Kuzey Irak tezkeresi de onaylandı: AKP Türkiye'yi adım adım felakete sürüklüyor

Kuzey Irak tezkeresinin süresini 1 yıl uzatmayı öngören karar, dün AKP, MHP ve CHP'nin oylarıyla kabul edildi. Suriye tezkeresinin ardından alınan bu kararla, AKP ülkeyi felakete bir adım daha yaklaştırmış oldu. Irak tarafında yaşanan gelişmeler de tehlikenin boyutlarına işaret ediyor.

Geçtiğimiz hafta kabul edilen Suriye tezkeresinin ardından, Kuzey Irak tezkeresinin süresini 1 yıl uzatma kararı da dün mecliste onaylandı. Kararla birlikte, Suriye'yle devam eden fiili çatışma sürecinin yanında, Irak yönetimiyle yaşanan gerginliğin iyice tırmanması muhtemel görünüyor.

Türkiye ile Barzani yönetimi arasındaki yakınlaşma, Kuzey Irak'la yürütülen petrol ticareti, Irak'ın iadesini talep ettiği eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi'nin himayesi ve Türkiye'nin Suriye'ye karşı yürüttüğü politikalar nedeniyle, Irak merkezi hükümetiyle Türkiye arasında ilişkiler bir süredir oldukça gergin. Kuzey Irak tezkeresi, gerginliğin üst seviyede olduğu bu günlerde gündeme gelmiş oldu.

Diğer yandan tezkerenin oylanmasından hemen önce Irak Başbakanı Nuri el Maliki, Rusya ziyaretini gerçekleştirdi. Ziyaretin tek amacının Türkiye'ye mesaj vermek olmadığı belirtilse de, en önemli gündem Maliki yönetiminin Rusya'yla gerçekleştirmeyi planladığı 4,2 milyar dolarlık silah anlaşmasının görüşülmesi oldu. Maliki geçtiğimiz aylarda yaptığı bir açıklamada, Türkiye'nin Irak hava sahasını ihlal etmesinden rahatsız olduklarını belirtmiş ve buna müsaade etmeyeceklerini söylemişti. Yine geçtiğimiz haftalarda Irak Parlamentosu Güvenlik Komitesi Başkan Yardımcısı İskender Vitvit de, hava sahası ihlallerinden rahatsız olduklarını bildirmiş ve Irak'ın hava sahasının ihlal edilmesine karşı sert önlemler alacağının işaretlerini vermişti.

Rusya'yla yapılan silah anlaşmasının, bölgede artan hareketlilik ve AKP yönetiminin Suriye ve Kuzey Irak tezkereleriyle yakından ilişkisi bulunuyor. Diğer yandan silah tedarikinin büyük kısmını ABD'den sağlayan Irak yönetiminin Rusya'dan silah alımı yapması da dikkat çekiyor. Irak yönetiminin anlaşma sağlanması halinde ABD'den 13 milyar dolara yakın silah alımı yapacağı biliniyor. Ancak ABD'nin konuyu ağırdan almasının ve bölgede yaşanan gelişmelerin, Rusya ile yapılan görüşmeleri teşvik ettiği yönünde yorumlar yapılıyor.

Moskova'da gerçekleşen görüşme sonrasında Irak Başbakanı Maliki ayrıca Türkiye'yi sert biçimde eleştirdi. AKP yönetimini, Suriye olaylarına NATO'yu müdahil etmeye çalışmakla eleştiren ve böyle bir sürecin savaşın tüm bölgeye yayılmasıyla sonuçlanacağını belirten Maliki, "Uluslararası toplum Türkiye'yi durdurmalı" diye konuştu.

Cepheler birleşiyor
Irak hükümetinin silahlanma kararının ardındaki bir diğer neden de, Barzani yönetimiyle bir süredir yaşanan gerginlik. Barzani yönetiminin Türkiye ile yakınlaşması, merkezi hükümetin itirazlarına rağmen yapılan petrol ihracatı ve Suriye politikasındaki anlaşmazlıklar bu gerginliğin nedenleri arasında.

Öte yandan Barzani yönetimi de Irak hükümeti gibi silahlanma yoluna gidiyor. Fars Haber Ajansı'nın Dutch Daily Telegraph'tan aktardığı haberde, Mesut Barzani'nin oğlu Mesrur Barzani'nin, İsrail'le ve bir ABD şirketiyle 20 milyar dolarlık bir silah anlaşması yaptığı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında 12 savaş uçağı, 20 savaş helikopteri, 3 nakil helikopteri, İsrail yapımı Abram tankları, bir füze kalkanı, uçaksavarlar, personel taşıyıcılar, askeri botlar ve radar sistemlerinin alınacağı iddia ediliyor.

