaryoya göre ise AB, May’in sadece malların dolaşımını içeren anlaşmasının Gümrük Birliğinin ilkelerini ihlal ettiğini öne sürebilir. Mallar, hizmetler, emek ve sermaye dörtlüsünün serbestisinin bölünmez olduğunu savunan AB, İngiltere’yi Avrupa Ekonomik Topluluğu çerçevesine ikna edebilir.