Ergenekon'da son dalga tartışılıyor

Ergenekon operasyonunda dünkü kazılardan bir şey çıkmazken ağırlık son dalgayı yorumlayan basına geçti. Kazılara pazartesi devam edileceği söyleniyor.

soL (HABER MERKEZİ) Ergenekon'un 10'uncu dalgasının ardından yükselen tartışmalar dün de devam etti. Günün soruşturma ile ilgili en önemli olayı ise birkaç farklı noktada yapılan kazılardı.

Devam eden kazılar
Ankara'da Atatürk Orman Çiftliği ve Söğütözü'nde yapılan kazıların yanı sıra Hatay'ın Kumlu ilçesindeki kazıdan da herhangi bir şey çıkmadı. Ankara Gölbaşı'nde yapılan kazıdan bazı mühimmatların bulunduğu bildirilmişti. İlk yapılan kazının aksine herhangi bir cephaneliğe ulaşılamayan kazılar ile ilgili basında yer alan haberlerde kazılardan çok "dedektör köpekler"in ön plana çıkarılması dikkat çekti.

Çözülen şifreler
Ergenekon davasında dün de yeni şifreler çözülmeye devam edildi. Her dalganın ardından olduğu gibi yetkili ağızlardan herhangi bir açıklama yapılmamasına rağmen basında pek çok önemli bilgi yer aldı.

Sivas'ta son Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınarak İstanbul'a gönderilen üç kişiden birisi olan Ersin Dönenci'nin, eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'le sık sık görüştüğü "ortaya çıktı". Tetikçi olan Dönerci'nin Sivas'taki Ermeni cemaati temsilcilerinden birini vurmaya hazırlandığı ancak polisin takibi sayesinde yakalandığı iddia edildi. Kimi basın organları bu haberi "Ergenekon'un şifresi çözüldü" gibi abartılı başlıklarla duyurdu.

Bunun yanı sıra dün "basına sızan" bir bilgiye göre tutuklanan muvazzaf subaylardan elde edilen belgelerde, "bazı subayların da andıçlandığı öğrenildi". Ayrıca, "subayların evlerinde de bürokratlara ait uygunsuz görüntüler olduğu belirtildi".

Yapılan yorumlar
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Özdemir Özok 16. Baro Başkanları Toplantısı'nda "kuvvetler ayrılığı" ilkesinin önemine değinen bir konuşma yaptı. Özok, "Özellikle yasama ve yürütmeyi tekelinde bulunduran siyasal iktidarla yargı erki arasındaki çatışmanın temelini bu oluşturmaktadır" dedi. Siyaset başta olmak üzere bir çok kurum ve kavramın "kirlendiğini" belirten Özok, "herkesin telefonlarının dinlendiği, işkencenin yeniden yaşam bulduğu, polisin her kesimden insana ölçüsüz güç kullandığı, yargı kararlarının etrafından dolanıldığı, yargıyla ilgili çok önemli yayın ilke ve kurullarına karşın sorumsuz davranışların sürdüğü ve yargının üzerindeki baskının giderek arttığı bir dönemin yaşandığını"söyledi.

Özok "Kuşkusuz bu kuralsızlıklar döneminde Ergenekon adıyla yürütülen soruşturmayı ve kovuşturmayı da bu bağlamda ele almanın büyük üzüntüsünü duyuyoruz" dedi.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından eski İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu da Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nin yakınlarına geldi. Alemdaroğlu, kendisine soru yönelten gazetecilere, oradan geçtiğini ve herhangi bir açıklama yapmayacağını ifade etti. Bir gazetecinin, soruşturma kapsamında eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün gözaltına alınması konusundaki düşüncelerini sorması üzerine Alemdaroğlu, "Gelinen bu noktaya 'Allah' diyorum. Takdiri kamuoyuna bırakıyorum" dedi.

Partisinin Konya örgütünde konuşan Osman Pamukoğlu, Ergenekon davasının ABD oyunu olduğunu belirtti. Pamukoğlu davanın amacını "'Türkler iki şeyden güç alır. Türk olmaktan ve Müslüman olmaktan. Anadolu coğrafyasında güçlü olmayan hiç kimse duramamıştır. İslamın ve milliyetçiliğin getirdiği gücü başka bir tarzla ortadan kaldırmaya ve bu direnci yok etmeye çalışıyorlar" olarak tanımladı.