New York Times'ta yayımlanan bir yazıda ABD'de büyüyen ekonomi ve düşen işsizlik oranına karşın yoksulluğun aynı seviyelerde kaldığı vurgulanıyor.
ABD'de son kırk yılda yaşanan ekonomik büyümenin topluma yansımadığı, şirketlerin kârlarına kâr kattığı, ancak işçiler için reel ücretlerin düşük kaldığı belirtiliyor. Ülkede üretimin yüzde 77 oranında büyüdüğü, buna karşılık saatlik ücretlerin ise yalnızca yüzde 12 oranında arttığı ifade ediliyor.
ÖRGÜTLENMENİN AZALMASI EN ÖNEMLİ NEDEN
Ülkede sendikaların 20. yüzyıldan bu yana zayıflamasının bu durumun en önemli nedenlerinden biri olduğu belirtiliyor. Son kırk yılda yaşanan ekonomik dönüşüm ve siyasi saldırıların işçi örgütlerini bitirme noktasına geldiği ve patron çıkarlarını tetiklediği aktarılıyor. Bugün ABD işgücünün üçte birine tekabül eden 41,7 milyon emekçinin saatte 12 dolardan az kazandığı ve sağlık sigortasının olmadığına dikkat çekiliyor.
'ÇALIŞAN YOKSULLAR'
ABD'de yoksulların çalışmadığına ilişkin yaygın bir toplumsal algı olduğu, ancak günümüzde yaşanan “çalışan yoksul” sayısındaki artışla bu algının yanlışlandığı vurgulanıyor.
Cumhuriyetçi meclis üyelerinin 1990'ların ortasında işyerlerinde çalışma koşullarını düzenlemek ve iyileştirmek adına meclisten reform geçirdiği, ancak bunun etkili olmadığı hatırlatılıyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın ise çalışma şartlarını "sıkılaştırma" yöneliminde olduğu aktarılıyor.
TRUMP YÖNETİMİNİN ÖNCELİĞİ SÖMÜRÜYÜ ARTIRMAK
Trump yönetiminin önceliklerinden birisinin söz konusu reformu genişletmek olduğu, on iki eyaletin ise reform kapsamında sağlık sigortası programlarında düzenlemelere başvurduğu ve başvurulardan dördünün yürürlüğe girdiği ifade ediliyor. Bu düzenlemelerin mevcut sağlık sigortası programının işleyişini bozacağı ve milyonlarca ABD'linin sigortadan mahrum kalabileceğine ilişkin görüşler de bulunuyor.
Trump'ın Nisan ayında Ek Beslenme Yardım Programı (SNAP) ve konut yardımı gibi başlıklarda da düzenleme yapılması talimatı verdiği belirtilirken, Meclis Bütçe Ofisi'nin sıkılaştırılan düzenlemelerle 1,2 milyon insanın yardım programlarından mahrum kalabileceğini öngördüğü aktarılıyor.