Öte yandan Barzani-Maliki gerilimi ve Türkiye ile Irak arasındaki karşılıklı restleşmeler, Suriye üzerinden belirginleşen cephelerin birleşmeye başladığı yönünde yorumlanıyor. Özellikle Suriye gündeminin ısınmaya başladığı geçtiğimiz yıldan bu yana bölgede bir Şii ekseni tasfiye edilerek yerine bir Sünni ekseni kurulmaya çalışılıyor. Katar ve Suudi Arabistan gibi Körfez krallıkları dışında, Sünni ekseninin "kuzey" cephesini AKP-Barzani ortaklığı temsil ediyor. Yapılan silah anlaşmaları ve karşılıklı restleşmelerle gelişen süreç ise cephelerin birleşmeye başladığına işaret ediyor.

Bugüne kadar Suriye'ye yönelik bir askeri müdahalenin gerçekleşmemesinin en önemli nedeni İran ve Rusya'nın tutumu oldu. Bu bakımdan Maliki'nin silah anlaşması için Rusya'yla masaya oturması ve yine Türkiye'ye yönelik açıklamaları Moskova'dan yapması önem taşıyor. Diğer cephede ise Barzani-AKP yakınlaşması ve İsrail'le yapılan anlaşmalar yer alıyor.

AKP, Türkiye'yi adım adım savaşa sürüklüyor
"Dışarıda" bunlar yaşanırken dün Türkiye'nin gündeminde tezkere vardı. Mecliste akşam saatlerinde yapılan oturum, Kuzey Irak tezkeresinin onaylanmasıyla sonuçlandı. Böylece Türkiye'yi Suriye ile fiilen çatışmaya sürükleyen AKP iktidarı, yeni ve çok tehlikeli bir cephe daha açmış oldu.

Yapılan oylamada AKP, MHP ve CHP "evet" oyu kullandı. Suriye tezkeresindeki tutumunu sürdüren MHP, AKP'ye yine koltuk değnekliği yaptı. Öte yandan oylama öncesi yapılan kürsü konuşmalarından da anlaşılabileceği gibi CHP'nin tavrı çok daha ikircikli oldu.

Partisinin Suriye tezkeresine verdiği desteği eleştirenlere yanıt veren MHP lideri Bahçeli, "ÖDP, TKP ile olmayı sineye çekenler, önce kendi niyetlerindeki çürüklüğü görmektedir. MHP yalnızca sadece Türk milleti ile yan yanadır" diye konuşmutu. Bahçeli zeytinyağı gibi!

CHP ne söylediğini biliyor mu?
Tezkere lehine oy kullanan CHP tarafından oylama öncesi gelen açıklamalar dikkat çekiciydi. TBMM Genel Kurulu'nda CHP Grubu adına söz alan İzmir Milletvekili Aytun Çıray, AKP'nin dış politikasını eleştirdi. "CHP sadece milli davaların yanında yer alır" diyen Çıray, ayrıca "Bu ilkbaharda yapmanız gereken tek şey var, yürüyüp Irak'ın kuzeyine gireceksiniz kardeşim. Yok 'gir' emrini başkalarından bekliyorsanız, şehitlerin kanında boğulursunuz" diye konuştu. AKP'nin Barzani'yle yakınlaşmasını da Türkiye'nin bir aşiret devleti olmadığını belirterek eleştiren Çıray, "Bizim muhatabımız Irak merkezi hükümetidir" dedi. Çıray konuşmasını bu tezkerenin de öncekiler gibi olmamasını dileyerek ve tezkereye olumlu oy vereceklerini belirterek bitirdi.

CHP'yi temsilen konuşan Çıray'ın ifadeleri ciddi tutarsızlıklar barındırıyor. Zira Çıray bir yandan AKP'yi Barzani'yle yakınlaştığı ve Türkiye-Irak ilişkilerine zarar verdiği için eleştiriyor, öte yandan tezkereyi onaylayacaklarını belirtiyor. Oysa Irak merkezi yönetimi sınırötesi operasyonlardan rahatsız ve bunu gerekçe göstererek silahlanmaya başlamış durumda. Ayrıca, Türkiye'nin Kuzey Irak'a yönelik operasyonları, Barzani ile uyumun had safhada olduğu bu günlerde "Barzani'ye rağmen" yapılıyor değil. Yani CHP söylediklerinin tam tersini yapıyor. Tüm bunlar "CHP ne dediğinin farkında mı?" sorusunu akla getiriyor.

(soL-Haber Merkezi)