Davutoğlu: Bu yazdan endişeliyim

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Hürriyet ve Bugün gazetelerinde yayınlanan röportajında İsrail ile yapılan özel görüşme ve bölgesel gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, Obama göreve geleli 2 yıl oldu ama bölgemizde sorunlar çözülmedi derken, bu yazdan endişeli olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail ile ilişkilerin geleceği, ABD ile görüşmeler ve bölgesel sorunlar hakkında uzun bir röportaj verdi.

Kafkasya ve Ortadoğu'da sorunların biriktiğini söyleyen Davutoğlu, bu yazdan endişe duyduğunu belirtti. Davutoğlu'nun röportajının ayrıntılarında şunlar yer aldı

İsrail’le ilişkilerde 3 olasılık
Gazze Konvoyuna yapılan saldırı sonrasında yapılan diplomasi sayesinde tarihinde ilk defa İsrail'in uluslararası alanda yalnızlaştığını iddia eden Davutoğlu, Brüksel’de yapılan gizli görüşmede İsrail’e 3 seçenek sunduklarını belirtti.

İsrail ya özür dileyecek, ya uluslararası soruşturma komisyonuna izin verecek ya da ilişkiler kesilecek diyen Davutoğlu, ilişkilerin bozulmasının sebebinin İsrail’deki koalisyon hükümetinin yapısı olduğunu dile getirdi.

Brüksel’deki gizli görüşmenin Obama’nın isteği ile yapılmadığını da belirten Davutoğlu, görüşmenin ardından Obama ile görüştük dedi.

ABD’nin kendilerinden İsrail tarafından kurulan komisyona şans tanımalarını istediğini ama kendilerinin buna ilkesel olarak karşı çıktığını belirten Davutoğlu, Gazze Konvoyu’nun yolculuğunun ayrıntıları hakkında da açıklamalar yaptı.

Mavi Marmara'nın yolculuğunda aklımızda 4 seneryo vardı
Davutoğlu yolculuk sırasında akıllarında 4 senaryonun var olduğunu belirterek, “Mavi Marmara yola çıktığında teknik olarak dört senaryo üzerinde çalışmıştık. Birincisi, gemiler yaklaştığında İsrail Mavi Marmara'nın karşısına kendi gemilerini koyar, kendi karasularında blokaj yapar, bir müddet beklenir, onlar protesto eder, İsrail geçirmemiş Böylece barışçıl bir protesto olur vs. İkincisi bir müdahale olabilir. Teknik bir müdahale. Gemilerin eşlik edilerek limana çekilmesi olabilir. Üçüncüsü gemiye operasyo-nel anlamda bir müdahale olabilir. Ama silahlı baskın şeklinde değil. Son senaryo da gemiye müdahale olur ama can kaybına neden olacak olaylar olmadan belki silah kullanılmadan belki arbede filan olur. Teorik olarak bu da vardı. İnsan teorik olarak düşünüyor ama bu hale gelmesi beklenecek bir şey değil” dedi.

Davutoğlu: Bu yazdan endişeliyim
Bölgesel gelişmeleri de değerlendiren Davutoğlu, "Kafkaslar'da, Ortadoğu'da sorunlar birikti. Bölgede yürüyen süreç yok. Dikkat edilmesi lazım" dedi.

“Ortadoğu'da zemin çok kaygan. Neredeyse yürü yen hiçbir süreç yok. ABD Başkanı Obama'nın 2 yılı geçti, çözüm bekleyen sorunlar var. Bölgemizde oturup konuşan taraf kalmadı. Kafkaslar'da, Ortadoğu'da sorunlar birikti. Balkanlar'da bizim çabalarımız olmasaydı, Bosna seçime giderken olumsuz şeyler yaşanabilirdi. Ortadoğu'da Kafkaslar'da bu kadar konu var, hepsi bizi ilgilendiriyor” açıklamasında bulunan Davutoğlu Tahran ile yapılan takas anlaşması hakkında ise şöyle konuştu

“Biz, Tahran anlaşmasıyla bölgesel konjonktürü dengelemek istedik, kaygılarımız yeterince anlaşılmadı. Bölge de yürüyen süreç yok. Bir de İran eklenmesin istedik.

Böyle bir tablo da hangi deliği kapatabiliriz diye uğraşıyoruz. İran'la bir süreç başlatmak istedik ama anlaşılamadı. Böyle bir tablo da arabuluculuk çabaları heveskarlık değildir. Bir çok alanda zemin kaygan. Dikkat edilmesi lazım. Bu yaz endişelendiriyor. Bütün bu alanlara olumlu anlamda müdahale edebilecek bir tek Türkiye var" dedi.

"Yaptırımlara evet diyemezdik"
İran konusunda Batı tarafından yanlış anlaşıldıklarını iddia eden Davutoğlu, "'Hayır' dememiş olsaydık benzer çabalarda biz ciddiye alınan ülke olma konumunu kaybederdik. Kendi anlaşmasına saygı göstermemiş ülke olurduk. Biz hayır dememiş olsaydık İran hala müzakere için çalışıyor olmazdı. Anlaşmanın kendisi başka her hangi iki ülke tarafından yapılmış olsaydı çok büyük takdir toplayabilirdi. Başka birçok ülke böyle bir anlaşma için çabaladı" açıklamasında bulundu.

Davutoğlu: Hava sahası askeri uçaklara kapalı
Son günlerde tartışılan ve çelişkili açıklamalar yapılan, İsrail uçaklarına Türk hava sahasının kapatılması konusunda da konuşan Dışişleri Bakanı, “Hava sahamız İsrail baskınından bir hafta sonra alınan kararla, devletin tüm kurumlarının onayıyla, tüm İsrail askeri uçuşlarına kapatıldı. Yani bu karar bir-iki uçak için alınmadı. Hava sahası yasağının sivil uçuşları da kapsayacak şekilde genişletilmesine dair ise henüz bir karar yok. Gelişmelere göre gözden geçirilir. Eğer adım atmazlarsa İsrail’i yalnızlaştırma süreci sürecektir. Biz ne istediğimizi biliyoruz. İlkesel olarak haklıyız. Hangi kriteri alırsanız alın, haklıyız. Taleplerimiz gerçekleşinceye kadar da takipçisi olacağız” dedi.

Bu arada Türkiye’den gelen özür talebi hakkında konuşan İsrail hükümet yetkilisi, özür dilemeyeceklerini açıkladı.

(soL – Haber Merkezi)